Süryani komşuları bir bir göçtü geriye o kaldı 2021-05-05 09:16:31 MARDİN – Süryani komşularının gördükleri baskı ve tehditlerden dolayı peyderpey göç etmek zorunda kaldığı Eski Mardin’de yaşamakta ısrar eden 80 yaşındaki Faysal Basut, geçmişe dair günlerin yıllar geçtikçe büyüyen özlem içerisinde. Mezopotamya Ovası'nı seyre dalan eski Mardin, adeta bir masal kentini andırıyor. Her yıl yerli yabancı yüz binlerce turisti kendine çeken şehrin göz dolduran bu güzelliğinin perde arkasında ise derin bir yaranın sızısı var. Eski şehir, her geçen gün asıl sahiplerini kaybediyor.    Cumhuriyetin kuruluşundan itibaren bir devlet politikası olarak girişilin kimlik inşası ile dilleri, kültürleri ve inançları ile tehdit olarak görülen gayrimüslim halklardan Süryaniler, maruz kaldıkları saldırı ve baskılardan dolayı kentte yıllar içerisinde terk etmek zorunda kaldı.    Geride sadece bir avuç eski sakininin kaldığı tarihi şehir, bugün elektrikten su sıkıntısına, ısınmasından araç girmeyen ve yürümesi zor olan yokuşlu sokaklarına, turizmin yol açtığı olumsuzluklardan kafe kültürü gibi birçok etkenlerden dolayı her gün göç veriyor.   Kentin eski sakinlerinden biri olan 80 yaşındaki Faysal Basut ise tüm olumsuzluklara rağmen hala burada kalmakta ısrar edenlerden.     Şar Mahallesi’ndeki tarihi sokakların birinde 40 yıldır bakkallık yapan Basut, zamanla yükselen kaldırımların dibine gömülmüş 12 metrekarelik dükkanında eskiye dair özlem içerisinde.    Birçok akranı hayatını kaybederken, geriye kalanlar da aileleriyle birlikte kentin yeni yerleşim yerine taşınmasına rağmen O, tarihi şehirde kalmakta ısrar etmiş. Akrabaları ile Süryani komşularının şehri terk etmesinin hüznünün yaşayan Basut, bir zamanlar sokaklarını birlikte doldukları Süryani komşuları için “100 evden ikisi kaldı” diyerek, çarpıcı bir gerçeğe işaret ediyor.   KİMSE KALMADI   Daha önce 25 yıl boyunca leblebicilik yaptığını, hayatının leblebicilik ve bakkal olarak geçtiğini dile getiren Basut, kendisini tanıyanların yıllar sonra onu halen bakkal dükkanında gördüklerinde şaşırdıklarını anlattı.Şehrin eski halini “Mardin eskiden böyle değildi, eskiden bir tarih vardı” diyerek dili döndüğünce anlatmaya başlayan Basut, belediyeye atanan kayyım tarafından bozulan ve bir türlü inşaatı bitmeyen meydanın eskiden yük indirilen, pazar yeri kurulan bir alan olduğunu belirtti.   Şehrin eski halinin daha güzel olduğunu, bugün NATO’nun radar üssü olarak kullandığı ve girişlerin yasak olduğu Mardin Kalesi’nin gençliğinde futbol oynadıkları bir yer olduğunu söyleyen Faysal amca, eski komşuları ve akrabalarından kimsenin kentte kalmadığını ifade etti.   ÇEKİP GİTTİLER   Eski şehrin sakinlerinin çoğunlukla Süryanilerden oluştuğunu kaydeden Basut, şehirde bugün sayıları azalan Süryanilere dair şunları dile getirdi “Bizim bu mahallenin hepsi Hıristiyan’dı, eskseriyet onlardı. Şimdi az kaldı, çok az. Eskiden doluydu. Onlarda çok güzel iş yapıyorlardı. Sonra hepsi çekip gittiler. Bir kısım Suriye’ye gitti, bir kısım Almanya’ya gitti, bir kısım Amerika’ya kadar gitmişler. Arkadaşlarımız vardı, kilisede top oynuyorduk. Onlar Almanya’da şimdi.”    Süryanilerin kenti terk etmesinin yaşadıkları baskılar ve dayatmalardan kaynaklı olduğunu dile getiren Basut, şehri terk etmek zorunda kalmalarına dair tanıklığını “Bazıları vardı, gidip onlardan bir şey istiyordu. Vermese de korkuyor, veriyorlardı. Ekseriyetle bunlardan kaçtılar” sözleriyle dile getirdi.   “Onların yüzünde hayır vardı” diyen Basut, “Bu caddeye çıkıyorlardı, tıklım tıklım oluyordu… Bu mahalle hepsi Hıristiyan’dı. Kalmadı. Şimdi 100 evden 2 ev kaldı” diye belirtti.   MA / Ahmet Kanbal