ÇHD'li Büyükdağ: Avukatlar şahsında toplum susturuluyor 2021-01-24 09:05:48   KOCAELİ - Türkiye ve Azerbaycan'da avukatların hedef alındığını belirten ÇHD'li Ümit Büyükdağ, avukatlar şahsında toplumun susturulmaya çalışıldığını söyledi.   İspanya'nın Madrid kentinde 1977 yılında dört sendika avukatı ve bir ofis çalışanının bürolarında katledildikleri tarih olan 24 Ocak her yıl "Tehlikedeki Avukatlar Günü" olarak anılıyor. Her yıl savunma mesleğinin riskte olduğu bir ülkeye ithaf edilen gün, bu yıl Azerbaycanlı avukatlara adandı.  Azerbaycan'da önemli insan hakları ihlalleri devam ederken bunların mağdurlarını temsil eden yahut gözaltında işkence ve kötü muamele yapılması karşısında ses çıkaran avukatlara atfedildi.   TEHLİKE ALTINDALAR   Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Genel Başkan yardımcısı Ümit Büyükdağ, Azerbaycan’da güçlü bir meslek örgütünün olmaması nedeniyle hukukun gereğini yerine getirmeye çalışan avukatların ciddi tehlike altında olduğunu vurguladı. Azerbaycanlı meslektaşlarının meslek örgütleri tarafından mahkeme salonlarına dahi girmelerinin engellendiğini söyleyen Büyükdağ, bu durumun ülkemizde son 2-3 yıldır genç meslektaşlarına verilmeyen ruhsat pratiğinde gördüklerini ve bundan dolayı büyük bir tehdidin var olduğuna işaret etti. Bu pratiğin darbe girişiminden sonra ortaya çıktığını ve baroların buna karşı ciddi itirazlarının olmadığını belirten Büyükdağ, “Bununla baş etmenin yolu kabul etmek değildir. Siz eğer haklı olduğunuzu size dayatılan şeyin hukuksuz olduğunu biliyorsanız buna direnmeniz daha kolay. Direndiğiniz sürece de kazanımlar elde etmeniz mümkün” dedi.   TOPLUMU SUSTURMAYA ÇALIŞIYORLAR   Avukatlığın bir meslek olarak kabul edildiği günden beri iktidarların hoşuna gitmeyen tarzda avukatlık yapanların hedef olduğunu dile getiren Büyükdağ, “Avukatlar bunun bedelini kimi zaman cezaevleriyle kimi zaman da  canlarıyla ödemişlerdir. Fakat meslekte geleneği sürdüren avukatlar çıkmaya devam ediyor. Bir yerde avukatları susturmaya kalkıştığınız zaman siz o toplumdaki herkesi susturmaya çalışıyorsunuz demektir. 1977’de İspanya’da, şimdi Türkiye, Azerbaycan’da böyle devam ediyor. Nerede bir baskı rejimi varsa avukatlar bir tehdit altında mesleklerini yapmaya devam ediyor” diye belirtti.   DİLEDİKLERİNE CEZA VERMEK İSTİYORLAR   Türkiye’de avukatlığın yapılış tarzında değişiklik yapılmak istendiğinin altını çizen Büyükdağ, “Diledikleri gibi beğenmediklerine ceza verebilmek istiyorlar. Bu amacın önünde duran meslek avukatlık olduğu için mesleğin içini boşaltmak istiyorlar. Bundan dolayı avukatlar üzerinde bu kadar baskı kuruyorlar. Türkiye de bütün baskılara rağmen gene bir noktada avantajlıyız. Yereldeki meslek örgütlerimiz buna karşı koyabilme gücüne sahipler” ifadelerine yer verdi.   ENGELLEMEYE ÇALIŞIYOR   İktidarın kendi istediği gibi avukatlık pratiği yerleştirmeye çalıştığını söyleyen Büyükdağ, “Bu uğurda ÇHD’li avukatları engellemeye çalışıyorlar. Bunun için en kolay yöntem olarak ‘terör örgütü üyeliği’ suçlamalarına sarılıyorlar. Avukatlık yapma pratiklerini muktedirler beğenmediği için meslektaşlarımızın bir kısmı tutuklu, ne yazık ki Ebru Timtik’i ölüm orucunda kaybettik. Timtik’in talebi kendisi ve müvekkilleri için adil yargılanmaktı. Pratik içinde olan avukatlar olarak Türkiye’de bırakın adil yargılanmayı asgari düzeyde hukukun olmadığını çok yakından bilenler olarak açlık grevine başlamışlardı” diye belirtti.   BEDEL ÖDENEREK KAZANILDI   “Ne yazık ki son zamanlarda mesleğe başlayan gençlerin birçoğu kolay para kazanılacak bir meslek olarak görüyor” diyen Büyükdağ, “Şu anda avukatların elde ettiği her şeyin bir bedel ödenerek elde edildiğini ve bu kadar kolay harcanmaması gerektiğinin farkında değiller. Hukukun ne olduğunu ve elde edilen her hakkın arkasında mutlaka ödenmiş bir bedel olduğunu bilmeleri gerekiyor. Elde edilen her hak mutlaka karşılığında büyük bedeller ödenerek alınıyor. Mesleğimiz bu para kazanacağız fakat pek çok şeye de göz yummamız gerekmiyor” şeklinde konuştu.   MA / Kadir Güney