Bodur ailesi evleri için 6 aydır mücadele ediyor 2022-03-06 09:16:57   ANTEP - Kentsel dönüşüm kararını mahkeme kararıyla durduran Hasan Bodur'un evi zorla alınan örnekle "riskli yapı" ilan edildi. Bodur ailesi, yaşanan haksızlığa karşı 183 gündür Adalet Nöbeti tutuyor.    Antep merkez Şehitkamil ilçesi Eydibaba Mahallesi’nde yaklaşık 50 yıldır ailesine ait olan 4 katlı binada yaşayan vekaletten geçici olarak müezzinlik yapan Hasan Bodur, Şehitkamil Belediyesi'nin İpekyol (Karşıyaka) mevkiinde gerçekleştirdiği kentsel dönüşüm projesinden dolayı maruz kaldığı mağduriyete karşı Antep Bölge İdare Mahkemesi önünde 183 gündür Adalet Nöbeti tutuyor. Bakanlar Kurulu kararı ile 2012’de Bodur’un yaşadığı mahalle kentsel dönüşüm alanı ilan edildi. Şehitkamil Belediyesi, 2020 yılında resmi tebligatla Bodur’un evine 240 bin TL teklif sundu. Ancak Bodur, “Evlerinin bedeli olamayacak” bu miktarı kabul etmedi.    Bodur, teklife karşı kentsel dönüşüm kararı ve yürürlükteki mevzuat gereği işlem yapılmasını bekleyeceklerini belirtti. Belediye bedel artırımına gitmedi ve daha sonra asliye hukuk mahkemesinde tapu iptali ve tescil davası açtı. Bodur ise, kentsel dönüşümde kamu yararı gözetilmediğinden bahisle idare mahkemesine dava açtı ve mahkeme “yürütmeyi durdurma” kararı verdi. Bu karar üzerine belediye “Kanuna aykırı şekilde” izinsiz, özel mülk olmasına rağmen zorla Bodur’un evine girerek, karot (beton) örneği aldı. Bu örnek üzerinden Bodur’un evi "riskli yapı" ilan edildi ve tapusuna şerh düşüldü.   NÖBET BAŞLATTI   Özel mülkiyet hakkını hiçe sayan karot alma işleminin iptali için idare mahkemesine başvuran Bodur, belediyenin “İktidar gücü” ve “baskı ile zorla yaptığı” uygulamalara karşı ve kamuoyuna yaşadığı hukuksuzlukları duyurmak için 4 Eylül 2021 günü Antep Bölge İdare Mahkemeleri binası önünde tek başına Adalet Nöbeti başlattı ve nöbet 183’üncü gününde sürüyor. Bodur, yaklaşık 6 aydır sıcak, soğuk demeden devam ettirdiği nöbet eylemini Mezopotamya Ajansı’na değerlendirerek, her şartta talepleri karşılanıncaya kadar eylemini devam ettireceğini belirtti.   İKTİDARIN GÜCÜ    Maruz kaldığı haksızlıklara karşı her gün bir saat yürüyerek Antep Bölge İdare Mahkemesi binası önüne geldiğini belirten Bodur, zorlu koşullara karşı nöbet eylemi gerçekleştirdiğini belirti. Kentsel dönüşüm ile birlikte komşularının Seyrantepe’de ve Beytepe’de TOKİ tarafından yapılan konutlara taşındığını belirten Bodur, “4 katlı evimize 240 Bin TL değer biçildi. Biz de bunu kabul etmedik. Kabul etmediğimiz için belediye ile davalık olduk. Kentsel dönüşüm ile binayı yasal olarak bizden alamayan belediye, yasaların etrafından dolaşarak binamızı riskli ilan etmeyi tercih etti. Ancak binanın riskli olması için alanın afet bölgesi, fay hattı üzerinde, ya da dere yatağında olması gerekirdi. Ancak öyle bir şey yoktu, belediye bunu yaparken 20 yıllık iktidar gücünü kullandı” diye konuştu.    VAZGEÇMEDİ    Belediyenin özel mülklerine zorla girerek karot örneği aldığını belirten Bodur, imar yasasına göre karot alınmasının yasa dışı olduğunu kaydetti. Mahkemelerin üzerinde “Siyasi baskı” olduğunu dile getiren Bodur, “Bizim eve keşif için gelen heyet bize siyasi baskıyı itiraf etti. Bana ‘Allah yardımcın olsun, her şey kanun değil’ dediler. Siyasi baskı olduğunu açık bir şekilde dile getiriyor” dedi. Adalet Nöbeti’ne başlamadan önce birçok yetkiliye ulaştığını, ancak hiçbir yetkilinin mağduriyetini dinlemediğini ifade eden Bodur, “Cumhurbaşkanına kadar ulaştım ama beni dinlemediler. Çalacak bir kapı bırakmadılar. Buna karşı 6 ayı aşkındır burada oturuyorum. İlk günlerde beni engellemek için polisler ellerinden geleni yaptılar, beni rahatsız ettiler. Ama ben Anayasal hakkım olduğu için vazgeçmedim. Buraya gelmek için bir saat yürüyor bir saat geri gidiyorum. Ayaklarımın altı yarıldı. Antep’te kar yağdı karın altında nöbet tuttum. Hiç vazgeçmedim” diye konuştu.    ADALET SAĞLANMIYOR   Kentsel dönüşüm sonucu evleri yıkılan yurttaşların arsalarına belediye tarafından desteklenen projelendirmeler ile lüks konutlar yapıldığını dile getiren Bodur, evlerin 1 milyon 500 bin ile 2 milyon TL arasında satıldığını belirtti. Yaşanılanları “Rantsal dönüşüm” olarak yorumlayan Bodur, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devleti, haramilerden ayıran kanunlardır. Adliyelerde o yasaların icra edildiği yerlerdir. Mahkemeler yasalara uymak zorunda. Ancak adliyelerde adalet sağlanmadığı için insanlar artık o binaların önünde nöbet tutmak zorunda kalıyor. Kanunlar uygulanmadığı, mahkemeler üstünde siyasi baskı olduğu için her gün adalet talep eden insanların sayısı artıyor. AKP iktidarı 20 yıldır her yere kendisine yakın kişiler yerleştirmiş. İnsanlar haklarını yasal yollardan alamadığı için sivil itaatsizlik eylemi yapmak zorunda kalıyor.”    ‘ÇADIRDA YAŞAYACAĞIM'   Bodur, evinin yıkılması durumunda mücadelesini devam ettireceğini belirterek şunları söyledi: “Evimi yıksalar o arsada çadır kuracağım ve çadırda yaşayacağım. 50 yıldır orada yaşıyoruz bize orada yerinde daire vermezlerse, valiliğin önünde açlık grevine başlayacağım. Yine sesimizi duymaz, kanunlara uymazlarsa ölüm orucuna gireceğim. Bu rantsal zulmü dünyaya duyuracağım.”    MA / Emrullah Acar