5 Nisan açıklaması: Kutlamıyor, mesleğimizi savunuyoruz 2021-04-05 15:35:45   HABER MERKEZİ - 5 Nisan Avukatlar Günü kapsamında açıklamalar yapan meslek ve hukuk örgütleri, "Bu koşullarda 5 Nisan Avukatlar Günü’nü kutlamıyor, mesleğimizi savunuyoruz” dedi.    5 Nisan Avukatlar Günü kapsamında İstanbul, Diyarbakır ve Adana'da açıklama yapan meslek ve hukuk örgütleri, yaşadıkları sorunları aktardı.   İSTANBUL   Avukat Dayanışması, Avukat Hareketi, Avukatlar Sendikası, Çağdaş Avukatlar Grubu, ÇHD İstanbul Şubesi, Demokrasi İçin Hukukçular, Hukukta Sol Tavır Derneği, Kartal Hukukçular Derneği, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar, 5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı. “Makbul avukatlar olmayacağız saldırılara karşı mesleğimizi savunuyoruz” pankartının açıldığı eylemde ilk söz alan Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Sinan Zincir, bu topraklarda eşitlik mücadelesi sürdüren avukatların avukatlık gününü kutlamak istediklerini ama yapılan baskılardan kaynaklı günü kutlayamadıklarını söyledi.    600'e yakın avukatın cezaevinde olduğunu hatırlatan Zincir, "Onların bize emanet ettiği hakikat ve adalet mücadelesini bu topraklarda sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.   DÜŞÜK ÜCRET UZUN MESAİT   Ortak metni okuyan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi Ezgi Önalan, mesleklerine yönelik saldırının emekten, hukuktan ve adaletten yana duran avukatlık pratiğini yok etmeye yöneldiğini söyledi. Önalan, "Tekel niteliğindeki büyük hukuk bürolarının etkinliği her geçen gün daha fazla artarken bir çok genç meslektaşımız düşük ücret ve uzun mesai saatleriyle bu bürolarda çalışmaya itilmekte; avukatlığın bütününe hakim olmayan, mesleği parça işler halinde icra eden tabiri yerindeyse hukuk teknikerleri yaratılmaktadır" dedi.    SALDIRILAR TÜM TOPLUMA   İktidarın saldırısının sadece avukatlıkla sınırlı olmadığını tüm topluma yönelik olduğunu belirten Önalan, “Saray rejimi, Anayasa başta olmak üzere yürürlükteki yasaları tanımamakta, her gün yeni kararname ve hatta genelgelerle bir önceki yasayı hükümsüz kılarak, hukuk güvenliğini yok etmektedir. Bu sistemde sadece en temel insan hakları değil, devletin yasallığı ilkesi dahi yok sayılmaktadır" ifadelerini kullandı.   Baroların kanuni seçim takviminin bir genelgeyle iptal edildiğini, avukatların kendi kurumlarının yöneticilerini seçme-seçilme hakları ihlal edildiğine dikkat çeken Önalan, şöyle devam etti: "Yüzlerce meslektaşımız, hukuk cinayeti niteliğindeki, yürütmenin infaz birimi niyetine verilmiş kararlarla cezaevlerindedir. Bu hukuksuzluğa karşı ölüm orucu ile tepki gösteren meslektaşımız Av. Ebru Timtik yaşamını kaybetmiş, tahliye edilen Av. Aytaç Ünsal ise, tedavi hakkını kullanmak isterken işkenceyle yeniden gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır" diye konuştu.     HUKUKA AYKIRI AYM KARARI   İktidarın yandaş baro yaratmaya yönelik yasa değişikliğinin hukuka aykırılığına rağmen AYM tarafından onaylandığını belirten Önalan, “Tüm meslektaşlarımızı 5 Nisan Avukatlar Günü vesilesiyle mücadeleyi büyütmeye, iktidarın istediği 'makbul avukat' olmamaya ve kendinden başlayarak bütün toplum için sözünü üretmeye davet ediyoruz" diye konuştu.   