Yunanistan’da tecride karşı açlık grevi 5’inci gününde 2021-01-08 12:04:03   ANKARA - PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin sonlandırılması talebiyle Yunanistan’ın Lavrio Kampı’nda başlatılan süresiz dönüşümlü açlık grevi 5’inci gününde devam ediyor.   Yunanistan’ın Lavrio Kampı’nda bulunanların PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin sonlandırılması ve aynı amaçla Türkiye cezaevlerinde süren açlık grevlerine destek amacıyla başlattıkları süresiz dönüşümlü açlık grevi 5’inci gününde devam ediyor. Devrimci Gençlik Hareketi (TCŞ- Tevgera Ciwanên Şoreşger), Avrupa'da Kürt Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Kurdistan a Ewropa) ve Navenda Çanda Kürdistan (Kürt Kültür Merkezi) öncülüğünde yapılan açlık grevine dair kamptan yazılı bir açıklama geldi.   Türkiye’nin Kürt sorununa bakış açısının değişmediğine dikkat çekilen açıklamada, “Kürtlerin başarılarına her yönden saldırıyor. Kuzeyde, Güneyde ve Batı'da işgalci devletin katliam yapmadığı bir gün kalmadı. Türk devleti; katliam, tutuklama ve cezaevlerindeki tutuklular üzerindeki tecrit yoluyla meşruiyetini yenilemek istiyor. Bu kirli politikaların en büyüğü 21 yıldır İmralı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecrit yoluyla devam ediyor” ifadelerine yer verildi.   ULUSLARARASI ÇAĞRI   Uluslararası hukukta tecridin insanlığa karşı bir suç olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Türkiye’deki cezaevlerinde kalan devrimci tutsaklar İmralı üzerindeki tecridin kırılması ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı 43 gündür süresiz dönüşümlü açlık grevindeler. Biz de Yunanistan’ın Lavrio kampında 5 gündür süresiz dönüşümlü açlık grevini sürdürüyoruz” denildi.    Uluslararası medyaya ve tüm sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunulan açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: “Kürt halkı; mücadele ve büyük bedellerle yeniden doğuşunu tamamlamıştır. Kürtler, Kürdistan’ın dört parçasında özgürlük ufuklarına doğru yürüyor. Öcalan üzerindeki tecridi kırana kadar bu yürüyüş devam edecek. Cezaevlerindeki açlık grevi henüz tehlikeli bir aşamaya gelmeden ve cezaevlerinden tabutlar çıkmadan talepleri bir an önce karşılansın. Cezaevlerinde yaşanacak ölümlerden Türk devleti sorumludur.”