Ereğli Cezaevi’nde açlık grevi 77’nci gününde 2022-12-20 11:15:09   KONYA - Ereğli Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit ve hak ihlallerine karşı 77 gündür açlık grevinde olan tutukluların talepleri karşılanmıyor.   Konya Ereğli T Tipi Kapalı Cezaevi’nden ve farklı cezaevlerinden 23 Ağustos'ta Ereğli Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne sürgün edilen tutuklular, çıplak aramaya ve ağız içi aramaya maruz kalarak, tekli hücrelere konuldu. Arama dayatmalarını reddeden tutuklulara, bir ay açık görüş yasağı ve bir ay da iletişim yasağı cezası verildi. İlk olarak cezaevine getirilerek tekli hücrelere konulan tutukluların sayısı, 4 ayda 40’a yükseldi. Tek kişilik hücrelere konularak, havalandırma saatlerinde bile bir birlerini göremeyen tutuklular, adli tutuklular ve Gülen Cemaati üyeleri ile aynı bölümde tutuluyor. Temel ihtiyaçları karşılanmayan tutuklulara, bayat yemekler verildiği öğrenildi.   Ağır tecrit koşullarının son bulması, havalandırma hakkının sağlanması, üç kişilik koğuşlara geçmeyi talep eden tutuklular, cezaevi yönetimiyle yaptıkları görüşmeler ve verdikleri dilekçelere rağmen koşulların düzeltilmemesi üzerine 4 Ekim’de süresiz dönüşümlü açlık grevine başladı. “Pişmanlık” dayatılarak taleplerin karşılanmaması ve cezaevinin baskıları arttırması üzerine tutuklular, 16 Kasım’da süresiz-dönüşümsüz açlık grevine başladı.   BEDENİNİ ATEŞE VERDİ   Cezaevinde tutuklu bulunan Yakup Brukanlı, ağır tecrit ve artan hak ihlallerine karşı 28 Ekim'de bedenini ateşe verdi. İkinci derece yanıkları olan, sağ kolunun tamamı, bel kısmı yanan, iki eli ve sağ kolunu kullanamayan Brukanlı, hastaneye kaldırılmayarak revirde kelepçeli bir şekilde tedavi edildi. Enfeksiyon kapma riski bulunan Brukanlı, başvurulara rağmen hastaneye götürülmedi.    CEZAEVİ RAPORU   Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD), Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER), 11 Kasım'da cezaevine ziyaret gerçekleştirerek, cezaevi idaresi ve tutuklularla yapılan görüşmelere dair rapor hazırladı. Raporda, tutukluların yaşadıkları hak ihlalleri şöyle aktarıldı: “23 saat boyunca hiçbir insanı göremiyoruz. Bu artık psikolojik şiddet şeklini aldı. Odalarda tek göz bir pencere var ve pencerenin tamamı demir parmaklıklarla kapalı, gökyüzünü dahi duvarlardan ve tellerden dolayı göremiyoruz. Çamaşırlarımızı kendi odamızda leğende yıkıyoruz ve çamaşırlarımızı kaldığımız hücrede kurutuyoruz ancak elbiseler günlerce kurumuyor. Kısıtlı elbise hakkımız olması sebebiyle günlerce kirli elbiselerini giymek zorunda kalıyoruz. Çamaşırlarımızı odamızda kuruttuğumuz için akciğerlerimizde rahatsızlık oluşmaya başladı. Odalarımızda ketıl, televizyon ve radyo yok. Gazete, dergi, kitap vb. yayınlardan da faydalanamıyoruz. Sıcak ve soğuk su miktarının günlük olarak kotalı. Temizlik için kullanıldığında su miktarı yetmiyor. Bazı infaz koruma memurları tarafından sürekli taciz ediliyoruz, diğer tutuklularla selamlaşmalarımıza dahi izin verilmiyor.”   HASTA TUTUKLULAR TEKLİ HÜCRELERDE   Cezaevinde en ağır hak ihlaline ise hasta tutuklular maruz kalıyor. Elleri ve kolları olmayan, temel ihtiyaçlarını dahi tek başlarına karşılamayan tutuklular tekli hücrelerde tutuluyor. Aileleriyle görüşen tutuklular, tekli hücrelerde tutulan hasta tutukluların kalp ve diğer ağır hastalıkların olduğunu, artık nefes alamadıklarını aktarmıştı.   KOŞULLAR DÜZELTİLMEDİ, BASKILAR ARTTI   Meclis İnsan Hakları Komisyonu’nda yer alan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şirnex Milletvekili Hüseyin Kaçmaz ile hukuk ve insan hakları örgütlerinin cezaevine yaptığı ziyarette, cezaevi idaresi koşulların iyileştireceğini söyledi. Koşulları düzeltmeyen cezaevi, baskıları arttırdı. Bu ihlalleri aktaran tutukluların aileleriyle yaptıkları telefon görüşmeleri kesilmeye başlandı.   AİLELERİN TALEBİ REDDEDİLDİ   Tutukluların taleplerinin karşılanması için çağrılar yapan aileleri, cezaevinde yaptıkları son görüşmenin ardından yakınlarının sağlık durumunun kötüye gitmesi üzerine cezaevi müdürü ve savcısıyla görüşme talebinde bulundu. Ancak ailelerin bu talebi, “Müdür ve savcı toplantıda” denilerek reddedildi.