HDP delegelerinden konferans değerlendirmesi

img

ANKARA –  HDP konferansına delege olarak katılan İlknur Birol, “HDP’nin fikriyatı bu topluma kendi gerçekliğini fark ettirmektir” derken, Şırnak eski milletvekili Ferhat Encu, “Bizim ve toplumun beklentisi güçlü bir HDP. Toplumsal Kürt sosyolojisinden kopmayan aynı zamanda halkları kapsayan ve onların haklarını dile getiren bir HDP” tarifi yaptı. 

 
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) 3’üncü Büyük Konferansı “Daha güçlü HDP, daha güçlü mücadele” şiarıyla bugünde devam ediyor. Türkiye’nin birçok bölgesinden 600 delegenin katılımıyla gerçekleşen konferansta HDP’nin 4’üncü Olağan Kongresi öncesi yol ve yöntem tartışmaları yürütülüyor.
 
Dünya, Ortadoğu ve Türkiye’deki siyasal gelişmelerinde değerlendirildiği konferansta bugün karar önerilerinin oluşturulması bekleniyor.
 
Bugün yapılacak tartışmalarda HDP’nin Türkiyelileşme fikriyatı, Demokratik Cumhuriyet ve Demokrasi İttifakı’nın masaya yatırılacağı tartışmalarda yeni dönemde HDP fikriyatının yürütücülerinin açığa çıkarılması bekleniyor.
 
Konferansa katılan HDP Şırnak eski milletvekili Ferhat Encu, HDP fikriyatının çoğulculuğu esas alan bir yerde durduğunu belirterek, “Bütün renklerin, farklı inançların, etniklerin bir arada olduğu farklı bir devlet ötesinde farklı bir model sunan bir fikriyattır. Bütün hakların bir arada birlikte ortak yaşadığı fikrini savunan bir fikirdir HDP” dedi.
 
HDP’nin halkların bir arada yaşam felsefesini esas aldığına dikkat çeken Encu, özellikle 7 Haziran 2015 seçimlerinde bu fikriyatın halklarda da yaşam bulduğunu hatırlattı. Bugün tüm baskılara rağmen bu fikriyatın toplumda karşılık bulduğunu ancak kimi eksikliklerinde gözardı edilemeyeceğini vurgulayan Encu, konferansta yaşanan tartışmaları da şöyle anlattı: “Devletin bu fikriyata yönelik korkunç bir saldırısı söz konusu. Yaklaşık 10 bine yakın siyasetçi içerde, gözaltına alındı çoğu tutuklandı. Bu fikriyatı halka anlatacak kadrolar içeriye alınınca, halka bu fikriyatı anlatma noktasında bir eksiklik yaşandı. Tabi bu bir bahane değildir. Devlet bu fikriyata saldırdığında ve kadrosunu içeri attığında yeni bir kadro oluşturulması gerekirdi. Bu fikriyatın en radikal demokrasi dediğimiz ve bunu esas aldığımız fikri bütün mahallelerde, sokaklarda, evlerde bu fikriyatı tartışılması ve bu fikriyatın tek çözüm noktası olması gerektiği yönünde bir fikir birliği ortaya çıkması gerekirken; maalesef biz HDP olarak eksiklik yaşadık ve bu eksikliği gidermek için bugün sorunlara nasıl bir çözüm bulmamıza yönelik güçlü bir talep var. “
 
Konferans katılan tüm delegelerin yeni döneme odaklandığına dikkati çeken Encu, “HDP nasıl güçlü bir şekilde ilerleyeceği ve toplumsal sorunlara nasıl cevap olacağı yönünde bir fikir birliği çerçevesinde tartışmalar yürütülüyor. Ne yapılmalı? Nasıl yapmalı? üzerinden yapılan bir tartışma var. Bizim fikriyat konusunda bir sorunumuz yok ama pratiğe geçirme noktasında eksikliklerimiz vardı ve biz bu eksiklikleri çözmeye yönelik bir tartışma içerisindeyiz” dedi.
 
