Açlık grevine giren tutukluya 7 yıl 6 ay hapis cezası 2021-11-18 16:08:14   ANKARA - Açlık grevine girdiği gerekçesiyle hakkında “örgüt üyeliği” gerekçesiyle hakkında dava açılan Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Necla Yıldız’a, 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi.   Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Necla Yıldız hakkında PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridin sonlandırılması talebiyle girdiği açlık grevi gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” suçlamasıyla açılan davada karar verildi. Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada mahkeme kararını açıkladı.       EYLEMİN AMACINI AÇIKLADI   Duruşmada Kürtçe savunma veren Yıldız, 11 Mayıs tarihinde 5 günlük açlık grevine girdiğini ifade ederek, “Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecridin kaldırılmasını, CPT'nin Türkiye'deki siyasi tutsakların cezaevleri koşullarını incelemesi ve bu inceleme sonucunda hazırlayacağı raporu kamuoyuna sunması talebiyle açlık grevine girdim. Açlık grevine kendi irademle gerçekleştirdim. Kimsenin isteği veya talimatı üzerine bu açlık grevlerine girmedim. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum. Örgütü üyesi değilim” dedi.   TECRİDE DİKKATİ ÇEKTİ   Tutuklu olsa da düşüncelerinin özgür olduğunu vurgulayan Yıldız, “Bu yaptığım protesto meşrudur ve benim hakkımdır, hukukidir. Bu protesto hakkımı kullanmam ile ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı değil, infaz hakimliğinin ilgilenmesi gerekirdi. Cezaevi mevzuatında da bu protesto hakkım vardır. Sadece bu protesto hakkımı kullandığım için hakkımda disiplin soruşturması açılabilir. Bu bir suç değildir. Bunun suç olmadığına dair emsal kararlar var. Bu siyasi bir tutumdur. Açlık grevi pasif bir protesto biçimidir ve barış isteyen bir tutumdur. Başlıca konu tecrittir. Cezaevlerinde açık bir şekilde işkence yapılmaktadır. Yaklaşık 2 yıldır hukuk dışı bir şekilde tutukluyum. Görüş de yoktur. En büyük tecrit Sayın Abdullah Öcalan üzerinde yürütülmektedir. Sayın Abdullah Öcalan Kürt halkının önderidir. Var olan yasaların dışında İmralı Adası’nda cezaevinde özel bir rejim uygulanmaktadır. Hukuksuz olan bu durumun ortadan kaldırılmasını istiyorum. Eğer bir suç varsa Sayın Öcalan üzerine uygulanan politikadır” ifadelerini kullandı.   ‘TECRİDİN BİTİRİLMESİNİ İSTEMEK SUÇ DEĞİL’   Cezaevindeki tutumlar nedeniyle onlarca kişinin hastalıklardan dolayı yaşamını yitirdiğini dile getiren Yıldız, “Cezaevinde bu şekilde ölümlerin gerçekleşmesine göz yummak büyük bir suçtur. Böyle örnekleri görünce İmralı'da yaşananları ancak tahmin edebilirim. Sayın Öcalan 20 yıldan fazladır bir cezaevinde tek başınadır. İnsanlık, hukuk ve vicdani olarak böyle bir şeyin kabul edilemeyeceğini düşünüyorum. Tecridin bitirilmesini söylemek suç değildir. Kürt halkının önderinin özgürlüğünü istemek suç değildir. Bunun örgüt üyeliği ile bir alakası yoktur. Ben kimliğimin bilinciyle vicdani ve hukuki olarak açlık grevine katıldım. İrademle hareket edebilecek durumdayım” diye belirtti.   BERAAT KARARLARI SUNULDU   Yıldız’ın avukatı, aynı suçlamayla açılan ve beraat kararı verilen mahkeme dosyalarını sundu.   Duruşmada kararını açıklayan mahkeme heyeti, Yıldız’ın “örgüt üyeliği” suçunu işlediğinin anlaşıldığını ileri sürerek, “Suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlediği zaman ve yer, suç konusunun önemi, meydana gelen tehlikenin ağırlığı, failin kastı, güttüğü amaç ve saiki nazara alınarak temel cezanın alt sınırından belirlenmesi suretiyle takdiren 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına” kararını verdi. Mahkeme, verdiği hapis cezası kararına yarı oranında artırım yaparak 7 yıl 6 aya çıkardı.   NE OLMUŞTU?   Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde Melike Kaya, Süheyla Taş, Simanur Pamuk, Fatma Aslan, Newroz Müçel, Arjin Yüksekdağ, Dilber Tanrıkulu, Necla Yıldız, Mukaddes Kabak, Sevim Akdağ, Pınar Tikit, Dilan Oynaş, Mehtap Kıyal, Saadet Akın, Selver İvpir, Sariye Taşkesen ve Rozerin Kurt hakkında Öcalan’ın üzerindeki tecrit ve hak ihlallerinin son bulması için açlık grevine girdikleri gerekçesiyle “örgüt üyeliği” iddiasıyla haklarında dava açıldı. Rozerin Kurt, hakkında açılan davada beraat kararı verildi.   ‘AÇLIK GREVİ SUÇ DEĞİL’   Beraat kararını veren Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararında, açlık grevine dair mevzuata suç tipinin bulunmadığı belirtilerek, “Ortada hukuki değerlendirme ve takdir hakkı kullanılmasını gerektirecek bir durum bulunmayan sanık hakkında derhal beraat verilmesi gerektiği anlaşıldığından yokluğunda tensiben, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla CMK’nın 223/2 a maddesi gereğince beraatine…” denildi.