Kızı kimyasalla öldürülen anne: Öcalan ile konuşulursa sorun çözülür 2021-11-30 09:40:07 İSTANBUL - Kimyasal silah sonucu yaşamını yitiren Ebru Muhikancı’nın annesi, savaşın ancak PKK Lideri Abdullah Öcalan ile yapılacak görüşmeyle son bulabileceğini ifade etti.  Türkiye'nin Federe Kürdistan Bölgesi'nde bulunan Metîna, Avaşîn ve Zap bölgelerine yönelik 23 Nisan’dan bu yana sürdürdüğü operasyonlarda kimyasal silah kullanmasına yönelik tepkiler devam ediyor. PKK kaynaklarından yapılan resmi açıklamalara göre son 6 ayda en az 325’in üzerinde 5 çeşit kimyasal silah kullanıldı. Kimyasal silah kullanımına karşı bölge ve Avrupa’da birçok sivil toplum örgütleri ile çeşitli kuruluşlar, Avrupa Birliği (AB), Birleşmiş Milletler (BM) ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ne (OPCW) başvurarak harekete geçmeye çağırdı.    SAVAŞ KURALINDA YOK!   İnsanlığa karşı ve savaş suçu olarak uluslararası hukukta yer bulan kimyasal silah kullanımını Türkiye, 1989 yılından itibaren sınır ötesi operasyonlarda kullanmaya devam ediyor. 22 Ekim 2011 tarihinde Hakkari’nin Kazan Vadisi’nde kimyasal silah sonucu yaşamını yitiren 36 HPG’li içinde olan Ebru Muhikancı’nın annesi Birgül Muhikancı, kimyasal silahın hiçbir savaş kuralına sığmadığını belirtti.    Anne Muhikancı, kızının çocukluğundan beri haksızlığa tahammül edemediğini belirterek, 2008 yılında katılım yaptığını ifade etti. Muhikancı, 2011 yılında kızı ile birlikte 36 kişinin devletin kullandığı kimyasal silah sonucu Hakkari’de yaşamını yitirdiğini belirterek, "Savaşta göğüs göğüse çarpışmak var. Bizim çocuklarımızda bir kurşun izi yoktu. Kimyasalla bedenleri yanmış. Yüzleri tanınmaz haldeydi. Aileler çocuklarını tanıyamadı. 15 kişi otopsi yapılmadan kimsesizler mezarlığına gömüldü. Kızım daha önce gözaltına alındığı için ilk onun otopsisi açıklandı. Malatya Cezaevi morgundan cenazemizi aldık. Uçakla İstanbul'a gitmek için bilet aldık ancak gerilla cenazesi olduğu için uçakta ‘yer yok’ diyerek uçuşa izin vermediler. Ambulansla karayollarıyla cenazemizi getirdik" ifadelerini kullandı.     ‘KÜRTLERİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYORLAR’    Kimyasal silahlarla sivillerinde hedef alındığını dile getiren Muhikancı,"Hiç kimse kimyasalla ölmeyi hak etmiyor. Savaş varsa kurşunla ölebilirsin ama kimyasal kullanımı bir savaş suçudur. Kimyasal silahlarla sivil halkı da öldürüyorlar. Herkesi kimyasal silahlarla katletmeye çalışıyorlar. Kürtleri yok etmeye çalışıyorlar" dedi.   DERSTEN KELEPÇELİ ÇIKARILDI   Kızının Kars Kafkas Üniversitesi'nde okuduğunu ve haksızlığa tahammül edemediğini belirten Muhikancı, kızının üniversitedeyken kargoyla adına gelen Kürtçe bir dergi nedeniyle gözaltına alındığını belirterek, “Dersten eli kelepçelenerek alındı. Kızım, 'kelepçeli götürmeyin, ben ne suç işledim, insan mı öldürdüm, banka mı soydum, neden kelepçeli götürüyorsunuz’ diyor. Bunun üzerine polisler kızıma 'Hayır seni kelepçeli götüreceğiz herkes bilsin senin terörist olduğunu' demişler. Yaklaşık bir buçuk ay cezaevinde kaldı. Tabi polisler rahat vermiyordu” şeklinde konuştu.   Serbest bırakıldıktan sonra polisler tarafından sık sık rahatsız edildiğini dile getiren Muhikancı,“Polis ve ırkçılar tarafından defalarca linç edildi. Bunun üzerine kızım dağın yolunu tuttu. Kızımın dağın yolunu tutmasına devlet ve polis sebep oldu" dedi.   BARIŞIN ELÇİSİ    Ülkede herkesin özgürce yaşam hakkının olduğunu ifade eden Muhikancı, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Kürt sorunun çözümünde en büyük güç olduğunu söyledi. Muhikancı, “Hiçbir anne çocuğunu ölüme göndermek istemez. Herkesin özgürce yaşayabileceği bir ülke olursa ne savaşlar olur, nede kimse ölür. Onurlu ve özgürce yaşamak herkesin hakkı. Kürt sorununun masada çözülmesi lazım. Barışın elçisi İmralı’da. Eğer Öcalan ile konuşurlarsa bu sorun çözülür. Her iki halkın insanca yaşayabileceği barışı bu şekilde sağlayabiliriz" diye belirtti.