Cezaevlerinde sağlığa erişim hakkı durdu 2020-08-27 09:01:42   İSTANBUL - Kovid salgınından bu yana cezaevlerinde sağlığa erişim hakkının durma noktasına geldiğine dikkati çeken CİSST Yönetim Kurulu üyesi Berivan Korkut, bu durumun tutuklular için ciddi bir sorun olduğunu söyledi.   Kronavirüs (Kovid-19) vakalarında son günlerde artış göstermesi gözleri yeniden cezaevlerine çevirdi. Salgının başlamasıyla birlikte cezaevlerinde aylardır önlem adı altında tutukluların, açık ve kapalı görüş hakları, ortak alanlar, spor, atölye, kütüphane gibi hakları yasaklanırken, her koğuş için gerekli olan temizlik malzemeleri ya hiç verilmiyor ya da çok az veriliyor. Tutuklular talep etmesine rağmen dezenfektan, maske ve eldiven kendilerine verilmezken, koğuşların kalabalık olması ve kapasitenin çok üzerinde kişinin kalması tutuklular içinde ciddi bir riske neden olduğu belirtiliyor. Yine cezaevlerinde kronik hastalığı bulunan tutukluların birçoğunun hastane sevkleri yapılmazken, hastane sevki olan tutuklularında kelepçeli tedavi dayatmasından kaynaklı tedavi olmadıkları belirtildi.       KAYGILARA NEDEN OLUYOR   Cezaevlerinde kaç tutuklunun salgına yakalandığının net olarak bilmediklerini belirten Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST) Yönetim Kurulu üyesi Berivan Korkut, 25 Haziran tarihinde Ceza ve Tevkif Evleri Başkanlığı (CTE) tarafından yapılan açıklama ile 91 tutuklunun salgına yakalandığının belirtildiğini söyledi. Açıklanan rakamın gerçekçi olmadığının altını çizen Korkut, “Adalet Bakanlığı cezaevleri hakkında belirli aralıklarla açıklama yapması gerekiyordu. 2 aydır bakanlık korkunç bir sessizlik içerisinde. Bilgilerin şeffaf paylaşılmaması, tutuklu yakınlarından ciddi kaygılara neden oluyor” dedi.    TECRİT HALİNİ ALDI   Salgının başından beri alınan önlemleri eleştirdiklerini, bazı cezaevlerinde tutuklulara temizlik malzemeleri, maske ve dezenfektan verilmediğini bazılarında ise çok az verildiğini dile getiren Korkut, salgına karşı önlem adı altında yapılan uygulamaların ciddi mağduriyetleri de beraberinde getirdiğini ifade etti. Salgın gerekçe gösterilerek alına önlemelerin tutuklular için tecrit halini aldığını ifade eden Korkut, “Cezaevlerinde yaşanan durumun kabul edilir bir şey değil. Bunun artık bir hak ihlali noktasına kaydığını düşünüyoruz” dedi.    KRİZ HALİNE GELDİ   Cezaevlerinde tutukluların haklarının yasaklanmasının ciddi kriz haline geldiğini ve bu konuda yapıcı hiçbir adımın atılmadığını vurgulayan Korkut, aile görüşleri konusunda alternatif yaratılabilecekken ayda bir görüş konusunda ısrar edildiğinin altını çizdi.  Tutukluların kendi isteklerinin dışında ailelerinden uzak yerlere sevk edildiklerini ve bunun yüzünden aileleriyle görüşemediklerini belirten Korkut, şöyle devam etti: “Salgından önce de biz bu konuda itirazlarımızı yapıyorduk. Ailelerinden belli bir mesafenin üstünde bir yere götürülmemelerini istiyorduk. İnsanlar aileleri ile görüşemiyorlar ve hastalığın ne kadar daha süreceği belli değilken bu konuda maalesef adım atılmıyor.”    ‘SONUÇLARI AĞIR OLACAK’   Cezaevlerinde sağlık hizmetlerinin durma noktasına geldiğini çok acil hastalar dışında tutukluların sağlık hakkına erişemediğini belirten Korkut, bu durumun ciddi bir sorun olmaya başladığı söyledi. Korkut, “Ağır hasta tutukluların bir an önce evde tedavi koşulları sağlanmalı. Cezaevinde düzenli tedavi görmesi gereken kişiler bu tedavileri görmüyor. Gördükleri zamanda karantina bölümlerinde kalıyorlar. Tek başına karantina da hayatlarını devam ettiremiyorlar. Adli tutuklular ise toplu halde karantina da tutuyorlar” diye konuştu.    ‘BÜYÜYEN BİR ENDİŞE VAR’   Karantina bölümleri hakkında ciddi şikayetler aldıklarını sözlerine ekleyen Korkut,  karantina uygulamasının tutukluları tecride almak olmadığını ve tutukluların temel ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini ifade etti. Korkut, şunları söyledi: “Türkiye’de karantina koşulları çok sağlıksız. Tutuklulardan gelen şikayetlere bakarak bu konuda plan yapılmadığını düşünüyoruz. Yapıldıysa bile bakanlığın bir an önce kamuoyuna açıklama yapması gerekir. Çünkü ciddi ve büyüyen bir endişe var.”    ‘BAKANLIK BİLGİLERİ PAYLAŞMALI’   Bakanlığın, salgın sürecini yürütme konusunda mutlaka sivil toplum kuruluşlarıyla iletişime geçerek program çıkarması gerektiğini anlatan Korkut, “Hapishaneler ile ilgili bilgilerin belli periyotlarla açık bir şekilde insanlarla paylaşılması gerekmektedir” dedi.    MA / Kadir Güney