ÖHD, Türkiye'nin ‘Eylem Planı’na karşı yeni bildirimde bulunacak 2022-10-23 09:45:30   İSTANBUL - ÖHD Eş Genel Başkanı İlknur Alcan, Türkiye'nin PKK Lideri Abdullah Öcalan'ı "umut hakkı"ndan muaf tutan "Eylem Planı"na karşı yeni bir bildirimde bulunacaklarını aktardı.     Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AHİM), PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın "koşullu salıverilme imkanı olmaksızın ömür boyu hapis cezasına çarptırılmasına" dair yapılan başvuruyu 2014 yılında karara bağlayarak, ihlal kararı verdi. Kararın üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen Türkiye’nin herhangi bir adım atmaması üzerine Asrın Hukuk Bürosu avukatları ve hukuk örgütleri, AİHM'in kararlarının yerini getirilip getirilmemesini denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne ayrı ayrı başvurularda bulundu. Yapılan başvurularda, Öcalan'ın "umut hakkı (müebbet veya ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan tutukluya serbest kalma imkanının tanınması)"na işaret edilerek, ihlalin giderilmesi talep edildi. Komite, başvurular üzerine Türkiye'den konuya dair Eylül ayı sonuna kadar bildirimde bulunmasını istedi. Türkiye, komiteye sunduğu yeni “Eylem Planı”nda Abdullah Öcalan’ı “umut hakkı”ndan “muaf” tuttuğunu yineledi.     Başvurucular arasında yer alan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı İlknur Alcan, Türkiye’nin sunduğu yeni "Eylem Planı"nı değerlendirdi.    'ANAYASAYA AYKIRI'   İmralı’daki hukuksuzluklara dikkati çeken Alcan, kişiye özel hukuk uygulandığını ve bu durumun Anayasa'ya aykırı olduğunu vurguladı. Alcan, "İmralı’da Sayın Öcalan ve diğer mahpuslar tamamen hukuk sisteminden mahrum bırakılıyor. Bu uygulamanın hukukla izah edilecek bir yanı yoktur” dedi. Alcan, Türkiye’nin sunduğu plana işaret ederek, "Türkiye’nin eylem planı olarak sunduğu şey ile İmralı’da uygulanan rejimin bu yasal düzenlemenin ‘istisnası' olduğunu söylüyor. Burada Türkiye kendi yasal düzenlemesini anlatarak, 'Türkiye’de çeşitli suç tipleri içinde belli bir süre cezaevinde kaldıktan sonra şartlı bir salıverilme düzenlenmesi var ama devlet aleyhine işlenen suçlar, anayasal düzenleme ve milli savunmayla ilgili suçlar bunun istisnasıdır' diyor. Ama zaten bizim itiraz ettiğimiz ve değişmesini istediğimiz şey de bu zaten.”    ‘TÜRKİYE OYALIYOR’   AİHM'in kararları doğrultusunda mevzuatta yapısal değişikliklere ihtiyaç olduğunu belirten Alcan, Türkiye’nin bu konuda bugüne kadar 3 eylem planı sunduğunu ve bunlarının hepsinin benzer olduğunu kaydetti. Alcan, “Komite Türkiye’ye ‘yasal mevzuatını değiştir’ diyor. Dünyada Türkiye’ye benzer bazı devletlere Bakanlar Komitesi tarafından süre verdiği ve bu süre zarfında o devletler kendi yasal mevzuatında düzenlemeler yaptığını biliyoruz. Ama Türkiye bugüne kadar bunu zamana yayıp oyalamayı tercih ediyor” diye belirtti.    'KOMİTE GÖZ YUMUYOR'   Türkiye'nin "oyalama politikasına" göz yumulduğunu dile getiren Alcan, “Bizim eleştirimiz tam da bu noktada başlıyor. Eğer Komite isteseydi bugüne kadar bu süreci hızlandırabilirdi. Bunun için Türkiye’ye bir süre verilir ve üç ay içerisinde yasal mevzuatında bu değişiklikleri yap denilebilirdi. Ama Türkiye'nin önüne kesin bir süre konulmadığı için Türkiye de bu yasal düzenleme yoluna gitmiyor. Komite de buna göz yumdu ne yazık ki. Konunun hızlandırılması Komite'nin elindedir. Komite, Türkiye’ye verdiği süre sona erdiğinde bunu uygulanmadığı takdirde bir ihlal prosedürü başlatabilir ama bunu bilerek de yapmadığını düşünmek mümkün. Çünkü Komite'nin bu konuyu bu kadar uzun bir sürece yayması siyaseten etkilendiğini gösteren bir durum" diye konuştu.    'İHLAL PROSEDÜRÜ' ÇAĞRISI   Komite'nin ihlal prosedürü başlatması halinde Türkiye'nin ihracına kadar varan bir sürecin başlayacağını ifade eden Alcan, şunları söyledi: "Türkiye'nin aleyhine çok sayıda ihlal prosedürü olursa mecburen bir yasal düzenlemeye gidecek. Muaf tutulan suçlara baktığımızda devlet güvenliği, milli savunma ve benzeri suçların muaf ve istisna tutulduğunu görüyoruz. Ama Türkiye aleyhine verilen kararlar bu yargılama sonucunda verilen kararlardır. Hem Abdullah Öcalan hem de diğer mahpuslar zaten bu suçlardan yargılanan kişiler. Yani Türkiye aslında bir cevap vermiş olmuyor. Sadece ‘benim düzenlemem bu yönde’ diyor. Türkiye en son sunmuş olduğu eylem planıyla, 'sizin verdiğiniz bu kararı biraz geriye çekip tartışmak istiyorum' diyor. Burada bir hukuksuzluk olduğu çok açık ortada. Bunu ayrımcılık yapmadan tüm yasal prosedürü düzenleyerek Sayın Öcalan da dahil herkes uygulanmasıdır.”    'BİRÇOK KESİMİ KAPSIYOR'   Türkiye’de “umut hakkı”ndan muaf tutulan kişi sayısının çok yüksek olduğunu kaydeden Alcan, “Özellikle son dönemde yargılanan muhalif kesimin terörle mücadele kapsamında gözaltına alınıp, yargılandığını biliyoruz. Bu kesim Türkiye’de hiç de azımsanacak bir kesim değil. Türkiye’de muhalefetin tamamı artık bu gerekçelerle suçlanıyor ve yargılanıyor. Dolayısıyla Sayın Abdullah Öcalan’la birlikte aynı suçtan yargılanan tüm mahpuslar da umut hakkından muaf tutulacak” dedi.    'BİLDİRİMDE BULUNACAĞIZ'   "Biz Komite'den Türkiye’ye eylem planı için kesin bir süre verip, yasal düzenleme yapmasını istiyoruz" diyen Alcan, şöyle devam etti: "Çünkü artık kanunda değişiklik yapılması gerekiyor. Sürece yayılan bu oyalama politikasından derhal vazgeçilmeli. Biz de ÖHD olarak bu konuda bir bildirim yapacağız. Komitenin Eylül gündeminde bu karar yoktu. Aralık gündeminde de yok. Biz bu konuda Bakanlar Komitesine dosyaya ilişkin yeni bir bildirimde bulunacağız. Türkiye’nin eylem planını gündeme alınması yönünde bir talebimiz olacak. Komite'ye yaptığımız başvurudan sonrasında Komite'nin nasıl bir karar alacağına göre de çeşitli girişimlerde bulunacağız. Ama tabii ki en önemli şey Komite'nin artık Türkiye'ye kesin bir süre verip, yasal değişiklik yoluna gitmesi gerektiğini söylemesidir.”    MA / Esra Solin Dal