Kadınlar Batman’dan seslendi: Çözümün yolu İmralı’dan geçer 2022-03-08 14:08:33   BATMAN - 8 Mart Kadın Parkı’nda yapılan mitingde konuşan siyasetçi kadınlar, çözümün ve ülkenin kaostan çıkmanın yolunun İmralı’dan geçtiğini belirtti.    Batmanlı kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kentte düzenlenen mitingde buluştu. Özgür Kadın Hareketi (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi tarafından 8 Mart Kadın Parkı’nda düzenlenen ve saat 12.00’de başlayan miting için kadınlar saatler öncesinden alana gelmeye başladı. Rengarenk yöresel elbiseleriyle miting alanına gelenler arasında Batman Barış Anneleri Meclisi, HDP ve DBP örgütleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi, KESK bileşenleri, Tutuklu Aileleri İle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) gibi sivil toplum örgütlerinin kadın yöneticileri ve üyeleri de yer aldı.          Miting alanındaki kadınların sayısı artarken, sahneye bu yıl ki kutlamaların sloganı olan “Dem Dema Azadiya Jinan e (Zaman, Kadın Özgürlük Zamanı)” pankartı asıldı.   TAŞINAN MESAJLAR   Yine sarı, kırmızı, yeşil, mor ve beyaz renkli flamalarla donatılan miting alanına gelen kadınlar mesajları taşıdıkları pankart, döviz ve lolipoplarla verdi. Bunlar arasında “Bijî berxwedana jina (Yaşasın Kadın Direnişi)”, “Yeter artık, zaman özgürlük zamanı”, “Gülistan Doku’ya ne oldu?”, “Hasta tutsaklara özgürlük” mesajları yer aldı. Ellerinde üzerinde “Jin jiyan azadî” yazılı bayrakları sallayan kadınlar sık sık, “Jin jiyan azadi” ve “Hasta tutsaklar onurumuzdur” sloganlarını attı.   Yerine kayyım atanan Batman Belediyesi Eşbaşkanı Songül Korkmaz, bir gecede İstanbul Sözleşmesi’ni fesheden zihniyete karşı bugün alanda olduklarını söyledi. Korkmaz, “Her alanda elde ettiğimiz kazanımlarımızı elimizden alınmaya çalışıyor. Eşbaşkanlık sistemimiz her alanda kriminalize edilmeye çalışılıyor. Ne sözleşmeden ne eşbaşkanlık sistemimizden ne de diğer kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz” dedi.    NADA İTTİFAKINDAN MEKTUP   DBP PM üyesi Nurten Üzümcü de Ortadoğu ve Kuzey Afrika Demokratik Kadın İttifakı’nın (NADA) kadınların gönderdiği mektubu okudu. Mektupta şu ifadeler yer aldı: “NADA ittifakı adına bu yılki 2022 kadınlar gününü kutluyor ve özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren tüm kadınları anıyoruz. İttifak olarak kadınlara yönelik ağır ihlallerde yoğunluk yaşandığına tanıklık ediyoruz. Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da bununla kararlılıkla mücadele edeceğimizi belirtiyoruz. Türkiye’de iktidarın kadınların yaşamına kast eden, kazanılmış haklarını gasp etmeye yönelik saldırılarının yanı sıra; Kürt kadınlarına özel saldırı dalgasının tırmanmasına ve maruz bırakıldıkları zorla tutuklamalara ve sistematik şiddete rağmen kadın dernekleri ve ağları tarafından ardı ardına başlatılan kampanyalar son bir yıldır azalmıyor, artıyor. Taliban’ın örtük olarak meşrulaştırılmasına ve Afganistan’da işlediği insanlığa, kadınlara karşı suçlara rağmen Afgan kadınlarının direnişi büyüyor.  