DİYARBAKIR - Kuzey Suriye seçimlerini KDP, YNK ve Goran heyetleriyle birlikte izleyen DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, “Rojava ulusal birlik fotoğrafını çektirdi. Güney Kürdistan referandumu bir ders, Kuzey Suriye seçimleri ise bir heyecan olarak ulusal birliğin önemini gösteriyor” dedi.
Kuzey Suriye Federasyonu’nda 22 Eylül'de gerçekleştirilen komün seçimlerinin ardından 1 Aralık’ta gidilen seçimle yerel yönetimler belirlendi. Federasyonun ve Kuzey Suriye Yüksek Seçim Komiserliği’nin daveti üzerine Türkiye ile Irak Federe Kürdistan Bölgesi parlamenterlerinin de aralarında bulunduğu heyetler, seçimleri takip etmek üzere Kuzey Suriye’ye gitti. Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nden YNK, Goran ve KDP’li parlamenterler, Türkiye’den ise Kürt siyasetçilerden oluşan 5 kişilik heyet, seçimleri yerinde gözlemledi. Seçimleri yerinde izleyen ve gözlemlerde bulunan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, seçime ilişkin konuştu.
Tarihi bir ana tanıklık ettiğini ve seçimlerin kendisinde büyük bir heyecan uyandırdığını ifade eden Öztürk, seçimlerde Federe Kürdistan Bölgesi’nden ve Rojava’dan yetkililerle bir arada bulunmanın ulusal birliğin önemli adımlarından biri olduğunun altını çizdi.
‘DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK’
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın görüş ve önerileri doğrultusunda Rojava’da doğrudan demokrasi sisteminin inşa edildiğini belirten Öztürk, seçimleri gerçekleştirilen modele ilişkin şunları söyledi: “Modele baktığımızda dünyanın hiçbir yerinde örneğinin olmadığını söyleyebiliriz. Rojava’da bu model hayat buluyor. Bu aşamada bu seçimler tarihi bir seçimdir. Ortadoğu tarihine baktığımızda her zaman diktatörlerle idare edilmeye çalışılmış bir coğrafyadan söz ediyoruz. Emperyalist devletler sürekli buralarda bir kişiyi kukla olarak kullanmışlardır ve emellerine bu diktatör üzerinden ulaşmaya çalışmışlardır. Bu coğrafya üzerinde yaşayan tüm halkların istekleri, düşünceleri ve ihtiyaçları yok sayılmıştır. Tek kişi tarafından yönetilen devletler olmuşlardır. Rojava’daki seçimler, bu modele geçiş noktasında önemli bir adımdır.”
‘EŞİT TEMSİLİYET İLE YÖNETİLECEK’
Gözlemleme şansı buldukları seçimlerin hayati önem taşıdığını vurgulayan Öztürk, Arap, Türkmen, Asuri, Süryani, birçok halk ve inanç gruplarının bir arada yaşamak için sandık başına gittiğini söyledi. Getirilen modelde eşit temsiliyetin esas alındığına dikkat çeken Öztürk, “Örnek vermek gerekirse, kentte Kürt nüfus çoğunlukta ama o kentte Asuri ve Araplar da var. Bu modelle birlikte kenti Kürt çoğunluğu yönetmeyecek, eşit temsilciler ile yönetilecek. Bu kota aynı şekilde kadın ve gençler için de uygulanıyor. Burada ne çoğulcu ne de çoğunlukçu demokrasi var. Doğrudan demokrasi var. Modelin en can alıcı noktalarından biri de budur” dedi.
Rojava’da DAİŞ’e karşı sadece Kürtlerin mücadele etmediğini anımsatan Öztürk, şöyle devam etti: “Dünyanın dört bir yanından insanlar, insani değerlere karşı suç işleyen DAİŞ’e karşı ortak değerler etrafında ortak bir duruş sergiledi. İnsanlar demokratik değerleri temsil eden bu modeli öğrendiler. Bu fikriyat etrafında bir araya gelindi. İnsanların Rojava halkıyla dayanışma içinde olup bir araya gelmesinde tek neden sadece DAİŞ değildir. İnsanlar bu fikriyatı sahiplendikleri için dünyanın dört bir yanından geldiler. En değerli canlarını bu sistem uğruna feda ettiler. Bu nedenle dünyaya örnek olacak modeldir.”
