HDP’nin Mahmur ve Şengal ziyareti: Zulmü yerinde gördük 2022-02-15 10:01:58 ŞIRNAK - Türkiye’nin saldırılarının ardından Şengal ve Mahmur’a ziyaret gerçekleştiren heyette yer alan HDP Milletvekili Hasan Özgüneş, zulmü yerinde gördüklerini belirterek, hazırladıkları raporu ulusal ve uluslararası kurumlara göndereceklerini söyledi.  Halkların Demokratik Partisi (HDP) Dış İlişkiler Komisyonu’ndan oluşan heyet, Türkiye’nin hava saldırısında bulunduğu Şengal ve Mahmur’a ziyaret gerçekleştirdi. Partinin Dış İlişkiler Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Feleknas Uca ile milletvekilleri Hasan Özgüneş, Hüda Kaya ve Murat Çepni’den oluşan heyetin ziyaretleri, 9 Şubat’ta Şengal ile başladı. Ziyaretlerini Mahmur Mülteci Kampı’yla sürdüren heyet, daha sonra Türkiye’ye döndü.    ‘ZULMÜ YERİNDE GÖRMEK İÇİN GİTTİK’   Heyette yer alan HDP’li Hasan Özgüneş, Şengal ve Mahmur'da yaşananları yerinde gözlemlemek için bölgeye gittiklerini belirterek, “AKP hükümeti, hava güçleriyle belli aralıklarla Şengal ve Mahmur'u bombalıyor. Bu saldırılarda sivil insanlar katlediliyor. Türkiye, Irak ve Federe Kürdistan Bölgesi yönetimi söz konusu bu bölgelere karşı zulüm yapıyor. Bu zulmü yerinde görmek için gittik” dedi.   Ziyaretleri sırasında engellemelerle karşılaştıklarını aktaran Özgüneş, Süleymaniye’ye giderken Irak askeri güçlerine ait bir kontrol noktasında tutulduklarını ve kendilerine “Neden Hewlêr üzerinden gitmiyorsunuz?” sorusunun sorulduğunu, bir süre bekletildikten sonra geçişlerine izin verildiğini söyledi.    BİRÇOK KESİMLE GÖRÜŞMELER YAPILDI   Heyet olarak ziyaretlerine Şengal’den başladıklarını kaydeden Özgüneş, “Şengal Demokratik Özerk Yönetim ile bir araya geldik. Daha sonra Kadın Meclisi ile görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmelerden sonra Sînuni’de Êzidî Demokrasi ve Özgürlük Partisi (PADE) ile görüştük. Bu görüşmede kanaat önderleri de yer aldı. Bu görüşmeden sonra Xanesor’a gittik. Xanesor Halk Meclisi ile bir araya geldik. Şengal’deki görüşmelerin ardından Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) Süleymaniye Temsilciliği ile de bir araya geldik. Bu bölgedeki temaslarımız sonlandıktan sonra Mahmur'a gittik. Burada, Mahmur Mülteci Kampı Belediyesi Eşbaşkanları ve halk ile bir araya geldik” diye aktardı.    KDP’NİN ÊZİDÎLERE BASKISI   Şengal’de yaptıkları ziyaretler ve gerçekleştirdikleri görüşmeler sonucunda birçok sorunun var olduğunu tespit ettiklerini dile getiren Özgüneş, “Şengal’de şehrin yarısı hala harap durumda. DAİŞ’in saldırısının izleri hala bulunmakta. DAİŞ saldırısında yaklaşık 300 bin kişi Şengal’i terk etmek zorunda kalmıştı. Bunların bir kısmı tekrar Şengal’e dönmüş. Geri dönmeyenlerin büyük bir bölümü ise Duhok kentinde bulunan 13 mülteci kampında yaşıyor. Federe Kürdistan Bölgesi hükümeti, bu kamplardaki insanların Şengal’e dönmesini engelleniyor. Gizli olarak Şengal’e gelen bazı aileler var ama onların da ailelerinin bir bölümü yine bu kamplarda tutuluyor. Bu kamplarda tutulan Êzidî yurttaşların özellikle inançlarını yaşamaları noktasında engellemelere maruz kaldıkları belirtildi. Kampta hem Federe Kürdistan Bölgesi’nin hem de Irak hükümetinin zorbalıklarına maruz kalıyorlar. Bu uygulama ile Şengal’de yaşayan insanların kazanımları ellerinden alınmak isteniyor" diye belirtti.   