Tutuklu yakınından gardiyana: Burası Guantanamo Cezaevi mi? 2021-10-04 10:45:05 DİYARBAKIR - Diyarbakır 1 ve 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ndeki tutukluların yakınlarının başka tutuklulara selam verilmesi görüş yasağı gerekçesi yapıldı. Baskılara tepki gösteren aileler, gardiyanlara “Burası Guantanamo Cezaevi midir” diye sordu.  Cezaevinde yaşanan hak ihlalleri pandemi döneminde artarken, ihlallere her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Ağız içi aramalardan hastane sevklerine, görüş kısıtlamalarından disiplin cezalarına kadar birçok hak ihlali ile hem tutuklular hem de tutuklu yakınları mağdur ediliyor. Diyarbakır Kampüs Cezaevi’nde bulunan 1 ve 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde çocuklarının görüşlerine Eylül ayı içinde giden ailelere, tutuklulara verdikleri selamdan dolayı görüş yasağı verildiği belirtildi.     Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Hamza Yıldız’ın annesi Türkan Yıldız ile yaptığı görüşmede kendilerine yönelik hakaret ve sert yaklaşım olduğunu  belirtti.    CEZA TEHDİDİ   Cezaevinde tutuklulara verilen selamın da disiplin cezasına gerekçe yapıldığını belirten anne Yıldız, şunları belirtti: “Görüşe gittiğimizde, kendi çocuklarımız dışında hiçbir tutukluya selam veremiyoruz. Selam vermeye yeltendiğimizde bize gardiyanlar ‘Sakın çocuklarınızın arkadaşlarına selam vermeyin, yoksa ceza yersiniz’ diyor. Buna rağmen bazen ceza almayı göze alıp gidip selam verebiliyoruz. Bir selam için ceza yiyeceksek yiyelim. Sonuçta onlar da bizim çocuklarımız" dedi Adalet Bakanlığı'nın görüşmelerin 1.5 saat olması yönündeki kararına rağmen 45 dakikayla sınırlandırıldığını belirten Yıldız, tutukluların bu ihlallin ortadan kaldırılması için bakanlığa dilekçeyle başvurduklarını belirtti.    ‘CEZAEVİNDEN TABUTLAR ÇIKACAK’   Oğlu Hamza Yıldız’ın kendisine “Eğer bizim bir gün sesimiz çıkmazsa, bize bir şey olursa bilin ki sorumlusu cezaevidir. Eğer böyle giderse cezaevinden tabutlar çıkar” dediğini aktaran Anne Yıldız, çocuklarının hayatından endişe duyduğunu vurguladı.  Anne Yıldız, “Biz anneler cezaevinden çocuklarımızın tabutlarının çıkmasını istemiyoruz. Biz ne askerlerin ne polislerin ne de tutuklu yakınları olan annelerin ağlamasını artık istemiyoruz. Biz anneler bugüne kadar sokaklarda çocuklarımız için ses çıkarsaydık, bugün çocuklarımızın başlarına bunlar gelmezdi. Cezaevinde bu kadar baskıdan dolayı çocuklarımız adeta erimiş durumda. Artık bütün anneler cezaevleri için ayağa kalkmalı. Tutuklular zaten 3 ay boyunca açlık grevlerindeydi. Çocuklarımızın sağlığı iyi değil, yürüyemiyorlar artık. Fotoğraflarına bakamıyorum. Çocuklarımız her yerlerinin artık ağrıdığını söylüyor. Biz artık nerelere başvuracağımızı, nereye gideceğimizi artık bilmiyoruz” ifadelerinde bulundu.     ‘SAVCI VE MÜDÜRE ULAŞILAMIYOR’     Diyarbakır 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Mehmet Kırık’ın babası Abdulhalik Kırık da,  hem çocuğunun hem de arkadaşlarının PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek amacıyla 2018’de girmiş olduğu açlık grevinden dolayı sağlık durumlarının artık iyi olmadığını ifade etti.    Çocuğunun ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir tutuklu olduğunu aktaran baba Kırık, baskılardan kaynaklı uzunca bir süredir cezaevi müdürü ve savcısı ile görüşme talep ettiklerini, fakat bu talebin karşılanmadığını ifade ederek, “Çocuklarımıza kitap, giysi eşyalar gönderiyoruz, ama uygun değil diye geri gönderiyorlar, mektup gönderiyoruz, aylarca kendilerine verilmiyor” diye konuştu.     'ZULMÜN KARŞISINDAYIZ'   Görüşlerde diğer tutuklulara selam vermelerinin istenmediğini ifade eden Kırık, “Gardiyana ‘Sen Müslüman mısın? diye sordum bana ‘evet’ dedi. Ben de ‘Sen Allah’ın selamını vermemize engel oluyorsun, Allah’ı mı inkar ediyorsun?’ dedim. Bunlar birbirlerinin arkadaşı ve biz onları tanıyoruz, ondan dolayı onlara da selam veriyoruz. Bazı anneler telefon görüşmesi yaparken, bilmeyerek telefon kablosunu koparıyorlar. Onlara ‘kamu malına zarar vermekten’ dolayı üç ay görüş yasağı veriyorlar. En son gardiyanlarla tartışarak ‘burası Guantanamo Cezaevi midir’ diye sordum. Bundan sonra buradaki ‘adalet’ yazısını silin dedim. Hem kabloyu koparan hem de tutukluları selamlayan iki anne bir görüş yasağı aldı. Biz artık bu vahşetin durdurulmasını istiyoruz. Biz sonuna kadar çocuklarımızın yanında zulmün ise karşısındayız” ifadelerini kullandı.