Ağaç ve çimleri söküp beton döktüler 2021-04-16 09:00:53 DİYARBAKIR - Sanat Sokağı’nı “yenileme” adı altında ağaç ve çimler sökülerek yerine beton döküldü. Mimarlar Odası’ndan Şerefhan Aydın, projenin mühendislikten, mimarlıktan, teknikten ve estetikten yoksun olduğunu söyledi. Diyarbakır'ın merkez Yenişehir ilçesi Kooperatifler Mahallesi’nde bulunan ve kentin en işlek noktalarından biri olan Sanat Sokağı’nda, 12 Aralık 2020’de kayyım yönetimindeki Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan “yenileme” çalışmalarında sona gelindi. Daha önce birçok kez yıkılıp yeniden yapılan sokakta başlatılan son çalışmayla beraber, tüm parke taşları, banklar, peyzaj alanları tamamen kaldırıldı, dokunulmayan birkaç çınar ağacı dışındaki dut, selvi, çam ağaçları ile yüzlerce çeşit bitki türü de yerinden söküldü.   BETONA GÖMÜLDÜ   Yeni projeyle sokağın altında bulunan otoparka su sızıntılarını önlemek için, sokağa 4 bin 200 metrekare boyutunda membran kaplaması yapıldı. Yağmur sularının tahliyesi için ızgara kanal döşenirken, sokağın her iki tarafına aydınlatma direkleri dikildi. Ayrıca yapılan kaldırımlara bazalt tuğla döşendi.    İHALE YAPILMADI   Geçen 5 aylık süre içerisinde sokak betona gömüldü. Yerinden sökülüp tekrar dikileceği ifade edilen ağaçlar için tek metrekare toprak alan bırakılmayan sokağa, duble yol şeklinde asfalt döküldü. Proyol İnşaat Ticaret Limitet Şirketi tarafından ihalesi alınan düzenlemeye ilişkin Elektronik Kamu Alımları Platformu’nda (EKAP) hiçbir veriye rastlanamazken, projenin maliyetine dair de bilgi edinilemedi.    MÜHENDİSLİKTEN YOKSUN    Diyarbakır Mimarlar Odası Yönetim Kurulu Üyesi Şerefhan Aydın, Sanat Sokağı'nda mühendislikten, mimarlıktan, teknikten ve estetikten yoksun bir proje üretildiğini söyledi. Sokak sakinlerinin ve kent dinamiklerinin sürece dahil edilmemesini eleştiren Aydın, belediyenin böyle bir kaygıyla hareket etmediğini ifade etti.   UCUBEYE DÖNÜŞTÜ    Projenin ihale edilmediğine dikkat çeken Aydın, “Tamamen gizli birkaç bürokratın inisiyatifinde gelişen bir süreç gerçekleşti. Şu an ki tabloya baktığımızda, Sanat Sokağı ucube sokağına dönüşmüş. Daha önceki ağaçlar ve bitkiler yerinden sökülmüş. Toprak kaldırılmış. Bir dinlence noktası olan sokak, şu an tamamen betona gömülmüş. Yol genişletilerek, duble yol şeklinde asfalt dökülmüş. Bu iktidarın mevcut pratiklerinden övündüğü duble yollar, buraya da yansıtılmış. Duble yollar nasıl ki tarihi kentsel sit alanı olan Sur’un komple etrafına yapıldıysa, şuan aynısını da Sanat Sokağının içinde yaptılar ve mühendislikten, mimarlıktan, teknikten ve estetikten yoksun bir şekilde bir proje ürettiler” ifadelerini kullandı.   KARŞILIĞI YOK   Mimarlar Odası olarak projeyi görmek için belediyeye yazıyla başvuruda bulunduklarını ancak herhangi bir yanıt alamadıklarını dile getiren Aydın, çalışmaların oldubittiye getirildiğini söyledi. Sokakta yapılan aydınlatma elemanlarının çok fazla sayıda yerleştirildiğini ve çok şiddetli bir ışık saçtığına dikkat çeken Aydın, sokakta yaşayan sakinlerin evlerinde rahat bir yaşam sürdüremeyeceğini belirtti. Söz konusu durumun “maliyeti şişirmek” olduğunu ifade eden Aydın, bu tür projelerin halkta karşılığının olmadığını vurguladı. Bazı çevrelere rant sağlayan, peşkeş çekilen projelere şahit olduklarını söyleyen Aydın, projelerin ihtiyaç olmadığı halde birilerine ihale çıkarma kaygısıyla üretildiğini kaydetti.    ANKARA’DA ÇİZİLİYOR   Çevre sakinlerinin dahil edilmediği projelerin bir süre sonra işlevsiz hale geleceğini sözlerine ekleyen Aydın, “Eğer en az hatalı projeyi üretmek istiyorsak, proje üretme sürecine, meslek örgütleri, Mimarlar Odası, TMMOB, ekoloji hareketleri, mahallenin muhtarı ve temsilcilerini dahil etmemiz gerekiyor. Aksi taktirde -örneğini Sur’da gördük- projeleri direk Ankara’da üretirsek, şu an da Sur’daki ucube tablo karşımıza çıkar" dedi.    ŞEHİR DIŞINDAN BÜROKRATLAR   Kentteki projelerin şehir dışında gelen bürokratlar eliyle yapıldığını paylaşan Aydın, şunları söyledi: "Sanat Sokağı projesi de Kocaeli, Sakarya Elazığ’dan gelen bürokratların inisiyatifinde yapıldı. Ama biz Mimarlar Odası olarak, direk ilgili kurum olarak projeye dahil edilmiyoruz. Bize yanıt verilmiyor. Proje gönderilmiyor. Neyi kimden gizliyorsunuz? Projeyi paylaşıp en azından eleştirileri dikkate alıp uygulamaya geç ki en az hatayla bu süreci atlatabilesin. Ama kaygı bu değil. Kaygı nedir; bir grubun, bir çevrenin yararıdır.”   MA / Cahit Özbek