Hasarlı diye yıkılan evlerin yenisi yapılmadı 2021-10-07 09:26:22   DERSİM - Depremden 11 ay sonra yıkılan bin 486 ağır hasarlı ev, verilen sözlere rağmen yapılmadı. Kirada ve konteynırlarda zorlu koşullarda kalan halk, "Kış geldi, ne yapacağız?" diye sordu.    Elazığ’ın Sivrice ilçesinde 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından Dersim merkez köyleri ile Mazgirt ve Pertek ilçelerine bağlı köylerde bin 486 yapıda ağır hasar oluştu. Depremden 11 ay sonra Kasım 2020’de, Tunceli Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nce alınan karar ile ağır hasarlı yapıların yıkılmasına karar verildi. Yapılar yıkılırken, AFAD, altyapısı yapılmadan konteynırları rastgele köy meydanlarına bıraktı. Yıkılan ahırlar yerine ise köylülere çadır dağıtıldı. Ancak 3’ten az hayvan sahibi olan köylülere çadır verilmedi. Evleri yıkılan yurttaşlar için 20 yıl vade ile 180 bin TL karşılığında 90 metrekarelik evlerin yapılacağı vaatlerine rağmen yaklaşık bir yıldır çalışma yürütülmedi.   Evleri yıkılan köy sakinlerinin bir kısmı Elazığ, Dersim il merkezleri ile Mazgirt ve Karakoçan ilçelerine yerleşti. Bir kısmı kira karşılığında köylerde boş olan evlere yerleşti, diğer kısmı ise konteynırlarda yaşamaya mecbur bırakıldı. Mazgirt ilçesine bağlı köylerde evleri yıkılan yurttaşlar, yaşadıkları mağduriyeti anlattı.   KIŞ ORTASINDA EVLERİ YIKILDI   Goman (Yaşaroğlu) köyü Gultan (Subaş) Mezrası sakini Polat Yeşiltepe, deprem sonrası hasar tespit çalışmasında Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün, evin “ağır hasarlı” tespitinde bulunduğunu ifade ederek, “Yetkililer, ‘ev ağır hasarlı’ diyerek yıkacaklarını söyledi. Ev yapılması karşılığında evlerin yıkılmasına karşı çıkmayacağımızı, ancak evlerin ilkbaharda yıkılmasını istediğimizi belirttik. Yetkililer, ‘gerekirse zor kullanırız’ dediler ve bizlerde mecburen çıktık. Kışın ortasında evlerimizi yıktılar, hayvanlarımızı, samanımızı zararına satmak zorunda kaldık” şeklinde konuştu.    Evleri yıkıldıktan sonra yetkililerin kendilerine konteynır getirdiğini ama konteynırın altyapısını yapmadan gittiklerini belirten Yeşiltepe, “Evimizi yıktılar, enkazını da başımıza bıraktılar. Kurulan çadırlar ise kar yağınca çöktü. Devlet bizi çok mağdur etti. Kış geldi tekrar, şimdi ne yapacağız? Kışın soğuktan konteynırda kalamadığımız için Karakoçan’a taşındım, kirada kalıyorum. Bin 500 lira kira veriyorum. Ne olacak bizim bu halimiz?  Çevre illerdeki evlerin tamamı yapıldı ama her nedense bizim burada evlerimiz yapılmıyor” diye belirtti.   KALACAK YER YOK   Eşyaları dışarı atılarak iki katlı evinin yıktırıldığını dile getiren Muxûndî (Darıkent) Arif Aguş, “Bize verilen konteynırda eşimle birlikte kalıyoruz. Konteynırda kışın donuyoruz, yazın ise sıcaktan yanıyoruz. Hak bu mudur?” diye sordu. Evlerin yapımına ilişkin yetkililerden net bir cevap alamadıklarının altını çizen Aguş, şunları söyledi: “Konteynırda yerimiz dar, torunlarım geliyor, kalacak yer yok. Konteynırları getirdiklerinde elektrik, su bağlamadılar, bırakıp gittiler. Eziyeti halen çekiyoruz, kış geliyor ne yapacağız? Nereye gideceğiz? Yer yok ekmeğimizi pişirelim. Hayvanlarımdan ikisi kışın soğuktan öldü.”   HAYVANLARI DIŞARIDA KALDI   “Sizlere yeni ev yapacağız” vaadiyle yetkililerin evlerini kışın ortasında yıktığını ve hayvanlarının dışarıda kaldığını belirten Gulan köy sakinlerinden Hüseyin Bozdağ ise, yetkililerin yaptıkları tek şeyin evleri yıkmak olduğunu söyledi. Hayvanları için kendisine çadır verilmediğini belirten Bozdağ, yetkililere seslenerek, “Gelsinler insanlara bir şey desinler; en azından evleri yapıp yapmayacaklarını söylesinler ama öyle bir şey de yok. Sadece ‘ev yapacağız’ dediler ve evlerimizi yıktılar” dedi.   Bozdağ’ın babası Tosun Bozdağ (76) da dışarıda kalan hayvanlarından ikisinin telef olduğunu ifade ederek, bir çare bulunmasını istedi.    KIŞIN SOĞUK, YAZIN SICAK   Kışın ortasında evlerinin yıkılması nedeniyle 15 küçükbaş hayvanının öldüğünü belirten Dirvar (Kızılkale) köyünden Şahin Gökalp, yaklaşık bir yıldır evlerini yıkan yetkililerden bir ses çıkmadığını söyledi. Gökalp, “Bu işkenceyi vatandaşlara neden yaptılar? Maden yapmayacaklardı, neden yıktılar? Bırakın vatandaş ölecekse içinde ölsün. Yazın 48 dereceyi bulan sıcaklıkta konteynırlarda kaldık, kışın ise ısınamıyoruz. Isınsın diye, konteynırlara çadır çektik” bilgisini paylaştı.     KURUMLAR ARASI MEKİK DOKUDULAR    Yaşanan mağduriyetin giderilmesi için gittikleri yetkili kurumların kendilerini sürekli başka kurumlara yönlendirdiğini dile getiren Gökalp, “AFAD, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile İl Tarım Müdürlüğü arasında gidip geliyoruz. Kaç kez gittik ama hiçbir şey yapamadan geri döndük. Bir kez gelip ‘bu evleri yapacağız’ demediler” dedi.   Qirixtep (Kavaktepe) köyü sakini Süleyman Özcan de, borçlanarak kendi imkanları ile bir ev yaptıklarını belirterek, evin eksikliklerini hala tamamlayamadıklarını söyledi.   MA / Cengiz Özbasar