‘DEMOKRATİK CUMHURİYETTEN İKTİDARA GİDİYOR’
 
Encu, yaşanan tartışmalar sırasında en güçlü ortaya çıkan ortak fikrin ise HDP fikriyatının kadrolarının oluşturması yönünde olduğunu söyledi.  Encu, “Nihayetinde geldiğimiz nokta toplumsal sorunlara çözüm üretebilecek ve bu sorunlara dokunabilecek kadro yetiştirme ve bu kadroların halka nasıl gideceği yöntem, yol, tarz üzerinden bir tartışma durumu geliştirilmiş. Bizim ve toplumun beklentisi güçlü bir HDP toplumsal Kürt sosyolojisinden kopmayan aynı zamanda Türkiye’yi kapsayan Türkiye’deki hakları bir bütün olarak kapsayan ve onların haklarını dile getiren bir HDP. Demokratik cumhuriyetten iktidara giden bir çalışma sergileyeceği inancı içerisindeyim” diye konuştu.
 
Konferansa Şırnak’tan katılan İdil Belediye Eşbaşkanı Murat Şen ise, konferansın büyük bir coşku ile geçtiğini aktardı. Bu kadar baskı ve gözaltı ortamında biraraya gelmenin kendilerine güç verdiğini anlatan Şen, “HDP’nin üçüncü yol olduğu ve doğru yolun bu yol olduğunu bütün Ortadoğu biliyor. HDP kendi kararlarıyla, gücüye var olmuştur. Halkın kararlarının ön planda olduğu bir partidir. Türkiye toplu bunun farkındadır ama maalesef son zamanlarda üzerimize yapılan baskılara rağmen tutuklamalara rağmen topluma korku salmışlardır. HDP olarak hiçbir zaman geri adım atmadık ve önümüzde ki süreçte de geri adım atmayacağız, çünkü Türkiye’nin kurtuluşu HDP fikriyatında” ifadelerinde bulundu.
 
‘HDP FİKRİYATI TOPLUMDA KARŞILIK BULUYOR’
 
Eskişehir’den delege olarak gelen Mustafa Karataş da, “Baskılara rağmen insanalar burada toplandı bu ümit verici bunun yansımasını önümüzdeki kongrede de inşallah göreceğiz. Benim en çok üzerinde durduğum şey iktidara karşı genel bütün muhalefetin ittifak açısından bir araya gelmesi. Biz yerel seçimlerde bunu başardık. Daha önce bizi terörist olarak gören kişiler şimdi ‘siz olmasaydınız iktidar geriletilemezdi’ diyorlar.Burada alınan kararları halka aktaracağız ama bizim tabanımız dışındaki kesime de anlatmak önemlidir. HDP fikriyatı yavaş yavaş toplumda karşılık buluyor” diye konuştu.
 
‘BİZİ BİZ YAPAN GÜCÜMÜZ HALKIMIZDIR’
 
“Biz gücümüzü halktan aldığımız içi bu denli baskı, saldırı, tutuklamalara rağmen Hakların Demokratik Partisi dimdik ayakta kaldı ve kalmaya devam edecektir” diyen Kerem Nalbant, şöyle konuştu: “Eksiklerimiz tartıştıktan sonra 21’inci yüzyıla denk düşecek politikalar için kararlar alacağız. Her şeye rağmen HDP umuttur, umut olmaya devam edecektir. Bu konferansların temel esprisi bu umudu besleyecek, büyütecek politikalara imza atmaktır. HDP herkese kendisini özgürce ifade edebileceği bir zemin sunduğu için tüm baskılara rağmen kendini var erteyi başarmıştır. Bizi biz yapan gücümüzü halktan almak net bir tabirle HDP halktır.”
 
‘ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ’
 
Medina Yeşiltaş Girgin konferanstaki birlikteliğin kendilerine güç verdiğini belirtti. Girgin, kadınların olduğu her ortamın daha güçlü olduğuna dikkati çeken Girgin, “HDP’nin fikriyatında kadınlara eşitlik var ve iktidar bundan korkuyor. Korktuğu için eşbaşkanlarımızı tutukluyorlar. En fazla kadınlardan korkuyorlar. Kadınlar olarak yarınlar için elimizden geleni yapacağız” dedi.
 
