Sincan'da karantina bitmeden diğer tutuklu hastaneye gidemiyor 2021-06-02 09:01:25 ANKARA - Sincan Kadın Cezaevi’nde tutulan Ayşe Topçu gönderdiği mektupta, hastaneye gidip gelenler koğuşta karantinaya alındığı için aynı koğuşta bulunan diğer tutukluların hastaneye gitmek için karantina süresinin bitmesini beklemek zorunda kaldığını aktardı. Burada kalan tutuklu ve hükümlülere yönelik hak gaspları ve ihlalleriyle sık sık gündeme gelen cezaevlerinden biri Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi. Yargılandığı davadan dolayı 6 yıldır tutuklu bulunan ve kaldığı Muş E Tipi Kapalı Cezaevi'nden Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde sevk edilen Ayşe Topçu, yaşadıkları zorlukları ajansımıza gönderdiği mektupta anlattı.   Mektubunda Sincan Cezaevi’ne sevk edilmesi nedeniyle kilometrelerce uzakta olan ailesinin hem maddi hem manevi olarak zorluklar çektiğini dile getiren belirten Topçu, diğer tutukluların da benzer sorunlarla yüz yüze kaldığını aktardı.    KOĞUŞTAN ÇIKAMIYORLAR    Kaldığı koğuşta sadece 2 kişi olduklarını, diğer koğuşlarda ise 5-6 kişinin bir arada tutulduğunu paylaşan Topçu, “Mart 2020’den bu yana birbirimizi göremiyoruz. Pandemi gerekçesiyle oda değişimi yapamıyoruz. Tabii bu gerekçe sadece biz siyasi tutuklular için geçerli oluyor. Adli kısımlarda oda değişimleri yapılmaktadır. Daha önceleri etkinliklerimiz varken, ne yazık ki onlar da pandemiden nasiplerini aldı. Tamamıyla içerideyiz, koğuş dışına çıkamıyoruz” dedi.   TÜM AKTİVİTELER İPTAL   Gardiyanların dışarısı ile teması olmasına karşın tüm aktivitelerinin iptal edilmesine anlam veremediklerini dile getiren Topçu “Dışarıda kısmi de olsa iyileştirmelere gidildi. Ne yazık ki hiçbir şekilde zindanlarda bunun yansımasını görmedik. Hatta daha aksi durumlar oldu. Dışarıyla hiçbir şekilde teması bulunmayan ya da olmayan bu alanların virüsü bulaştırması söz konusu bile olamaz” diye belirtti.   KIYAFETLER GEÇ VERİLİYOR    Topçu, mektubunda kendilerine gönderilen kargoların tesliminde de sorunlar yaşadıklarını kaydetti. Ailelerinin gönderdiği kargoların cezaevlerine geç gelmesinin yanı sıra kolilerin ancak 1-2 iki ayda arayla açıldığını belirten Topçu, kıyafetlerini geç teslim almalarından ötürü yazın kışlık kıyafetlerini, kışın ise yazlık kıyafetlerini giymek zorunda kaldıklarını, kitaplarının da kendilerine yine geç teslim edildiğini belirtti.   HASTANEYE GİDİLEMİYOR   Pandeminin başından beridir yaşadıkları bu koşullara ilişkin  cezaevi yönetiminin “sağlığınız söz konusu” diyerek uyguladığı tedbirlerin tamamen keyfi olduğunu vurgulayan Topçu, şunları paylaştı: “Sağlığımıza elimizden geldikçe dikkat etmeye çalışıyoruz. Tabii bazı sağlık sorunlarımıza kendimiz müdahale edemiyoruz. Ciddi sağlık sorunu yaşayan arkadaşlarımız var. Beyninde kitle olup ameliyat olması gereken, tedavi edilmezse meme kanseri olma riski olan arkadaşımız, guatr tedavisi gören, bel fıtığından ameliyat olan vb. hastalıkları olan arkadaşlarımız var. Bunlardan biri hastalanınca ve hastaneye gidince kendi odasında karantinaya girmek zorunda kalıyor. Oda içerisinde yani koğuşta başka bir arkadaş hastaneye gitmesi gerekiyorsa karantina süresinin bitmesini beklemek zorunda kalıyor. Bir arkadaş karantinadan çıkarken, bir diğeri onun yerine beklemek zorunda kalıyor. Ya da bir arkadaş karantinadan çıkıyor, bir diğeri onun yerine karantinaya giriyor. Karantinaya girmiş olan arkadaşlarımızın sağlıkları tehdit altında. Yaşadığımız bu sıkıntılardan dolayı arkadaşlarımız hastaneye gidemiyorlar.”   MEKTUP SANSÜRÜ    Dışarısı ile kurabildikleri iletişim yollarından birinin mektup olduğunu dile getiren Topçu, bu konuda da kimi zorluklarla karşılaştıklarını kaydetti. Topçu, “Elimizden geldikçe dışarısı ve diğer zindandaki arkadaşlarla iletişim içerisinde olmaya çalışıyoruz. Yine ne yazık ki mektup gidiş gelişlerinde sorun çıkıyor. Gelen namelerin (mektup) birçoğu sansürlenip öyle veriliyor. Gelen mektuptan bir şey anlamıyoruz” diye belirtti.