Muharrem Aksem ilk değil: Sorumlular cezalandırılmalı 2022-03-29 09:06:02 URFA - Bölge illerinde mayın, serbest bırakılan patlayıcı madde nedeniyle yaşamını yitiren çocukları hatırlatan İHD Urfa Şube Eşbaşkanı Mustafa Vefa, “Devlet tedbir almamışsa, sorumluların cezalandırılması gerekiyor” dedi.  Urfa'nın merkez Eyyübiye ilçesine bağlı Micit (Çalışkan) Mahallesi’nde, 24 Mart’ta özel harekat polislerinin atış talimi yaptığı alanda 16 yaşındaki Muharrem Aksem, ölü bulundu. Aksem’in yaşamını yitirmesine dair hazırlanan ön otopsi raporunda, vücudundan 12 metal parçası çıkarıldığı ve sağ elin olmadığı belirtildi.    İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi Dökümantasyon Merkezi tarafından 19 Kasım 2021 tarihinde yayınlanan, 2011-2021 yılları arasında silahlı çatışma ortamında Çocuklara Dönük Yaşama Hakkı İhlalleri Raporu’na göre bölge illerinde 228 çocuk yaşamını yitirdiği, bunlardan 39’unun ölüm nedeninin mayın-serbest bırakılan patlayıcı sonucu olduğu kaydedildi.    İHD Urfa Şubesi Eşbaşkanı Mustafa Vefa, Aksem’in yaşamını yitirmesi, atış talim yerleri mevzuatı ve yaşanan benzer olaylarda “Cezasızlık politikasına” dair Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.    MUHARREM İLK DEĞİL   Bölge illerinde uzun yıllardan bu yana askeri atış alanları ve sahipsiz mühimmatların ölümlere neden olduğunu belirten Vefa, İHD Diyarbakır Şubesi’nin tespit edebildiği çocuk ölümlerinin 228 olduğunu kaydetti. Yaşanan ölümlerin nedeninin bölge illerinin tamamının savaş alanına çevrilmiş olması olduğunu dile getiren Vefa, “Aksem yaşamını yitiren ilk kişi değil. Bu savaş hali devam ederse, maalesef son kişi de olmayacak. Türkiye'nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşme var. Devletin tüm insanlara güvenli yaşama alanları sunma zorunluluğu var. Bir çocuk evinin yanında hayatını kaybediyorsa, devlet tedbir almamışsa sorumluların cezalandırılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.    CEZASIZLIK POLİTİKASI   Aksem’in yaşamını yitirmesine benzer bir şekilde yaşamını yitiren çocukların dosyalarında yapılan yargılamalara değinen Vefa, “228 çocuğun yaşamını yitirmesinde sorumlu olan kişiler cezasızlık ile karşılaşmayıp yargı önünde hesap vermiş olsaydı, bugün Muharrem hayatını kaybetmemiş olacaktı. Bu olayların failleri, kusurlu davranışları ve sorumluluklarını yerine getirmedikleri zaman yargılanmayacakları hissiyatına sahip. Cezasızlık zırhı, bu hissiyata neden oluyor” dedi.   TALİM ALANI MEVZUATA AYKIRI!   Aksem’in yaşamını yitirdiği alanın atış talim alanı olmaya uygun olmadığını vurgulayan Vefa, Urfa’da birçok atış talim alanı olduğunu belirterek, bu alanlar ile ilgili yasal mevzuata şu bilgileri vererek dikkat çekti: “Açık ya da yarı açık alanlarda bulunan atış talim eğitim alanları güvenlik çemberine alınması gerekiyor. Kırmızı bayrak olarak tanımlanan, insanların o alanda askeri eğitim yapıldığını anlaması için bölgenin çevresine bayraklar dikilmesi gerek. Eğer alan geçici olarak kullanılmıyorsa –ki Valilik açıklamasında ‘2005 yılından bu yana kullanılıyor’ dedi- o bölgenin çevresinin tamamen tel örgüler ile kapatılması gerekiyor. Geçici olmayan bir alanda neden tel örgü çekilmemiş? ya da koruyucu önlemler alınmamış? Geçici olarak kullanılan bir alan olsa bile o bölgeye yakın yerleşim yerlerine eğitim yapılacağı konusunda bilgilendirme yapılması gerekiyor. Mahalle sakinleri ile yaptığımız görüşmelere göre bu yönde herhangi bir bilgilendirme yapılmamış.”   SORUMLULAR CEZALANDIRILMALI   Yaşanan olayda sorumlu kişi ve kurumların tespit edilmesinin kolay olduğunun altını çizen Vefa, devamında şunları söyledi: “Bölge kolluk güçlerine tesis edilmiş. Soruşturmanın titiz bir şekilde yürütülmesi gerekiyor. Olayda sorumluluğu olabilecek kişilerin soruşturmadan uzak tutulması gerekir. Tarafsız ve hakkaniyetli bir soruşturma yapılması gerekiyor. Gerekli tedbirlerin alınmaması bir çocuğun ölümüne neden oldu. Bu ölüme sebep olan kişilerin cezalandırılması gerekiyor. Başka kişilerin yaşamını yitirmemesi için bunu sağlamak zorundayız. Yetkililer bu tarz tedbirsizlikleri gidermek zorunda. Konuya dair kamuoyu bilgilendirilmeli. Urfa’da yaşayan insanların terk edilen bir mühimmat ile yaralanmayacağının garantisi yok. Biz bunu sadece kendimiz ya da Muharrem için istemiyoruz, herkes için istiyoruz. Yaşam hakkı ihlali olmasın diye bunun peşini bırakmayacağız.”    MA / Emrullah Acar