MERSİN - Ekonomik krizin faturasının halka çıkarıldığına dikkat çeken HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Bu krizin esas nedenlerinden biri de İmralı Cezaevi’nde bulunan Sayın Öcalan üzerindeki tecrittir" dedi.

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Örgütü, 2'nci Olağan Kongresi'ni 33 Düğün Salonu’nda gerçekleştirdi. Kongreye Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Mersin Milletvekili Rıdvan Turan’ın yanı sıra PM ve MYK üyeleri, Halkların Demokratik Kongresi (HDK), CHP Mersin İl Başkanı Adil Aktay, Halkevleri, SES, Eğitim Sen, İHD ve 78’liler gibi çok sayıda kurum temsilcisi katıldı. HDP bayraklarıyla süslenen salona “Hiçbir öykü kadının kölelik ve özgürlük öyküsü kadar beni, hem esefle, öfkeyle hem de kıvançla ve coşkuyla etkilemiyor”, “Örgütlenelim, özgürleşelim” ve “Tecridi kıralım faşizmi yıkalım” pankartları asıldı. Kongre divan seçimi ardından saygı duruşuyla devam etti.

 

PES ETMEYECEĞİZ

 

İlk olarak söz alan HDP İl Eşbaşkanı Sevgi Aktaş, faşizmin son yıllarda kurumsallaştığını ve demokratik siyasetin yok sayıldığı günlerden geçtiklerinin altını çizdi. Faşizme karşı direnmek için kongreye gittiklerini dile getiren Aktaş, faşizmin barış ve demokrasiden korktuğunu belirterek, "Faşizm en ufak bir kıvılcımda hemen müdahale ediyor. Ama bilsinler ki bizler barış ve demokrasiyi bu ülkeye getirmeden asla pes etmeyeceğiz” dedi.

 

DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ

 

Aktaş ardından konuşan Mersin Milletvekili Rıdvan Turan da, yerel yönetim politikalarıyla AKP’yi gerileteceklerini söyledi. Turan, "AKP güçlüymüş gibi görünmeye çalışsa da sıkışmıştır. İçerde ekonomik kriz ile dışarı da ise İdlib’te sıkışmıştır. Bu ülkede Kürt sorunu çözülmeden hiçbir sorunu çözemeyecektir. Bizler dün direniyorduk bugün de direneceğiz; yarın da direnmeye devam edeceğiz. Yaklaşan bir yerel seçim var. Biz HDP olarak kapı kapı dolaşarak yerel seçimlere çok güçlü çalışıyoruz. Bizim belediyemize kayyum atanlardan daha fazlasını alacağız" diye konuştu.

 

AYDINLIK YAKIN

 

Kürt sorununu çözeceğini söyleyen AKP hükümetinin bugün Kürtlere karşı büyük bir imha operasyonu başlattığına dikkat çeken Turan, “Bugün Kürdistan dağları, ormanları ateşe verilmiş, cezaevlerinde hak ihlalleri boy vermiş durumda. Siyasetçileri tutuklanmış ve halkların iradelerine kayyum atanmış durumda. Gördünüz Tarsus Cezaevi’nde yaşananlar çok vahim durumda. Tarihin en büyük hak ihlallerinin yaşandığı bir dönemden geçiyoruz. İktidara şunu söylemek istiyoruz; ‘rüzgar ekiyorsan, fırtına biçmeye hazır ol’. Enseyi karartmaya gerek yok. Karanlığın en yoğun olduğu bir dönem aydınlığın en yakın olduğu zamandır" diye belirtti. 

 

‘BU EKONOMİK KRİZ HALKIN KRİZİDİR’

 

Daha sonra konuşan Eş Genel Başkan Pervin Buldan ise, konuşmasına İbrahim Ayhan'ı anarak başladı. Ayhan'ın verdiği mücadeleye değinen Buldan, Ayhan’ın bıraktığı yolda devam edeceklerini söyledi. Türkiye’nin tarihinin en büyük ekonomik krizi ile karşı karşıya olduğunu dile getiren Buldan, şöyle devam etti: “AKP’li yetkililer 24 Haziran seçimlerinden hemen sonra Türkiye’ye demokrasi ve barış ile refaha kavuşacağını söylüyorlardı. Fakat bugün AKP Türkiye’yi getirdiği nokta halkı gittikçe krize sokan bir yerdedir. Yaşanan krizin nedeni Suriye politikasıdır. Bunun sorumlusu da AKP hükümetidir. Bu krizi yok sayan saraydır. Sadece saraya bakıyorlar. ‘Kriz miriz yok’ diyenler, bugün Katar’dan milyon dolarlık uçak alıyorlar. Evet, krizin kendileri vurmadığını söyleyebiliriz. Oysa bu kriz emekçiyi, işçiyi, yoksul halkı ve kadını vurdu. İşçinin, emekçinin ve yoksul halkın neler yaşadığını bilemezsiniz. Türkiye toplumu bundan sonra bu yaşananlara izin vermemelidir. Bu krizin esas nedenlerinden biri de İmralı Cezaevi’nde bulunan Sayın Öcalan üzerindeki tecrittir. Öcalan ile diyalog olduğu dönemleri hatırlayalım arkadaşlar; o dönemde bu yaşananların hiçbiri yoktu. 7 Haziran seçimlerinde 'müzakereyi rafa kaldırdık' dediler. Bu ülkeyi yönetenler bu süreçten korktular. İnsanların yaşamlarını yitirmediği süreçlere tanıklık ettik. Ne yazık ki bu ülkeyi yönetenler barışı değil çatışmayı tercih ettiler.” 

