Keskin: Tutuklulara tecrit içinde tecrit yaşatılıyor 2021-12-11 16:44:34   HATAY - İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, tutuklulara tecrit içinde tecrit yaşatıldığını belirterek, Garibe Gezer’in ölümüne değindi. Keskin, Gezer ile 1 ay önce yaptığı görüşmeye dair, "Görüşmemizin yarısından fazlası gardiyanlara itirazı ile geçti” sözlerini kullandı.     Hatay Barosu İnsan Hakları ve Cezaevi Komisyonu, 10 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında Defne ilçesinde bulunan Akdeniz Defne Evi'nde insan hakları konulu "İnsan Hakları" paneli düzenledi. Panel, katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’ye atfedildi.    Panelinin moderatörlüğünü avukat Gürkan Korkmaz yaparken, panel İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı avukat Eren Keskin, avukat Muharrem Erbey ve avukat Ali Habip konuşmacı olarak katıldı. Panelde, açılış konuşması yapan Hatay Baro Başkanı Cihat Açıkalın, "Avukatlık sadece adliye binasında iş takibi değildir, aslında işimiz sokaklarda, meydanlarda ve halkın olabildiği her yerde olabilmektir" dedi.   'SOYKIRIMLARI KONUŞAMIYORUZ'   Ardından konuşan Keskin, İHD'nin kuruluş amacını ve misyonunu anlattı. Bu coğrafyada yaşayan halkın 1915 ve 1938 soykırımına tanıklık ettiğini ifade eden Keskin, "Buralar halen o soykırımların konuşulamadığı coğrafyalar. Kapatılmış, kıstırılmış, bir resmi ideoloji içine sıkıştırılmış bir toplumuz. Bunu aşmaya çalışan insanlar var ama hep islamcılıkla ulusalcılık arasına sıkıştırılmışız. Bu coğrafya ve sistem yeni bir şeyin ortaya çıkmasına izin vermiyor” diye belirtti. "Beyaz Toroslar dönemi bitti" diyenlerin iktidarında hak ihlallerinin tavan yaptığını belirten Keskin, 90'lı yıllarda karşılaşılan hak ihlallerine ve İHD olarak hak ihlallerine karşı verdikleri mücadeleyi anlattı.   ‘DEVLET AKLI DEĞİŞMEDİ’   90’lı yıllar ile günümüzde yaşanan yargılamaları karşılaştıran Keskin, "İfade özgürlüğü kapsamında o dönemin daha rahat olduğunu düşünüyorum. Hakkımızda dava veya soruşturma açıldığında ifade vermeye giderdik. İfade vermeye gittiğimizde kimse tutuklanmazdı. Dava açılır, dava sonuçlanır, kesinleşir karar, ondan sonra tutuklanırdık. O dönem tabiki korkutma, yıldırma yöntemleri, öldürme, gözaltında kaybettirme çok yoğun kullanılan yöntemlerdi. Bu dönemde onları kolay yapamıyorlar. Devlet aklı değişti mi? Hayır değişmedi. Artık sosyal medya diye bir şey var. Anında her şey bütün dünyaya yayılıyor. Bu konuda daha dikkatli davranıyorlar. Öldürmek ve yok etmek istiyorlar eminim ama bunu kolay yapamıyorlar artık” ifadelerinde bulundu.    'TECRİT İÇİNDE TECRİT'   Cezaevinde yaşanan hak ihlallerine de değinen Keskin, cezaevlerinde tutukluların tecrit içinde tecrit yaşadığını ifade etti. Kandıra 1 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi'nde sistematik işkenceye maruz kalan Garibe Gezer’e yaşatılanlara değinen Keskin, "Garibe, haksızlığa karşı sürekli itiraz eden bir kadın idi. Yaklaşık 2 ila 3 ay önce süngerli oda denilen hücreye konuldu. Orada cinsel işkenceye maruz kaldı. Bir ay önceki görüşmemizin yarısından fazlası gardiyanlarla itirazı ile geçti. Maalesef ki 2 gün önce onun ölüm haberini aldık. Ölümün detaylarını tam olarak bilmiyoruz. Ama her halükarda o kadar güçlü bir kadını kendi hayatını vazgeçmeye götürecek kadar kötü bir sistem var cezaevlerinde" diye konuştu. Hasta tutukluların durumuna değinen Keskin, Türkiye'nin kendi hukukunu bile uygulamadığını sözlerine ekledi.   Avukat Ali Habip, ülkedeki hukuk sistemine değinerek, "Eskiden devletin resmi tetikçileri vardı, şimdi ise devletin hukukçuları var. Yani yargılama olmaksızın tutuklama, yargılama olmaksızın ceza. Yani insan hakları gün geçtikçe çirkinleşiyor" şekline ifade etti.