BM İnsan Hakları Özel Raportörü: Hak savunucuları serbest bırakılsın 2022-12-12 21:54:52   ANKARA - BM İnsan Hakları Özel Raportörü Mary Lawlor, GÖÇİZDER üyelerinin tutuklu olduğu dava öncesi yaptığı açıklamada, savunucuların beraat ettirilmesi gerektiğini belirtti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER) Eşbaşkanları Kamile Kandal ve Mehmet Boğakan'ın da aralarında olduğu 22 kişi, 3 Haziran’da gözaltına alındı. 8 gün gözaltında tutulan 22 kişi, “örgüte finansman sağlamak”, “örgüte üyeliği” ve  “örgüt propagandası” yaptığı iddialarıyla savcılığa sevk edildi. Savcılıkta 22 kişiye, derneğin hazırladığı raporları içeren “90’larda Yerinden Edilen Gayrimüslimlerin Göç Hikayeleri”, “90’larda Yerinden Edilen Kürtlerin Göç Hikayeleri” ve “2015-2016 Sokağa Çıkma Yasakları Sürecinde Kadınların Göç Hikayeleri” adlı kitapları suçlama olarak yöneltildi. Mahkemeye çıkarılan 22 kişiden 16 kişi, bu 3 kitap gerekçe gösterilerek 13 Haziran’da tutuklandı.  İLK DURUŞMA YARIN   Tutuklanan isimlerin yanı sıra toplamda 27 kişi hakkında süren soruşturmanın tamamlanmasının ardından 23 kişi hakkında “örgüt üyeliği” iddiasıyla 1 Eylül’de iddianame hazırlandı, 4 kişi hakkında ise takipsizlik kararı verildi. İstanbul 26’ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nin kabul ettiği 331 sayfalık iddianamede, dernek yöneticilerinin verdiği demeçler, Avrupa Birliği’nden (AB) alınan fonlar, derneğin çalıştay gibi yürüttüğü faaliyetler, hazırladığı raporlar suçlama konusu yapıldı. İlk duruşmasının birinci oturumunun yarın görüleceği duruşmaya dair Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Özel Raportörü Mary Lawlor, GÖÇİZDER tutuklamalarına ve davaya ilişkin açıklama yayınladı. Lawlor, Türkiye'nin ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin hakları konusunda çalışan insan hakları savunucularına karşı “terör mevzuatını” kötüye kullanıldığını ifade etti. ‘AYDINLATMAK İÇİN’ Lawlor, “13 Aralık 2022'de insan hakları savunucusu ‘terör örgütüne üye olmak’ suçlamasıyla Türkiye'de yargılanacak. Davalarının yargılama aşamasına gelmesine izin verildiği için derin endişe duyuyorum. İnsan hakları savunucusu, Türkiye'de zorla yerinden edilme bağlamında meydana gelen ağır insan hakları ihlallerini aydınlatmak için çalışan ve mağdurların ülkelerine geri gönderilmesine yardımcı olmak için çalışan bir sivil toplum kuruluşu olan GÖÇİZDER'e mevcut veya önceki üyelikleri ile ilgili olarak suçlanıyor” dedi. ‘SOMUT BAĞLANTI YOK’ GÖÇİZDER'e yöneltilen suçlamaların somut bir bağlantıdan yoksun olduğunu ifade eden Lawlor, “GÖÇİZDER üyeleri arasındaki yasal ve standart mali işlemlerin (bir avukata veya bir grafik tasarımcıya yapılan ödemeler gibi) somut bir bağlantı gösterilmeden terörün finansmanı olarak gösterildiği bildirildi. Ayrıca, ülke içinde yerinden edilmiş kişiler arasında PKK ideolojisini yaymakla da suçlanıyorlar” diye kaydetti. ‘TEBLİĞDE BULUNDUM’ 16 Eylül 2022'de Türkiye Hükümeti'ne tutuklanmaları ve suç sayılmaları konusundaki endişelerini dile getiren bir tebliğde bulunduğunu belirten Lawlor, “Tebliğ, Haziran 2022'de örgütle bağlantılı olduğu söylenen 23 kişinin evlerine yapılan baskınlar sonrasında nasıl gözaltına alındığını anlatıyor.  GÖÇİZDER'in ‘Zorunlu Göç Sürecinde Sokağa Çıkma Yasakları ve Kadınların Yaşadıkları Hak İhlaller’. ‘90'larda Yerinden Edilen Gayrimüslimlerin Göç Hikayeleri’ ve ‘90'larda Yerinden Edilen Kürtlerin Göç Hikayeleri’ adlı yayınlarına polis el koydu” diye konuştu. ‘SİLAH OLARAK KULLANILIYOR’ Hükümetin tebliğine karşılık yazdığı cevaba değinen Lawlor,  şöyle devam etti: “Hükümet yanıtında kişilerin aşırı kalabalık hücrelerde tutulmadığı ve Bilal Yıldız’ın tedavi edilmediğine dair şikayetinin olmadığını idda etti. Hükümet ayrıca yanıtında, GÖÇİZDER'in uluslararası kuruluşlardan aldığı fonları bir terör örgütünü desteklemek için fon kullandığını yinelemiştir. Ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin haklarına ilişkin bilgileri destekleyen ve paylaşan meşru işlerini yürüten insan hakları savunucularını hedef almak için terörle mücadele mevzuatının bu şekilde suiistimal edilmesinden derin endişe duyuyorum. Türkiye mahkemelerinin ülkede insan haklarını savunmak isteyenlere karşı bir kez daha nasıl silah haline getirildiğini görmek derinden rahatsız edici. GÖÇİZDER'li insan hakları savunucuları derhal beraat ettirilmelidir.”