Mardin’den ortak tepki: Kimyasal silaha karşı sessizlik son bulmalı 2022-10-20 15:14:33   MARDİN - Türkiye’nin HPG’ye karşı kimyasal silah saldırılarına tepki gösteren Mardin’deki demokratik kitle örgütleri, saldırılara karşı sessizliği eleştirerek, “İnsanlık suçu işlenmesine asla ama asla müsaade etmeyeceğiz” açıklaması yaptı.    Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Mardin Şubesi’nin çağrısıyla bir araya gelen demokratik kitle örgütleri, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’nin Zap, Avaşin ve Metîna bölgelerinde HPG’ye karşı kimyasal silah saldırıları protesto etti. Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Barış Anneleri Meclisi, Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Mardin Tabip Odası ve Mardin Cezaevi İzleme Komisyonu temsilcilerinin de aralarında bulunduğu yüzlerce kişi, İHD Mardin Şubesi önünde bir araya geldi. Kitle “Kimyasal silah kullanmak insanlık suçudur” yazılı pankart açtı.    ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRI   Kitle adına ortak açıklamayı okuyan avukat Azad Bayram, iktidarın her gün hak ihlallerine bir yenisini eklediğini belirterek, “Kaostan beslenen iktidarın cezaevleri başta olmak üzere tüm ülkeyi tecrit koşullarında yönettiği ortadadır. Bu hukuksuzluklar ülke sınırlarını geçmiş ve en son yayınlanan görüntülerde, uluslararası hukuka aykırı bir şekilde kimyasal silahların kullanıldığına dair bulgular da ortaya çıkmıştır. Kimyasal silah kullanımı, uluslararası sözleşmeler ile yasaklanan ve lanetlenen bir savaş suçu olarak tanımlanmıştır” dedi.    Kimyasal silahların üretimini, stoklanmasını, kullanımını yasaklayan ve kontrol altına almayı amaçlayan Kimyasal Silahlar Sözleşmesi’nin taraflarından birinin Türkiye olduğunu hatırlatan Bayram, buna rağmen Türkiye’nin özellikle de 2021 yılından bu yana Federe Kürdistan Bölgesi topraklarına yönelik başlatmış olduğu saldırılarda uluslararası hukuka aykırı hareket ettiğini dile getirdi.   ‘SESSİZLİK SON BULMALI’   Yayınlanan görüntülerde Türkiye’nin Nisan 2021’den bu yana sistematik bir şekilde kimyasal gaz, taktik nükleer silah, termobarik bombalar ve hardal gazı gibi öldürücü, boğucu kimyasal silahları kullandığının ortada olduğunu kaydeden Bayram, bölgede önceki aylarda yapılan incelemelerde de kimyasal silah kullanıldığının tespit edildiğini söyledi. 17 HPG’linin hayatını kaybettiği kimyasal saldırıya dair görüntülerin bölgedeki coğrafik tahribatın da boyutunu gözler önüne serdiğini söyleyen Bayram, “Kimyasal silahlarla sadece insanlığa karşı suç işlenmiyor, doğada yaşayan canlılar ve doğanın ekosistemi tahrip ediliyor. Buna rağmen kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi’nin taraf ülkeleri sessiz kalmaktadır. Bu sessizliğin insan hakları ihlali olduğunu ve bu sessizliğin bir an önce son bulmasını istiyoruz” dedi.   ULUSLARARASI KURUMLARA ÇAĞRI    Kimyasal silahların kullanımı sonucu iki yeğenini kaybeden Xoşnav Ata’nın yaklaşık 80 gündür Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) önünde Adalet Nöbeti eylemine değinen Bayram, sözlerini şöyle sürdü: “Yaşanan bu insanlık dışı suçlara karşı BM başta olmak üzere tüm dünya kamuoyunu Cenevre Sözleşmesi’nin gereğini yerine getirmeye çağırıyoruz. Yine OPCW’ın derhal bölgeye bir heyet göndererek gerekli incelemeleri yapmasını ve işlenen insanlık suçuna ortak olmadığını gösteren adımları ivedilikle atmasını bekliyoruz. Biz sivil toplum örgütleri ve hak savunucuları olarak; insanlık suçu işlenmesine asla ama asla müsaade etmeyeceğiz. Sonuna kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.”    Açıklama, "Anaların öfkesi katilleri boğacak" sloganlarıyla son buldu.