Yol vermediği iddiasıyla bıçaklanan Aras yaşananları anlattı

2020-08-26 15:49:58


	 

	İSTANBUL - Hadımköy’de yol vermediği iddiasıyla 5 yerinden bıçaklanan Dadaş Aras, yaşananları anlattı.  6 gündür hastanede yatan Aras, “Orada diğer araçların sürücüleri olmasaydı kan kaybından ölebilirdim” dedi.

	 

	Geçtiğimiz Cuma günü (21 Ağustos) Dadaş Aras isimli yurttaş aracıyla Hadımköy’de bulunan İstanbul Caddesi üzerinde seyir halindeyken, peşinden gelen bir minibüs, çakar ve sirenle yol istedi. Aras, yol vermekte gecikince, minibüsteki sürücü sinirlenerek camını açıp küfür etmeye başladı. Aras’ın da karşılık vermesi üzerine çakarlı araç kullanan sürücü Muhammet Enes Uysal, seyir halindeki Aras'ın aracının önünü kesti. Bunun üzerine Aras, telefonunu çıkararak yaşananları kaydetmeye başladı.

	 

	Görüntülerde Aras, aracından inerek minibüsün ön camındaki çakarı çekiyor ve “Polise vereceğim” diyor. Muhammet Enes Uysal da, küfür ederek, “Polise versen ne olacak” diyerek tehdit ediyor. Aras, kayıt sırasında yaşananları anlatarak, minibüs sürücüsünün kendisini polis olarak tanıttığını söylüyor.

	 

	GÖRÜNTÜLERDEN SONRA TUTUKLANDI

	 

	İddiaya göre, telefon kaydı bittikten sonra Uysal, Aras'ın telefonunu almaya çalıştı. Yaşanan arbede sırasında Uysal, Aras'ı 5 yerinden bıçakladı. Uysal, ardından olay yerinden kaçarken, bıçaklanan Aras ise olay sebebiyle duran bir otomobile ilk önce çevrede bulunan bir hastaneye ardından ise Küçükçekmece’de bulunan Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde götürülerek tedavi altına alındı. Aras’ın çektiği görüntülerin sosyal medya hesaplarından paylaşılması üzerine çakarlı aracın sürücüsü Muhammet Enes Uysal hakkında yakalama kararı çıkarıldı. 6 ayrı suçtan kaydı olan Aras, daha sonra yakalanıp tutuklandı.

	 

	5 YERİNDEN BIÇAKLANDI

	 

	5 bıçak darbesi alan Aras, bulunduğu hastanede yaşananları Mezopotamya Ajansı’na anlattı. Aras, şunları söyledi: “Olay seyir halindeyken oldu. Ben sol şeritteydim, sağa geçtim. O araç gelip beni solladı. Ben tekrar onun arkasına geçerek onu solladım. Araçta yanan sirenleri görünce ben tekrardan sağa geçtim ve yavaşlamaya başladım. O da soluma gelerek, ‘Bana neden yol vermiyorsun’ diyerek küfür etti. Bende ‘Sen kimsin’ deyince polis olduğunu söyledi. Onun üzerine ‘Ne küfür ediyorsun polis küfür eder mi’ diye sordum. O da bana ‘Sana gösteririm nasıl polis olduğumu’ diyerek, gaza bastı ve yolun ortasında benim aracımın önünü kesti. Arabadan indi küfürler, hakaretler ederek yanıma geldi. Tekrardan kimliğini sordum. 'Sen kimsin' dedi. Bunun üzerine bende telefonu çıkardım ve yaşananları videoya almaya başladım. Videoya almaya başlayınca bana küfür etmeye ve tehdit etmeye başladı. Arabadan indim ve çakarın yandığını göstermek için videoya aldım. Ardından video kaydını durdurdum ve aracıma doğru yönelmeye başladım. Arkamı dönüp yürümeye başladığımda ensemden bir ses duydum ve afalladım. Bir baktım sırtımdan bıçaklıyor. Dönmeye çalıştım bu sefer göğsümden bıçakladı.”

	 

	TELEFONUNU İSTEDİ

	 

	O sırada duran bir araca bindiğini söyleyen Aras, şöyle devam etti: “Hastaneye o beni yetiştirdi yoksa kan kaybından ölebilirdim. Araca bindiğimde bilincim daha tam kapanmamıştı. Sonra baktım beni bıçaklayan kişi ‘Telefonu ver lan, telefonu ver lan’ diye bağırıyordu. Bindiğim aracın şoförü aracın kapısını kapatarak, beni hastaneye götürdü. Giderken baktım o şahıs benim arabamın içini karıştırıyor. Ardından bilincimi kaybetmişim. Uyandığımda ise kendimi hastanede buldum. Bindiğim araçta ve hastanede hep ‘3 çocuğum var, lütfen beni hastaneye yetiştirin’ diye sayıklıyormuşum. Beni aracına alanlar ilk başta çevrede bulunan özel bir hastaneye götürmüşler. Orada pansuman yapılmış. Ardından ambulans geldi beni alıp Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirdi. 6 gündür de burada tedavi görüyorum” dedi.

	 

	ANNE: ÖLDÜĞÜNÜ ZANNETTİM

	 

	Aras’ın annesi Aysun Aras, oğlunu o şekilde gördüğünde öldüğünü zannettiğini belirterek, “O an çok kötü oldum. Hiçbir annenin bu şekilde bir evlat acısıyla karşılaşmasını istemiyorum. Bu saldırganın cezasını çekmesi gerekir. Bu çocuk terör estiren bir kişi. Bu tür şeyler başkalarının başına da gelebilir. Şu an şükrediyorum, çocuğumun yaşadığı, nefes aldığı için. İnşallah en kısa zamanda sağlığına kavuşur ve hiçbir anne böyle bir acı yaşamaz” diye konuştu.  

	 

	AVUKAT: DOSYANIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

	 

	Olayı ilk günden beri takip ettiklerini söyleyen Aras’ın avukatı Bünyamin İnce, Uysal’ın 2 gün firar kaldıktan sonra yakalanıp tutuklandığını dile getirdi. Soruşturmanın genişletilmesi kapsamında çalışmalar yürüttüklerini belirten İnce, “İleriki günlerde bizler orada bulunan tanıkları dinleteceğiz ve diğer delilleri de sunacağız. Dosya yeni başladı. Müvekkilim sağlığına kavuştuğu andan itibaren bizler tekrardan savcılığa gidip ifade vereceğiz” ifadelerini kullandı.

	 

	Uysal’ın “çakarlı araç kullanma ve kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan tutuklandığını belirten İnce, hastaneden de rapor aldıklarını ve dosyaya sunduklarını söyledi. “Etrafta bulunan sürücüler olmasaydı müvekkilim belki şimdi hayatta olmayacaktı” diyen İnce, şöyle devam etti: “Bakıldığı zaman zaten şüpheli müvekkilimi öldürme kastıyla hareket etmiş. 5 defa bıçağı müvekkilimin vücuduna saplıyor. Buna ilişkin çalışmalarımız da ileriki günlerde devam edecek. Gerek video gerekse de görüntüleri biz savcılığa sunduk. Savcılık makamı bunları inceliyor. O nedenle bu dosyanın üstünün kapatılmasına izin vermeyeceğiz, dosyanın takipçisi olacağız.” 

	 

	MA / Ferhat Çelik