DİYARBAKIR   Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Genel Merkezi, 5 Nisan Avukatlar Gününe ilişkin yazılı açıklama yaptı. Avukatlık mesleğine saldırıların arttığına, itibarsızlaştırıldığı, yoksullaştırıldığı ve öldürüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, “Bu koşullarda 5 Nisan Avukatlar Günü’nü kutlamıyor, mesleğimizi savunuyoruz” denildi.   MUTLAK TECRİT    İmralı’daki tecride dikkat çekilen açıklamada, “İmralı Hapishanesi’nde 2011 yılından bu yana avukatlar ile görüşmeler kesilmiş ve mutlak bir tecrit uygulamasına geçilmiştir. Aşırı kalabalık koğuşlar, düzenli tedavi göremeyen hasta mahpuslar, yeterli hekim ve sağlık personelinin bulunmaması, temiz ve sıcak suya yeterince erişememe, işkence ve kötü muamele halen Türkiye hapishanelerinde devam insan hakları ihlalleridir. Pandemi koşullarında mahpusların yaşam hakkının korunması için BM İnsan Hakları Komiseri ve Avrupa Konseyi İnsan Haklar Komiseri iktidara çağrıda bulunarak; açıkça gerekçesiz tutuklanan siyasi mahpusların serbest bırakılmaları ve pandemi kapsamında alınacak önlemlerin mevcut özgürlükleri kısıtlama noktasına varmaması gerektiği talebinde bulunmasına rağmen Adalet Bakanlığı önce mahpusların aileleriyle görüşme hakkını tamamen ortadan kaldırmış, daha sonra aile ve avukat görüşmelerini kısıtlamıştır. Yine pandemi koşulları ve hapishane nüfusunun yoğunluğu gerekçe gösterilerek İnfaz Kanunu’nda yapılan değişikliklerde, siyasi gerekçelerle hükümlü olan tüm mahpuslar kapsam dışı bırakılmıştır. Siyasal iktidar tüm dünyanın seferber olduğu halk sağlığı sorununda bile düşman ceza hukukunu uygulamıştır. Mahpuslar Türkiye hapishanelerinde devam eden hak ihlallerine ve tecrit uygulamalarına karşı 27 Kasım 2020 tarihinden itibaren süresiz dönüşümlü açlık grevi eylemine başladılar ancak siyasal iktidar hak ihlali uygulamalarına devam etmiştir” denildi.    ADANA   Adana Barosu, da gün kapsamında Adliye içinde yer alan Mahmut Esat Bozkurt (MEB) Salonu'nda basın toplantısı gerçekleştirdi. Etkinlikte, avukatlara karanfiller verilirken, Adana Barosu Başkanı Veli Küçük, avukatların sorunlarına değindi.   Pandemide sorunlarının daha derinleştiğini özellikle ekonomik olarak avukatların zor duruma düştüğünü dile getiren Küçük, "Bu süreçte pek çok sözleşmeli olarak çalışan avukatın işine son verilmiş, birçok serbest çalışan avukat ise ofisini kapatmak zorunda kalmıştır. Umutsuzluk ve ekonomik bunalım nedeniyle genç meslektaşlarımızdan maalesef intihar edenler dahi olmuştur. Avukatların mesleki sorunlarına duyarsız kalınması, artık ekonomik sorunların ötesine gelmiştir. Bu nedenle, bir an önce özellikle genç avukatların ekonomik şartlarının iyileştirilmesi için gerekli adımlar atılmalıdır. Ayrıca tüm avukatlara yönelik olarak; KDV oranları indirilmeli, CMK ücretleri harcanan emekle orantılı olarak iyileştirilmeli, CMK kapsamında alınan dosyalardan beraat kararları ile ilgili Vekalet ücretlerinin ödenmesi geciktirilmemeli, SGK prim ve vergi mükellefiyetleri hafifletilmelidir" dedi.