Suriye’de birçok şehir Türkiye işgali, çeşitli hava topçu, savaş ve hava saldırılarına rağmen kadınlar haklılıkla, yaşamı ilmek ilmek dokuyarak mücadele ediyor. Kadınların ortak ezilmişliğine inancımızla yola çıkarak bu yıl başlattığımız, ‘Kadın birliği ile etkin eşitliği, gerçek demokrasiyi ve sosyal adaleti sağlayacağız’ sloganımızla mücadele etmeye başladığımızı ve bağlılığımızı ilan ediyoruz.  Yaşasın Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki kadınların birliği, örgütlü mücadelesi. Jin jiyan azadi.”   ÖZGÜRLÜK ZAMANI    Kadınların 8 Mart’ını kutlayarak konuşmasına başlayan Feleknas Uca, tarihi günlerin yaşandığını belirtti. Kürt kadınlarının yıllardır mücadele yürüttüğünü kaydeden Uca, bunun sonucunda da “jin jiyan azadi” sloganının meydana geldiğini ve bu sloganın tüm dünya kadınlarına ilham olduğunu ifade etti. Uca, “Dünyadaki tüm kadınlar mücadele azmini Kürt kadınlarından alıyor. Yüzyıllar önce kalkıp kadınların özgürleşmesine izin vermeyeceklerini ve kadınları hapsedeceklerini söylediler. Fakat şu an bakıyoruz ki kadınlar hem özgür hem de meydanda yerini alıyor. Burada bulunan her kadının her annenin yüreği yanıyor. Buna rağmen asla zulme karşı boyun eğmedi ve mücadelesine devam ederek baş eğmeyeceğini söylüyor. Bunca yıldır devam eden mücadelede tek bir hedefimiz vardı; kadını ve toplumu özgürleştirmektir. Bunun için de annelerimizin rolü büyüktür ve bu annelerimiz sadece toplumu değil aynı zamanda sistemi de değiştirecek. Bu duruşunuz vakti az kalanları da paketleyip gönderecektir. Zaman kadın özgürlük zamanıdır” dedi.    ÇÖZÜM İMRALI’DA    Uca, “Cezaevinde Garibe Gezer şahsında tutsak olan eşbaşkanlarımıza, milletvekillerimize, yoldaşlarımıza ve İmralı’ya selam gönderiyoruz. Silahların susması ve barışın gelmesi için İmralı’nın kapılarının açılması gerekir. Kürt sorununun tek çözümü tekrar görüşmelerin sağlanmasıdır. Sayın Öcalan son görüşmesinde ‘bir haftada Kürt sorununu çözerim’ dedi. Fakat devlet ne yaptı? Kürtlere karşı topyekun savaş ilan etti. Amerika’ya ya da başka yere gitmene gerek yok İmralı’ya git orda tüm sorunların çözüm adresi orasıdır” diyerek konuşmasını sonlandırdı.    Uca’nın konuşmasının ardından sanatçı Özlem Bağlayan sahne aldı.    ‘YAN YANA OLACAĞIZ’   DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, dünyanın her yerinde kadınların isyan, zılgıt ve halaylarıyla özgürlüğe yürümek için alanları doldurduklarını kaydetti. Aydeniz, kadınların bir haftadır sokak sokak, mahalle mahalle tecride, öldürmeye, tecavüze, tacize, yoksullaştırmaya ve yok sayılmaya karşı her alanı kadın rengine dönüştürdüğüne dikkat çekti. Aydeniz, “Kadınlar bu renklerinden asla vazgeçmeyeceğini söylüyor. Selam olsun direnen kadınlara. Dünyada, Ortadoğu, Türkiye ve Kürdistan’da kadına dönük yok sayılma politikaları uygulanıyor. Ekonomik krizin en çok yükünü kadınlar çekiyor. Bunun faturasını da kadınlara ödetmeyi düşünüyorlar. Nedeni de yönetmeyi bilmeyen erkek devlet zihniyetidir. Kadınlar asla yalnız olmayacak her yerde kadınlarla dayanışma içerisinde olup yan yana olacağız” sözlerine yer verdi.   ‘KAZANIMLARIMIZA SALDIRIYORLAR’   “Nerede bir kadın kazanımı varsa oraya saldırıyorlar” diyen Aydeniz, “Kadınlar bin bir mücadele ile bütün kazanımlarını bedeller ödeyerek elde ettiler. Bu kazanımları için bugün her yerde alanları doldurdular. Faşist iktidarlar da kazanımları yok etmekle meşguller. Eşbakanlık sistemine saldırıp, İstanbul Sözleşmesi’ni feshediyorlar. Nafakayı ortadan kaldırmak istiyorlar. Buradan Batmanlı kadınlarla birlikte diyoruz ki asla vazgeçmeyeceğiz. Kazanımlarımızı bırakmayacağız. Kürt kadınlarının eşbaşkanlık sistemi Türk ve dünya kadınlarına armağanıdır. İktidar bir yandan da asimilasyon politikaları devreye koyuyor fakat buna karşı anneler başta olmak üzere Kürt kadınları asla vazgeçmedi. Anadilimiz kırmızı çizgimizdir diyoruz. Nasıl ki analar ve kadınlarımız bugüne kadar dilimizi getirdiyse bundan sonra da böyle devam edecektir” şeklinde konuştu.    ‘SİYASİ TUTUKLULAR YALNIZ DEĞİL’   Aydeniz, konuşmasının devamında şunları belirtti: “İktidar bir yandan da kendini cezaevleri üzerinden var etmeye çalışılıyor. Cezaevleri ölüm evlerine döndü. Siyasi tutsaklar insanlık dışı muamelelerle karşı karşıya kalıyor. Bu işkenceye ve baskıya en çok kadın tutsaklar maruz bırakılıyor. Buradan Garibe Gezer’e selam olsun diyoruz. Siyasi rehineler nasıl ki cezaevlerinde direniyorsa bizler de her yerde cezaevinin sesi olacağız. Başta Aysel Tuğluk olmak üzere bütün hasta tutsaklar serbest bırakılmalıdır. ATK grubu raporların altına ölümlere imza atıyor. Siyasi tutsaklar yalnız değil ve her yerde mücadelemizi devam ettireceğiz.   ÇÖZÜMÜN ADRESİ ÖCALAN’DIR   İmralı’da başlayan ve her alana yayılan bir tecrit söz konusudur. Bu tecrit Kürt sorununun çözümsüzlüğünün derinleşmesinden kaynaklanıyor. En çok tecride karşı kadınlar mücadele ediyor ve edecektir. Dünyada yaşanan kaosa bir çözüm sunuluyor; bu çözüm ve paradigmanın adresi Sayın Abdullah Öcalan’dır. Özgürlük koşulları oluşturana kadar Kürtler ve kadınlar sesini yükseltecektir. Tecrit demek daha çok gözyaşı, savaş ve tehdittir. Kadınlar olarak her yerde mücadele etmeye devam edeceğiz.   MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ   Kürt halkının iradesi yok sayılmaya çalışılıyor. Semra Güzel’in vekilliğini düşürerek bizi demokratik siyasetin dışında tutmak istiyorlar. Ama biz demokratik siyasetten vazgeçmeyeceğiz. Kürt halkının gaspına ‘evet’ diyenlerle birlik olmaz diyoruz. Semra Güzel Kürtlerin ve Kürt kadınlarının iradesidir. İktidardan muhalefete biz kimseye mecbur değiliz ne statükoya ne de iktidara. Bizim yolumuz 3’üncü yoldur. Kürt kadınları demokratik ittifakta üçüncü yol siyasetinin öncüsü olarak mücadele edecektir. Kadınlar mücadeleden vazgeçmedikçe erkek egemen devlet sistemine yer yok diyoruz. Kadınlar olarak birlik mücadelesini her yerde yükseltmeye devam edeceğiz. Sarayların yıkılması kadınların eliyle olacak. 8 Mart’ta alanları dolduran kadınlar faşizmi yerle bir edene kadar mücadelesinden vazgeçmeyecektir. Bunu Batman’dan bir kere daha söylüyoruz.”   Miting çekilen halayların ardından son buldu.