‘Tutukluların ölmesi Türkiye’nin utanç tablosudur’ 2021-12-15 15:39:51   HABER MERKEZİ – Van, Adana ve Mersin’deki tutuklu yakınları dernekleri, hasta tutukluların yaşamını yitirmesinin Türkiye’nin utanç tablosu olduğunu söyledi.    Akdeniz Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AATUHAY-DER), Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri İle Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) ve Van Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER), yaptıkları açıklamalarla, hasta tutukluların yaşamını yitirmesi ve cezaevlerindeki tecride dikkat çekti.     AATUHAY-DER, hasta tutuklular ile ilgili dernek binasında basın açıklaması yaptı. Açıklamaya, HDP PM Üyesi Helin Kaya ile çok sayıda kişi katıldı. "Tecrit insanlık suçudur" pankartının açıldığı açıklamada konuşan AATUHAY-DER yöneticisi Zakir Akalın, bugün başta İmralı olmak üzere cezaevlerinde tecrit ve hak ihlallerinin en üst düzeyde yaşandığı bir dönemden geçildiğini söyledi. Tecrit politikası nedeniyle hasta tutukluların birer birer tabutunun cezaevinden çıktığını belirten Akalın, "Biz buradan iktidarı cezaevlerinde işkence ve kötü muamelenin önüne geçilmesi, keyfi yasakların durdurulması, hasta tutsakların sağlığa erişim hakkının insan onuruna yakışır bir hale getirilmesi ve ağır hasta tutsakların durumuna ilişkin çözüm sağlanması amacıyla bir an önce girişimlerde bulunmaya davet ediyoruz" dedi.   ‘ÇÖZÜM BULUNSUN’    Çukurova TUAY-DER ise, Mersin’deki dernek binasında açıklama yaptı. Açıklamada, "Zindan direnişçileri ölümsüzdür" yazılı pankart açıldı. Tecrit ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dikkat çeken dernek yönetici Ergin Altuntaş, ağır hasta tutukluların sorunlarına çözüm bulunmasını istedi.     VAN’DA AÇIKLAMA    Van TUHAY-DER de basın açıklaması düzenledi. Sanat Sokağı’ndaki açıklamaya, tutuklu yakınları, HDP, DBP, TJA, KESK Şubeler Platformu yöneticileri ve çok sayıda kişi katıldı.    TECRİT SİSTEMİ KURULDU   Açıklama yapan Van TUHAY-DER yöneticisi Adil Koçak, PKK Lideri Abdullah Öcalan şahsında geliştirilen tek kişilik İmralı tecrit sisteminin, başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye halklarına dayatılan ve topluma hâkim kılınmaya çalışılan sistemin bir parçası olduğunu ifade etti. Tecrit politikasının sonucu olarak hasta tutsakların birer birer tabutlarının çıktığını kaydeden Koçak, “Ağır hasta tutsaklara, tedavilerini engellemek, tek başına hücrede tutmak ve tahliyesini engellemek suretiyle sistematik işkence uygulanıyor. Her yıl onlarca ağır hasta tutsak tedavi edilmediği ya da tahliye edilmediği için yaşamını yitiriyor ve cezaevleri artık ölüm evlerine dönüşmüş durumdadır” dedi.   İKTİDARA ÇAĞRI   Hasta tutukluların yaşamlarını yitirmesinin Türkiye’nin utanç tablosu olduğunu vurgulayan Koçak, iktidarı; cezaevlerinde işkence ve kötü muamelenin önüne geçmesi, keyfi yasakların durdurulması, hasta tutsakların sağlığa erişim hakkının insan onuruna yakışır bir hale getirilmesi için görevini yerine getirmeye davet etti.