850 bin nüfuslu Mardin’de plazmaferez cihazı yok 2021-05-20 09:09:55   MARDİN - Mardin Tabip Odası Başkanı Dr. Mustafa Binbaş, Kovid-19 tedavisinde de kullanılan plazmaferez cihazının kentte olmamasından kaynaklı birçok bağışçının, bağış için ya Diyarbakır’a gitmek zorunda kaldığını ya da bağıştan vazgeçtiğini aktardı.     Koronavirüs (Kovid-19) salgını tedavisinde etkili olduğu kabul edilen ve plazma tedavisinde kullanılan plazmaferez adlı cihazın birçok kentte bulunmamasından kaynaklı bağışçılar farklı merkezlere gidip gelmek zorunda kalıyor. 850 bin nüfusu bulunan Mardin de bu kentlerden birisi. Plazma tedavisi uygulanacak hastalar, bağış yapmak için birçok kez en yakın il olan Diyarbakır'ı gitmek zorunda kalıyor. Bu durum hem tedavilerde gecikmeye hem de kimi bağışçıların bağış yapmasından vazgeçmesine neden oluyor.     YAŞANAN SIKINTILAR    Mardin Tabip Odası (MTO) Başkanı Uzman Dr. Mustafa Binbaş, plazmaferezin yanı sıra ihtiyaç duyulan birçok cihazın kentte olmadığını belirtti. Eksik cihazların "rant odaklı sistemden" kaynaklı tamamlanamadığı görüşünde olan Binbaş, salgının başından bu yana çeşitli tedavi yöntemleri denendiğini, kimi yöntemlerin başarılı olduğu yönünde iddiaların olduğunu ve bazı yöntemlerin hastalara zarar verdiğini anımsattı. İlaç tedavilerinin yanı sıra plazma tedavisinin de uygulanmaya başladığını aktaran Binbaş, söz konusu tedaviyle Kovid-19 hastalığı geçirmiş kişilerde oluşan antikorları içeren plazmanın ayrıldığı, hasta olan kişilere verildiği ve pasif bağışıklığın sağlandığını ifade etti.    Tedavinin başarılı olduğu yönünde ciddi kanıtlar bulunduğunu belirten Binbaş, “Uygulanabilmesi için öncelikle hastalığı geçiren kişilerin bağış yapması gerekiyor. Bağış yaptıktan sonra da plazmayı kandan ayıracak makinenin bulunması ve bu makine ile bu ayrıştırma işinin gerçekleştirilip, ihtiyacı olan hastaya uygulanması gerekiyor. Mardin’de maalesef salgının başından beri plazmanın makine aracı ile ayrıştırılıp, hastaya verilmesi süreci ile ilgili ciddi sıkıntılar mevcut” diye kaydetti.    BİR YIL OLDU    Bağış yapan hastaların olduğunu ve bunların birçoğunun Diyarbakır’da bağış yapmak zorunda kaldığını ifade eden Binbaş, ardından plazmanın Mardin’e getirilerek hastaya uygulanması gerektiğini kaydetti. Söz konusu işlemin çok zor olmadığını ancak makinenin Mardin’e alınması gerektiğini ifade eden Binbaş, “Plazmaferez makinesinin alınması ile bağış yapacak hastaların Diyarbakır’a gitmesine gerek kalmayacak. Aynı zamanda ihtiyacı olan hastalara hızlı bir şekilde plazma temin edilebilecek. Ancak bir yılı aşkın bir süredir maalesef bu konuda adım atılmadı" diye konuştu.    Bunun nedenini "sağlık alanındaki bir takım hizmetler rant üretme potansiyelleri düşük ise bu alanlara yeterli yatırım yapılmıyor"  şeklinde açıklayan Binbaş, şunları söyledi: "Neredeyse her ilde hatta bazı ilçelerde özel hemodiyaliz üniteleri var. Ama Mardin'de ne kamu hastanelerinde ne özel hastanelerde ne Kızılay’da bir plazmaferez makinesi yok. Bunun için acilen adım atılmalı. Bunun için acilen hastalığı geçirmiş kişiler bilgilendirilip, temin edilecek makineler ile plazma temin edilip, insanların hayatını kaybetmesinin önüne geçilmesi gerekiyor” diye seslendi.    RANT DÜZENİ   Kamusal hizmetlerde kullanılan cihazların fiyatlarının tüm dünyada gizli tutulduğunu söyleyen Binbaş, bunun "kapitalist düzenin rant üreten çarklarının işleyiş biçimi" ile bağlantılı olduğunu ifade etti. Binbaş, "Anlaşılmaz bir şekilde bir ihale sistemi uygulanıyor. Plazma cihazı alınamayacak bir fiyatı yoktur. Bu konuda hassas ve duyarlı olmak gerekiyor" diye kaydetti. Binbaş, plazmaferez cihazının yokluğundan kaynaklı Diyarbakır’ın en az 5 ilin yükünü taşımak zorunda kaldığını söyledi.    Mardin’deki sağlık alanında yaşanan eksikliklerin sadece plazmaferez cihazıyla sınırlı olmadığını belirten Binbaş, devamla şu sorunlara değindi: "Kök hücre bağışı yapmak isteyen vatandaşımız da kan örneğini Mardin'de veremiyor. Diyarbakır’a gidip orda yapması gerekiyor. Diğer kan ürünleri ile ilgili ciddi sıkıntılar olduğunu tahmin ediyoruz."   MA / Ahmet Kanbal