Devrimci Parti Eş Genel Başkanı Elif Torun Öneren de HDP’nin tüm topluma umut olduğunu ve konferansın yoğun tartışmalarla devam ettiğini belirtti. Öneren, “ Şuanda AKP-MHP ittifakının HDP’yi hedef almış, HDP’ye politika yaptırmama, siyaset yaptırma yalnız HDP’ye değil birleşenlerine de siyaset yaptırmama gibi bir hedefleri var. Bunun karşısından HDP seller gibi coşarak geliyor. AKP-MHP ittifakına karşı onların bütün girişimlerini boşa çıkaracak, çalışmaları hedefliyor. Konferansta katılımın bu denli çok olması alternatif birçok çözümün getirileceği de bunun göstergesidir” diye belirtti.
 
‘HDP TOPLUM İÇİN MUAZZAM BİR ANAHTAR’
 
HDP’ye yönelik saldırı ve baskıların devam ettiği bir dönemde böyle coşkulu bir konferans gerçekleştirmenin çok anlamlı olduğunu aktaran İlknur Birol, “Türkiye toplumuna bu cendereden bu ceberut anlayıştan hak yoksunu rejimden yoksulluktan sömürüden kurtulmanın yollarının nerelerden geçtiğini gösterecek ve bunun önünü alacak çalışmaları tartışmaları yürütülüyor. Bugün bu salon gösterdi ki ne yaparlarsa yapsınlar rejim HDP’yi ne kadar etkisizleştirmek istese de, hangi kilitleri önüne koyarsa koysun HDP muazzam büyük bir anahtardır toplum için. Bunca kötülüğün bunca problemin yer aldığı tüm topraklarda, bu topraklar bütün inançlar, kadınlar, ezilen emekçilere yol gösteren kendilerini bu çatının altında çok daha iyi bir yaşantının kurula bilmesine olan inancın konuşuldu” diye konuştu.
 
‘HDP GERÇEKLİĞİNİ FARKETTİRMEKTİR’
 
Ellerinde bir peygamber asası olmadığını dile getiren Birol, halkla birlikte çözüm ürettiklerini vurguladı. “İki günün sonunda yüzümüzü dönüp konuştuklarımla birlikte yol yürüdüğümüz dostlarımızla birlikte bu ceberutlara, faşist rejime meydan bırakmamak için mücadele zamanıdır diyeceğimiz bir konferans geçiriyoruz” diyen Birol, şunları söyledi: “Bunca farklı etnisiteden, inanç, cinsiyet kimliğinden, düşünce farklılığından yan yana gelmiş ve bu zamana karar bir arada kamayı başarmış bu topluma tek renkli bir elbise giydirmek istemenin ve simsiyah bir elbise olmasının acısını yaşıyoruz. Bunun bedelleri çok ağır oluyor, Kürtleri yok sayan Alevilerin  inançlarını görmezden gelerek onları yok sayan baskı uygulayan, kadınları yeni kuracakları toplumun makul rol modellerin biçiminde evde ve itaat eden bir cins olarak tanımlayan, doğayı talan eden çocuklarımız için bir gelecek hayali kurma ihtimalini bile ortadan kaldıran bu rejimin giydirdiği elbise her taraftan patlıyor. Ne toplum bu elbiseye uyuyor nede elbise topluma. HDP’nin fikriyatı bu topluma kendi gerçekliğini fark ettirmektir.
 
‘DEMOKRASİYE YOLCULUK İNATLA SÜRECEK’
 
Biz o kadar çok çeşitli ve bu çeşitliğin muazzam bir tarihsel zenginlik olduğunu yeniden hatırlatan ve bu zenginlikle birlikte demokrasiyle kucaklayan, sefalet topluma mahkum olmadığımızı hatırlatan bir siyasi parti olarak sözümüzü çok daha gür söyleyeceğimiz bir döneme giriyoruz. Çok acılar çektik çok bedeller ödedik ve ödemeye devam ediyoruz. Ne acılarımıza yaslanıyoruz, nede acılarımızı unutuyoruz. Aydınlık bir gelecek olacaksa bedel ödeyeceğini, ödediğini, ödemeye devam edeceğini söyleyen bir cesarete sahibiz. Önümüzdeki günlerde üstemize ne ile gelirlerse gelsinler ne yapmaya çalışırlarsa çalışsınlar gözleri pırıl prıl bakan geçlerimize, çocuklarımıza maalesef hayatı acı dolu yaşayan kadınlarımıza, işçi sınıfı emekçilere, herkese sözümüzdür aydınlık anacak e ancak birlikte el ele tutuşarak demokrasiye doğru bir yolculukla inatla sürdürerek gelecektir” dedi.