‘HALKLARIN İHTİYAÇ DUYDUĞU BİR MODEL'
Demokrasi söyleminin kağıt üzerinde kaldığı ve pratiğe yansımadığına işaret eden Öztürk, “Yönetim; sokaktan, mahalleden, ilçeden başlamalı. Tabandan doğru bir yönetim anlayışı olmalı ve demokrasinin gerçek anlamı budur, halkın yönetimi. Halkın kendi kendini yönetmesi diyoruz, ama sistemlere baktığımızda, halk yok, temsilciler var. Temsilci de halkı ne kadar temsil edebilir? Halk temsilcisini denetleyebildiği zaman aslında sorunlar çok seri bir şekilde çözülür. Yerel temsilciler sorunları merkeze götürmeden, çok kısa bir sürede karşılayabilirler. Rojava’daki model bunu sağlıyor. Komün meclisleri var, onların temsilcileri ve yerel temsilcilere tanınan imkânlar var. Sorunlara çözüm mekanizması görevi işletilmektedir. Sürekli halkın denetiminde olduğu bir mekanizmadır. Gelişen her şey şeffaf ve halkın gözü önündedir. Halka hesap verme yönetim biçimidir. Bürokratik engelleri aşan bir konumdadır. Dünya halklarının ihtiyaç duyduğu model budur. Sorunlar oturup tartışılıyor ve ona göre çözümler oluşturuluyor. Çözüm gücü halktır. Bu model tam olarak oturduğunda dünyaya örnek olacaktır” diye konuştu.
'KADIN DEVRİMİNİN YAŞANDIĞINI BİR KEZ DAHA GÖRDÜK'
Seçimlerin heyecan verici olduğunu ve tarihi bir ana tanıklık ettiklerinin altını çizen Öztürk, “Onur duyma ve heyecan hali vardı, bu duygularla gittik. Rojava’da bir kadın devriminin yaşandığını, 1 Aralık’taki seçimlerde bir kez daha gördük. Kadınlar sandıklara zılgıtlarla gidiyorlardı ve büyük bir heyecan vardı. Yaşlı annelerimiz vardı, zorlukla yürümelerine rağmen ‘İlk defa böyle bir şey oluyor, nasıl gelmeyip oyumu kullanmayacağım’ diyenler vardı. Bir duygusallık durumu vardı. Hem Rojava halkının hem de yönetiminin ilk tecrübesidir. İlk olmasına rağmen çok iyi hazırlanılmıştı. Farklı kesimlerden halkın yoğun katılımı da bu seçimlerin önemini daha da arttırdı” ifadelerini kullandı.
'ROJAVA ULUSAL BİRLİK FOTOĞRAFINI ÇEKTİRDİ'
Seçimleri Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nden gelen KDP, Goran ve YNK heyetleriyle birlikte izlediklerini ve İran’dan yaşanan gecikmelerden dolayı heyetin gelemediğini aktaran Öztürk, “Üç parça bir araya geldi. Demokratik bir şekilde gözlemci olarak gittik ancak oradaki resim ve birliktelik çok şey ifade ediyor. Rojava’daki seçim sadece Rojava’yı ilgilendirmiyor. Hepimizi ilgilendiren bir seçimdi. Böyle bir konuda birlikteliği gösterebilmek, bu fotoğrafı çekebilmek önemlidir. Bu başlı başına ulusal kongrenin gerçekleştirilmesi gerekliğinin en önemli nedenlerinden biridir. Rojava ulusal birlik fotoğrafını çektirdi. Bizim amacımız bu fotoğrafı kalıcı hale getirebilmek. Bu bir heyecan yaratıyor ve ulusal kongrenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha bizlere gösteriyor. Güney Kürdistan referandum sonucu bir ders olarak Kuzey Suriye seçimleri ise bir heyecan olarak gösteriyor” diye belirtti.
Federe Kürdistan Bölgesi’nden gelen heyet ve Rojava’da bulunan yetkililerle ulusal birlik noktasında hemfikir olduklarını ve bunun öneminin bir kez daha vurgulandığını dile getiren Öztürk, ulusal bilincin gelişmesi ve ulusal kongrenin gerçekleştirilmesi için dört parçada çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
MA / Özgür Paksoy