Kırıklar'da Esat Oktay uygulamaları 2021-10-05 09:02:17   İZMİR - Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi’ne bir ay önce atanan cezaevi müdürü Haydar Ali Ak’ın, “Ben buranın Esat Oktay’ıyım” dediğini aktaran tutuklu Sertaç Kılıçarslan, “O Esat Oktay ise biz de Kemal Pir, Hayri Durmuş ve Mazlum Doğan olacağız” dedi.   İzmir Buca Kırıklar 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Sertaç Kılıçarsan 28 Eylül’de ailesiyle yaptığı telefon görüşmesinde cezaevine bir ay önce atanan müdür Haydar Ali Ak ile birlikte baskıların arttığını aktardı. Haydar Ali Ak daha öncede görev yaptığı Edirne F Tipi ve Tekirdağ F Tipi cezaevlerinde de işkence haberleri ile anıldı. Ak, 2017 yılında Edirne F Tipi Cezaevi’nde görev yaptığı sırada bir tutuklunun kaburgalarının kırıldığı bir tutuklunun ise domuz bağı yapılarak süngerli odaya atıldığı iddiaları ile gündeme gelmişti.    ODALARA KAMERA TAKILDI   2006’dan beri Kırıklar Cezaevi’nde tutulan Kılıçarslalan, ablası Nasihat Kılıçarslan’a yaşanan ihlalleri aktardı. Cezaevi müdürünün tutukluları tahrik ederek disiplin cezaları almalarına neden olduğuna işaret eden Kılıçarslan ihlalleri şöyle sıraladı: “Tutuklulara karşı ırkçı, faşist bir tavır sergiliyor. Düşman hukukunu uygulamaya çalışıyor. Cezaevi müdürü gelir gelmez ilk iş olarak, oda ve havalandırma alanlarına kamera taktırmak oldu. Bu uygulamalara karşı direniyoruz. İki arkadaşımız takılan kamaraların önünü kapattıkları için darp edildi ve haklarında soruşturma açıldı. Odamıza baskın düzenlendi. Özel eşyalarımızı, radyomuzu, kitaplarımızı ve odalarımızın güneş almaması için yaptığımız perdeleri söküp götürdüler. Cezaevi idaresi, ‘Perdeler odaların içerisini görmemizi engelliyor. Yaptığınız suçtur’ diyor. Yattığımız yerde birileri bizi görmesin diye perde takmak suç mu? Müdür bizi gizlice izlemek için perdeleri çıkardığını itiraf etti.”   TUTUKLULARDAN DİRENİŞ MESAJI   Bu durumun insanlık onuruna aykırı olduğunu ve bunu kabul etmediklerini söyleyen Sertaç Kılıçarslan, müdürün kendilerine "Ben buranın Esat Oktay’ıyım" dediğini belirterek, “O Esat Oktay ise biz de Kemal Pir, Hayri Durmuş ve Mazlum Doğan olacağız. Mücadele etmeye devam edeceğiz. Müdürün özel olarak getirildi. Yaşanacak herhangi bir sorunun sorumlusu tutuklular değil, müdürün kendisidir. Şimdilik eylemlerimizi kapılara vurma, slogan atma, ilgili kurumlara mektup yazma şeklinde sürdürüyoruz” diye konuştu.   ‘KANUN TANIMIYORLAR’   Kardeşinin durumuna dair kaygılı olduğunu söyleyen abla Nasihat Kılıçarslan da, Haydar Ali Ak’ın cezaevine bilinçli olarak atandığını belirterek şunları dile getirdi:“Cezaevlerinde durum 80’li yıllardan daha kötüdür. İşkenceci müdürler kanun tanımıyor. Kendi keyiflerine göre istediklerini yapıyorlar. Elimizden geldiği kadar bizde direneceğiz. Çocuklarımızın, kardeşlerimizin yaşadığı baskı ve işkencelere göz yumamayız. Kürt halkı hiçbir zamanda göz yummadı. Biz açlık grevleri döneminde de baskılar gördük. Kadınlar olarak cezaevlerinin kapısını bırakmadık. Yine bırakmayacağız, direneceğiz ve bu yaşananlara son vereceğiz. Bu kanunsuz uygulamalara göz yummayacağız.”    ‘SES OLALIM’   Kamuoyuna duyarlılık çağırısında bulunan Kılıçarslan, “Halklar zindanlardaki tutuklular için ses olmalılar. Hasta tutukluların tedavileri engelleniyor, işkence yapılıyor. Meydanlarda olmamız lazım. Tutukluların tek savunması bizleriz. Onlar ses çıkardığı zaman disiplin cezaları ile karşılaşıyor. Onlara ses olmalıyız” diye konuştu.     İddialar ile ilgili aradığımız cezaevi, telefonlarımıza cevap vermedi.    MA / Tolga Güney