Adalet Nöbeti'ndeki ailelerden Saadet Partisi'ne ziyaret 2022-03-04 13:03:45   DİYARBAKIR - Adalet Nöbeti eylemleri 109'uncu gününe giren tutuklu yakınları, Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanlığı'nı ziyaret ederek, talepleri noktasında destek istedi.    Hasta ve infaz sürelerini tamamlamalarına rağmen tahliye edilmeyen tutukluların aileleri, Adalet Nöbeti eylemlerinin 109'uncu gününde Saadet Partisi (SP) Diyarbakır İl Başkanlığını ziyaret etti. Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) Diyarbakır Şubesi ile Med Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED) üyeleri de ailelere eşlik etti. Ziyarette konuşan TUHAY-DER Eşbaşkanı Mehmet Emin Güzel, ailelerin daha önce Ankara'da da SP'nin genel merkezini ziyaret ettiğini anımsatarak, ailelerin adalet taleplerini dile getirdi.    DESTEK TALEBİ   Tutuklu yakınlarından Reşahat Ada, "Tutsaklarımıza zulüm yapılıyor. Bu bilinmesine rağmen hiçbir yerden ses çıkmıyor" dedi. Annesinin 4 yıldır oğlunu göremediğini ifade eden Ada, "Annem ameliyat olduğu zaman bana vasiyet etti; 'Bana bir şey olursa kardeşim sana emanet' diye. Evime 4 defa baskın yapıldı. Bu baskın esnasında kapım her zaman kırıldı. Bu yapılanları kabul etmiyoruz. Adalet arıyoruz. Sizden ricamız bu adalet arayışımızda bize destek olmanızdır" ifadelerini kullandı.    EŞİTLİK VURGUSU   Tutuklu yakını İnci Güler, adalet taleplerinin olduğunu vurguladı. Birçok siyasi tutuklunun 30 yılı aşkındır cezaevlerine olduğunu kaydeden Güler, "Çocuklarımızı özlemle bekliyoruz. Ancak tutsaklarımız bırakmıyor. Af yasası ile binlerce kişi tahliye edildi ancak siyasi tutsaklar tahliye edilmedi. Bu ülkede yapılan hukuksuzluğu kabul etmiyoruz. Herkese nasıl davranılıyorsa bizim tutsaklarımıza da öyle davranmalılar. 29 yıldır cezaevine gidiyorum. Ancak son 2 yıldır yapılan baskılar çok fazla. Örneğin benim yakınımla beraber aynı koğuşta kalan amcamın oğlu var. Ben onunla görüştüğüm zaman görüş cezası veriyorlar, bu nasıl bir kanundur? Sizden tek isteğimiz adalet arayışımızda yanımızda olmanız ve bize destek vermenizdir” şeklinde konuştu.    ADALET BEKLENTİSİ   Bir diğer tutuklu yakını Hakkı Boltan, adalet nöbetine kadınların öncülük ettiğine işaret ederek, "Bunun için annelere teşekkürlerimi sunuyorum. Ben de annelerle beraber Ankara’da kurum ziyaretlerine katıldım. Saadet Partisi de bizi çok güzel karşıladı. Taleplerimize kulak vereceklerini ifade ettiler. Ancak olumlu bir dönüş almadık. Doktorlar oğluma cezaevinde kalamaz raporu verdi. Ancak bu rapor esas alınmıyor. Doktorlarda bu adaletsizliğe ortak oluyor. 30 yıla yakındır cezaevlerinde tutulan tutsaklar var. Bu tutsaklara pişmanlık dayatılıyor. Kendilerini inkar etmelerini istiyorlar. Bundan kaynaklı sizden yardım talep ediyoruz. Başımıza gelen her tür sorunların temelinde sessiz kalmamız yatıyor. Bugün Türkiye'de adalet aramayan kimse kalmadı. Eğer en baştan ses çıkarsaydık, şuan bu durumda olmazdık" ifadelerini kullandı.    SP'Lİ BAŞKANDAN ÇİFTE STANDART TEPKİSİ     Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Abdurrahman Ergin, “Bir ülkede adalet varsa işler iyiye gider” diyerek, adalet talebi noktasında hemfikir olduklarını vurguladı. Adaletin olmadığı bir ülkede huzur ve barışın sağlanamayacağına dikkat çeken Ergin, "Hangi alana bakarsak bakalım, ekonomi dahil, yine adalete bağlı. Hangi alanda olursa olsun, hangi kişiye dahil olursa olsun, adaletin mutlak surette teslim edilmesi gerekiyor. Adalette çifte standardın olması vicdan ve merhamet duygularının olmadığı anlamına gelir. Biz hangi görüşten olursa olsun bütün insanların anayasal haklarının yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Hasta ve tutuklu yakını annelerinin cezaevlerine dair anlattıkları kabul edilemez” diye belirtti.    SORUNLARIN TEMELİ    MED TUHAD-FED Zeki Baran ise, tutuklu ailelerinin insani değerler için mücadele verdiklerini belirterek, taleplere sahip çıkılmasını istedi. “Zulme karşı susan dilsiz şeytandır” sözünü hatırlatan Baran, şunları söyledi: "Oturduğumuz yerde devam eden zulmü görüp buna karşı, ‘Kötüdür olmaması gerekir’ noktasını çoktan aştığımızı düşünüyorum." Ekonomik çıkmaz, siyasi bunalımlar ve gelecek kaygısının temel nedeninin adaletsizlikten kaynaklandığını vurgulayan Baran, "Bugün dünyanın neresinde olursa olsun bir zulme haksızlığa ses çıkartırız. Sözlerden ve iyi temennilerden fazla pratiği ortaya koymamız gerekiyor" dedi.