Ankara’ya ikinci kez gelen tutuklu yakınları: Siyasi partiler adım atsın 2022-10-10 10:42:02   ANKARA - Ankara’ya ikinci kez hasta tutukluların serbest bırakılması ve infaz yakmaların son bulması için gelen tutuklu yakınları, “Siyasi partiler adım atsın” çağrısında bulundu.   Cezaevlerindeki hasta ve infazı yakılan tutukların serbest bırakılması için başlatılan Adalet Nöbeti, İstanbul, Diyarbakır, Van ve İzmir’de devam ediyor. Diyarbakır, Mardin, Urfa, Şırnak, Batman ve Siirt'ten 15 Ocak’ta gelen tutuklu yakınları, Meclis’te yaptıkları açıklamanın ardından Ankara’da siyasi partilerle görüşerek, tutukluların durumuna dikkat çekti. Aradan geçen 9 ayda herhangi bir adım atılmaması üzerine 2 Ekim’de tutuklu yakınları bir kez daha Ankara’da temaslarda bulundu.   İstanbul, İzmir, Diyarbakır ve Van’dan 2 Ekim’de Ankara’ya gelen tutuklu yakınları, Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Saadet Partisi (SP), Gelecek Partisi ve Türk Tabipler Birliği (TTB) ile görüşme gerçekleştirdi. Tutuklu yakınlarının görüşme talebinde bulunduğu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yetkilileri ise, ailelere randevu vermedi. Aileler, görüştükleri partilere cezaevlerindeki ağır hasta tutuklulara dair hazırladıkları raporları da teslim etti.   İkinci kez yakınları için Ankara’da siyasi partileri ziyaret eden tutuklu yakınları, görüşmelerini ve taleplerini anlattı.    ‘ERDAL’IN SAĞLIK SORUNLARI GİTTİKÇE ARTIYOR’   Tekirdağ F Tipi 2 No’lu Kapalı Cezaevinde bulunan Erdal Özel’in kız kardeşi Kumru Akgül, geçen hafta Perşembe günü görüşe gittiğini ve kardeşinin sağlık sorunlarının gittikçe daha da kötüleştiğini söyledi. Akgül, “Demans hastalığı yavaş yavaş ilerliyor. Erdal’ın bir önce tedavi edilmesini istiyorum. Binlerce hasta tutsağımız var ve hasta tutsaklarımızı tedavi etmiyorlar” dedi.   ‘SİYASİ PARTİLER ADIM ATSIN’   İkinci kez Ankara’ya geldiklerini hatırlatan Akgül, “İstanbul, İzmir, Diyarbakır ve Van’da adalet nöbeti tutan aileler olarak siyasi partileri ziyaret ettik. Çocuklarımızın durumunun gittikçe kötüye gittiğini ve cezaevlerinde artık tabutların çıkmasını istemediğimizi belirttik. Cezaevleri çocuklarımız için, ‘psikolojileri bozuktu, intihar etti’ söylemlerini kabul etmiyoruz, işkenceye maruz bırakılıyorlar. Umudumuz siyasi partilerin bir an önce bu konuda adım atmasıdır. Her hafta İstanbul’da Çağlayan Adliyesi önünde nöbet tutuyoruz, polisler tarafından işkenceye maruz kalıyoruz, bütün işkencelere rağmen çocuklarımız için direnmeye devam edeceğiz” diye belirtti.   ‘BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN’   Cezaevlerinde bulunan tüm tutuklar için annelerin yan yana gelmesinin önemine dikkat çeken Akgül, “İstanbul’da olan bütün anneler yan yana gelelim, çocuklarımız ölüyor, bugün yan yana gelmesek çocuklarımız ölmeye devam edecek. Bütün demokratik kitle örgütleri bizleri yalnız bırakmasın” çağrısında bulundu.   ‘CEZAEVLERİNDE TABUTLAR ÇIKMASIN’   İstanbul’da Adalet Nöbeti tutan Silivri Cezaevi’nde bulunan Yakup Akman’ın annesi Fince Akman ise, oğlunun bir an önce ameliyat olması gerektiğini ancak hastaneye dahi götürülmediğini dile getirdi. Akman, “Yıllardır Türkiye devleti Kürt halkı üzerinde baskılarını sürdürüyor. Yıllardır Kürt halkını bitirmeye çalışıyor ama bitmiyor. Öldürmekle, savaşlarla bu sorun çözülmez tek çözüm acilen barışın tesis edilmesi. Biz anneler; kimsenin kanın dökülmesini istemiyoruz, bu yüzden adalet nöbetini başlattık. Yıllardır bunu söylüyoruz; cezaevlerinde tabutlar çıkmasın. Çocuklarımız hasta, binlerce hasta tutuklu var. Aysel Tuğluk hastalığına rağmen tahliye edilmiyor. Türkiye devleti neyden korkuyor, annelerden mi korkuyor” diye sordu.   ‘ADALET VE HUKUK ARIYORUZ’   İstanbul’da Çağlayan Adliyesi önünde tutukları nöbette sürekli polis işkencesine maruz kaldıklarını dile getiren Akman, bugün kendilerine uygulanan işkencenin İsrail’in Filistin halkına yaptığı işkenceyle aynı olduğunu ifade etti. “İsrail’i Filistin’i uzakta aramayın İsrail hemen yanı başımızda” diyen Akman, şöyle devam etti: “Onlarca polisi yığarak annelere işkence etmek nasıl bir haktır, hukuktur. Sürekli bize onlar hakaret ediyorlar, oda yetmiyormuş gibi adalet istediğimiz için davalar açılıyor bize. Biz bu işkenceyi kabul etmiyoruz, çocuklarımızın hukukunu arıyoruz. Adalet ve hukuk aradığımız için Ankara’ya geldik. DEVA, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi ile görüştük ama CHP bizi kabul etmedi. Bugün CHP bizi kabul etmedi ama yarın bir gün adaletin ona da lazım olacağını unutuyor. CHP’ye o kadar ihtiyacımız yok o kadar zayıf değiliz. Zayıf olmadığımız için devlet bize bu kadar saldırıyor. Tek talebimiz ağır hasta tutsaklarımızın serbest bırakılması, onlar bakmasın biz çocuklarımıza bakarız. Çocuklarımıza cezaevlerinde insanlık dışı uygulamalar yapılıyor, bunu kabul etmiyoruz.”   ‘ADIM ATMA ÇAĞRISINDA BULUNDUK’   Van F Tipi Kapalı Cezaevinde bulunan Botan Timur’un annesi Aslıhan Timur da, Van’dan doğru Ankara’ya geldiklerini belirti. Adalet için yüzlerini Ankara’ya çevirdiklerine dikkat çeken Timur, “Van’da tüm çocuklarımız için 9 aydır adalet nöbeti tutuyoruz. Oğlum 7 yıldır cezaevinde, hücrede tutuluyor. Sosyal aktivitelerden yararlanamıyorlar. Gece saatlerinde hücrelerine baskın yapılıyor, kitaplarına el koyuyorlar. Elbiselerini atıyorlar, sularını kesiyorlar. Kantin ihtiyaçlarını karşılayamıyorlar. Cezaevlerinde yaşanılan hukuksuzluklara karşı Ankara’ya gelerek siyasi partilerle görüşme gerçekleştirdik. Gittiğimiz üç siyasi parti bizi iyi karşıladı, cezaevlerinin durumunu anlattık, yaşanılan işkenceleri anlattık. Bundan kaynaklı siyasi partilerin de adım atması çağrısında bulunduk” şeklinde konuştu.   ‘ÇOCUKLARIMIZ SAHİPSİZ DEĞİL’   Siyasi parti ziyaretlerinde parti temsilcilerinin kendilerine “seçimden sonra halledeceğiz” dediğini aktaran Timur, cezaevlerinin durumunun seçime bırakılmayacak kadar ciddi olduğunun altını çizdi. Ağır hasta tutuklular olduğunu hatırlatan Timur, şöyle devam etti: “İnfazı yakılan çocuklarımız var, bir an önce bu hukuksuzluğa son verilmesini istiyoruz. Bir damla kanımız kalana kadar mücadelemizi vereceğiz, çocuklarımız sahipsiz değil. Devlet çocuklarımızın sahipsiz olduğunu düşündüğü için bu kadar zulüm uyguluyor ama çocuklarımız sahipsiz değil bizler onlara tutuklarımız nöbetle sahipsiz olmadığını gösteriyoruz. Anneler olarak, sonuna kadar çocuklarımızın, toprağımızın, mücadelemizin peşinden gideceğiz. Herkesin cezaevlerine sahip çıkması gerekiyor. Çocuklarımız hastaneye götürüldüğünde, ellerinde kelepçe ile muayene ediliyor bizler bunu kabul etmiyoruz. Biz onlara hakaret etmiyoruz biz sadece adalet istiyoruz.”   MA / Berivan Altan