Deniz Poyraz davası: Yargı üç maymunu oynuyor 2022-06-15 09:45:41   İZMİR - Deniz Poyraz’ın öldürülmesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen dosyada bir arpa boyu yol alınamadığını belirten avukat Türkan Aslan Ağaç, hiçbir taleplerini karşılamayan yargının üç maymunu oynayarak, olayı karanlıkta bırakmak istediğini vurguladı.    Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir il binasına 17 Haziran 2021’de düzenlenen silahlı saldırıda Deniz Poyraz’ın katledilmesi üzerinden 1 yıl geçti. Poyraz’ı katleden Onur Gencer ise, saldırının ardından bina önünde bekleyen polislere teslim oldu. Olayın üzerinden 24 saat bile geçmeden tutuklanan Gencer için “örgüt bağlantısı olmadığı” kanısına varıldı.   Gözaltı sürecini 24 saatte bitirilmesi talimatını veren savcılık aynı aceleyi soruşturma sürecinde de işletti. Olayı Onur Gencer’in tek başına işlediği kanaatinde olan savcılık, hazırladığı iddianamede de hem örgüt bağı bulamadı hem de soruşturmayı derinleştirmedi. Gencer’e ait HTS kayıtlarının tamamının kontrol edilmediği iddianameyi inceleyen avukatlar tarafından ortaya çıkarılırken, Gencer’in 27 kere İzmir emniyetini araması detayının da üstüne gidilmedi. Yine Gencer’in bağlantıda olduğu kişilerin asker ve ülkücüler olması da soruşturmada yer almadı.      DAVA SÜRECİ   İddianamenin İzmir 6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bu haliyle kabul edilmesiyle dava 29 Aralık 2021’de başladı. İlk duruşmadan itibaren Onur Gencer’in sergilediği rahat tavırlar ve Poyraz ailesine sataşmaları ise, olayın örgütlü olduğunun katını olduğu yorumlarına neden oldu. Yine dava avukatları tarafından yargılama sürecinin derinleştirilmesi için mahkemeye sunulan taleplere bugüne kadar bir dönüş olmadı. Avukatların bütün talepleri görmezden gelinirken, Gencer’in 29 Nisan’daki duruşmaya katılmama talebi duruşma sabahı kabul edildi. Tam da dava avukatlarının Gencer’e yönelik sorular soracağı duruşmaya getirilmemesi avukatların tepkisini çekti. Yine mahkeme heyetinin davaya ilişkin vekaleti olan avukatlara yönelik soru soramaz kararı alması da tepkilere neden oldu. Bunun üzerine avukatların reddi hâkim talebinde bulunması da yine heyet tarafından reddedildi.     TALEPLER KARŞILIKSIZ KALDI   Dava avukatı Türkan Aslan Ağaç, Deniz Poyraz’ın öldürülmesinin ardından geçen 1 yılda yaşanan soruşturma ve dava sürecini değerlendirdi. İddianamenin hazırlanmasından itibaren dosyada bir ilerleme yaşanmadığını söyleyen Ağaç, soruşturma sürecinin sadece tetikçi ile kısıtlı kaldığını vurguladı. Onur Gencer’in arkasındaki gücün, ona talimat verenlerin ya da saldırıyı organize edenlerin ortaya çıkarılmadığını belirten Ağaç, “O yüzden yargılamanın başladığı günden bu yana bir arpa boyu yol alamadık. Mahkemenin şu an itibariyle sanığın sorgusunu bitirmiş ve cevabını almasını beklediğimiz sorulara cevap almış olması gerekirdi. Sorun sadece sanığın sorgusuyla sınırlı bir durum değil. Yargılamanın başladığı günden bu yana mahkemeye birçok tahkikat talebinde bulunduk. Yani kovuşturmanın genişletilmesi talebi dahil delillerin toplanması gerektiğine dair yüzlerce talepte bulunduk. Ancak mahkeme bugüne kadar bu taleplerimizden hiçbirini karşılamış değil” dedi.    DELİLLERİN KAYBOLMA ŞÜPHESİ   Onur Gencer’in HTS kayıtlarından yola çıkarak toplanması gereken delillerin toplanmadığına dikkati çeken Ağaç, “Ne sanığın sosyal medyadan iletişime geçtiği insanlar ne HTS kayıtlarına ilişkin deliller toplanmadı. Olayın karanlıkta kalması noktasında yargının büyük bir çaba içerisinde olduğu kanaatindeyim. Toplanmasını istediğimiz delillerin büyük bölümünün kaybolduğu kanaatindeyiz. O yüzden de yargının bu silahlı saldırıda üç maymunu oynadığını düşünüyorum. Kendisinden önceki cinayetler nasıl yargı tarafından aydınlatılmadıysa aynı şekilde Deniz Poyraz cinayetinin karanlıkta bırakılmaya çalışıldığını düşünüyorum. Yargı bu sefer de üzerine düşeni yapmadı. Eğer aydınlık bir Türkiye olacaksa, bu cinayeti mutlaka aydınlatmalı” diye belirtti.    ÇİFTE STANDART   Saldırının ardından sosyal medya hesapları üzerinden hem Deniz Poyraz’ın ailesine hem de HDP’ye yönelik nefret söylemleri içeren, suçu ve suçluyu öven ifadeler kullanıldığına değinen Ağaç, şunları söyledi: “Kendini bilmez, sanıkla aynı kare içerisinde yer alabilecek, insan olma vasfına sahip olmayan kişilerin yapmış olduğu paylaşımlar olmuştu. Buna ilişkin tespit edebildiğimiz oranında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Fakat gelinen nokta itibariyle bunların büyük kısmına takipsizlik kararı veriliyor. Bu takipsizlik kararlarını gerekçesi olarak da ya kişilerin tespit edilemediği ya da düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı ileri sürülüyor. Ama yakın zamanda Deniz Poyraz’ın babası Abdüllillah Poyraz’ın yapmış olduğu röportaj sırasında kullandığı beyanlar sebebiyle dava açıldı. O yargılamanın ilk duruşmasında savcı ceza talebinde bulundu. Bu konuda dahi Türk yargı sisteminin çifte standart olarak ilerlediğini söylemek mümkün.”   ‘CİNAYET AYDINLATILMALI’   18 Temmuz’da davanın 4’üncü duruşmasının görüleceğini hatırlatan Ağaç, “Bu duruşmada mahkeme yine bize bir sürpriz yapmazsa sanığın salona getirilmesini bekliyoruz. Sanığa 3 duruşmada soramadığımız soruları sorup olayın arka perdesini aydınlatmaya çalışacağız. Aynı zamanda da mahkemeye sunmuş olduğumuz 3 adet kovuşturmanın genişletilmesi ve 100’e yakın talebimizin yerine getirilmesini isteyeceğiz. Bu şekilde yargılama süreci devam edecek olursa delillerin toplanması ve olayın aydınlatılması imkansız hale gelecek. Bu noktada da mahkemenin sorumluluğu doğacak. Hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) hem uluslararası sözleşmeler hem Anayasa hem de yasalar mahkemeye böyle bir sorumluluğu yüklüyor. Mahkeme bizim beklentimizden ziyade üzerine düşeni yaparak bu cinayeti ve saldırıyı aydınlatabilecek bir yargılama yapmak durumunda” ifadelerini kullandı.    MA / Tolga Güney