Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gençlik Meclisi, “gençler geleceğini konuşuyor” etkinliği düzenledi. HDP milletvekilleri Alican Önlü, Sezai Temelli, Dersim Dağ ile yerel ve üniversite gençleri etkinliğe katıldı. Etkinliğin yapıldığı salona “Gençlik geleceği konuşuyor” pankartının yanı sıra üniversite öğrencileri tarafından hazırlanan “Şitlên Azadiye li Zanîngeha Şîn Dibe” pankartı asıldı. 

 

‘SALDIRILAR SİSTEMSEL’

 

Sistemin halkların dili, kültürü, yaşadıkları toprak ve yaşamlarını yok saydığını ifade eden Dersim Dağ, “Bugün geleceğimizi tartışıyorsak bu gelecek gençlerindir. Gençlerin tartışması gerekir. Bu nedenle bugün sistem en fazla gençlik alanına saldırıyor ve direngenlik gösteren gençliği baskılamaya çalışıyor. Bu sisteme karşı da bugün en fazla mücadele veren gençlik alanıdır. Bugün alanlar, konserler, festivaller, tiyatro ve birçok şey sistem tarafından yasaklanıyor çünkü bu alanların tamamında gençler var. Bugün özgürlük diyoruz ama özelde Ortadoğu’nun hiçbir yerinde özgürlük alanı yok. Ama buna karşı da büyük bir direniş var. Bugün yine Dersim şahsında Kürt halkının varlığını yok etmek istiyorlar. Bu nedenle Dersim’e, Dersim’deki gençlere saldırıyorlar. Örneğin birçok kez haberlerde gördük ki öğrencilerin taciz edildiğini ve bu tacizi yapanlarda bizzat üniversitedeki akademisyenler. Bu zihniyet devletin zihniyetinden ayrı ve farklı değil. Bu anlamda her alanda bizleri nefessiz bırakmak istiyorlar” diye belirtti.

 

‘GENÇ SİYASET’

 

“Genç siyaset statükoya karşı olmaktır” diyerek sözlerine başlayan Sezai Temelli, “Çünkü siyaset doğası gereği bir iktidar mücadelesi ise, örmüş olduğu iktidar ağları eninde sonunda statükodur. Genç siyaset, bu statükoyu yıkandır yani statükonun üretilmesini engelleyecek bir siyaseti var edebiliyorsak işte orada geç siyaseti hakim kılmış ve başarmışızdır. Statüko siyaset, kendini yaşamın her alanında kendini yeniden üretiyor. Bu sistemde kapitalist sistem ve onun vazgeçilmez örgütlülüğü olan ulus devlettir. Bizim paradigmamız bu anlamda statükonun en can alıcı yerine saldırıyor. İktidarına saldırıyor. Bunun karşısını bir antiemperyalist perspektifle demokratik ulusu koyuyor. Dolayısıyla bu tamamıyla statükonun kalbine yapılan en büyük hamle. Siyasetin alışagelmiş çarkları aslında kapitalist üretim tarazını ve pazarı olan ulus devleti yeniden karşımıza çıkarıyor. Genç siyasetin dışlanmasının en önemli nedenlerinden biri bu. Çünkü kapitalist sistemden kendini bir türlü sıyıramamış bir siyaset var” diye belirtti.

 

Temelli, devamında “Öcalan’ın tezleri bizi genç siyasete davet ediyor. Genç siyaset, statükoya tutsak olmadan dönüştüren, değiştiren ve onun mücadelesini örgütleyen bir şey” dedi.