ŞENGAL’DE MİT TEHDİTLERİ   Şengal'de askeri ve güvenlik anlamında bir ablukanın olduğunu ifade eden Özgüneş, şunları söyledi: "Bunun yanında AKP hükümetinin saldırıları da artıyor. Bu saldırılarda sivil kurumlar hedef alınıyor ve birçok insan bu bombalamalarda yaşamını yitiriyor. Türkiye’nin hava saldırısında hastanenin de hedef alındığı bilgisini aldık. Yine bombalanan Xanesor Meclisini gördük. Bu mecliste sadece halkın temsilcileri toplantılar alıyordu. Bu saldırılarda katledilenlerin aileleri ile de bir araya geldik. Taleplerini dinledik. Federe Kürdistan Bölgesi hükümetinin kendilerine yönelik ambargo ve diğer engellemeleri kaldırmalarını istediler. Irak hükümeti de Türkiye ile birlikte bir konsept dahilinde Şengal’in statüsünün ve kazanımlarının ellerinden alınması için adım atıyor. Federe Kürdistan Bölgesi’nde yaşayan Türkiye’nin ajanları, Şengal halkını telefonla arayarak, kendilerine ajanlık dayatıldığı bilgisini aldık. Ajanlık yapmayacaklarını söylediklerinde ise ölümle tehdit edildiklerini aktardılar. Bunu yapanların, Türkiye Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) çalışanları olduklarını açıkça ifade ediyorlar.”   TÜRKİYE’NİN MİLİS GÜÇLERİ   Türkiye’nin Şengal’e yakın bölgelerde kendisine bağlı silahlı milis güçlerini oluşturduğunu söyleyen Özgüneş, “Görüştüğümüz kesimler, Türkiye’nin, El-Baab, Telafer, Mahmur ve Musul bölgelerinde kendisine bağlı milis gücünü oluşturmaya çalıştığını söylediler. Bununla birlikte DAİŞ’in de yeniden örgütlendirilmeye çalışıldığını aktardılar. Başka yerlerde bulunan kamplarda yaşayan DAİŞ’lilerin söz konusu yerlere getirilerek silahlandırıldığı iddiası var” diye konuştu.    MAHMUR ZİYARETİ    Mahmur ziyaretlerine dair Özgüneş, “Federe Kürdistan Bölgesi yönetimi yıllardır Mahmur Kampını ambargoya almış ve hastaların dahi kamptan çıkmasına izin vermiyor. O kampta yaşayan insanlar, Türkiye’nin 90’lı yıllarda uyguladığı köy boşaltmaları ve koruculuk dayatması yüzünden Şırnak ve çevresinde yaşayan yurttaşlardır. Orada yaşayan insanlar yıllarca Barzani hareketi ve Mam Celal’e destek verdiler. Bu uğurda hayatını kaybedenler oldu, fakat bugün bahanelerle bu kamp ambargo altına alınıyor. Orada yaşayanlar bu ambargonun kaldırılmasını istiyor. Yine kampı, DAİŞ saldırılarına açık bir hale getiriyorlar. Bölgenin yakınlarındaki yerlerde DAİŞ, tekrar canlandırılmaya çalışıyor. Türkiye’nin de saldırıları ardı sıra devam ediyor. Bizlere de Türkiye’nin bombaladığı yerleri gösterdiler. Bunlardan biri çocukların okuduğu okulun bahçesidir. Bombanın düşmesi sonucunda 4-5 metre derinliğinde derin çukurun oluştuğunu gördük. Yine evlerin olduğu bölgenin kenarları da bombalanmış. Bu bombalamalarda sivil insanlar yaşamını yitirdi. Aradan bunca zaman geçmesine rağmen bombalanan yerde hala ağır kokular geliyordu. Toprağın renginin değiştiğini gördük. Savaş uçaklarının sürekli kamp üzerinde uçması ve çıkardığı gürültüden dolayı çocukların psikolojilerinin bozulduğunu gördük. Tüm bunlar insanlık suçudur. Bu saldırılar hem ulusal hem de uluslararası yasalara aykırıdır” ifadelerini kullandı.   ‘ZULMÜ TEŞHİR EDECEĞİZ’   Heyet olarak yaptıkları ziyaretleri ve incelemelerin sonucunu raporlaştırarak ulusal ve uluslararası kurumlara gönderecekleri bilgisini paylaşan Özgüneş, “Halkımızın yaşadığı zulmü teşhir edeceğiz. Bu konuya yönelik çalışmalarımız farklı şekilde devam edecek. Bu durumun takipçisi olacağız” diye konuştu.    Özgüneş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şengal ve Mahmur Mülteci Kampı’nda yaşananlar haksızlıktır ve bunun kabul edilmemesi gerekiyor. Buna karşı sesimizi yükseltmeliyiz. Demokratik bir şekilde, bu yapılanların teşhir edilmesi gerekiyor. Saldırıları gerçekleştirenleri teşhir edip onlara karşı tepki göstermeliyiz” dedi.   MA / Ömer Akın