 

‘KAYYUMLARA CEVAP VERECEĞİZ’

 

Ülkenin barışa ve demokrasiye olan ihtiyacını HDP ile her yerde dillendirmeye devam edeceklerini vurgulayan Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler AKP’yi iktidardan edemedik ama onların hayallerini yıktık. Mersin pilot bir bölgedir. Burada yapılacak olan dayanışmanın AKP'yi geriletmek için çok önemli bir yerdir. İl eş başkanlarımızı, halkımızın seçimi ile var ettik. Kayyumlar Kürt halkının dilini, kimliğini yok sayıyor ve kayyumları tasfiye edeceğiz. HDP’yi yeniden var edeceğiz. Biz Mersin’de atanan kayyumlara cevap olarak sadece Akdeniz Belediyesi’ne değil Büyükşehir’e de talibiz. Bunun için de daha çok çalışacağız. AKP’nin hilelerini her zaman gördük bununla da mücadele ettik. Tıpkı Seyit Rıza’nın dediği gibi ‘Ben sizin hilelerinizle baş edemedim bu bana dert oldu, ben de size boyun eğmedim bu da size dert olsun’ Yoldaşlar yarın Meclis açılacak ve bir kişi eksik olarak başlayacak. Halkların milletvekili Leyla Güven hala cezaevinde. Bizler çok çalışarak demokrasiyi inşa ederek tüm tutuklularımızı serbest bırakacağız.”

 

‘MESELE AF DEĞİL, MESELE ADALET’

 

Gündemde olan af tartışmalarına ilişkin de konuşan Buldan, “Gündemde olan af konusuna gelince bence konuşulacak olan af değil bu ülkede ki adalettir. Hiçbir suçu olmayan siyasetçiler rehin tutuluyor. Vereceğimiz mücadele ile yoldaşlarımızı kendimiz çıkaracağız. Bir kez daha omuz omuza yürümenin zamanıdır. Bu ülkede barıştan, demokrasiden, adaletten taviz vermeyen ve bunun için ağır bedeller ödeyen bir parti olarak bu mücadelenin sözünü vermek istiyoruz” dedi. 

 

'AKP'NİN HAYALLERİNİ YIKTIK'

 

Buldan, şunları dile getirdi: "Vereceğimiz mücadele ile Leyla Güven'i de, Selahattin Demirtaş'ı da, Figen Yüksekdağı da kendimiz çıkaracağız. HDP umut olmaya devam edecek. HDP barışı ve özgürlüğü savunmaya devam edecek. Kimse karamsarlığa kapılmasın. 

 

AKP'nin hayallerini yıktık. Daha önce 400 milletvekili hedefleyenler mücadelemiz ile bugün koalisyon yapmak zorunda kalan parti haline geldi. 

 

Kürdistan'da kayyum politikalarına karşı, yine AKP'nin ve Erdoğan'ın oluşturmuş olduğu o kıraathaneler var ya, bu kayyumları oraya göndereceğiz. Bu bizim boynumuzun borcudur. Kayyumlar Kürt halkının değerlerine hakaret etmeyi ve kendisine görev sayan, yine Kürt halkının iradesini ayaklar altına almaya çalışan o kayyumları ayaklar altına almaya hazırlanacağız. Kayyumların yerine tekrardan HDP'yi getireceğiz. Akdeniz Belediyesi'ni gasp etmiş olabilirler ve eş başkanı yani iradeyi tutuklamış olabilirler. Biz de cevap olarak hem bu belediyeyi hem de büyükşehir belediyesini alarak onlara cevap olacağız. Bu AKP ve MHP koalisyonuna karşı demokrasi ve barışı esas alan bir yerel yönetimleri oluşturacağız." 

 

Konuşmaların ardından faaliyet ve mali raporlar okundu.  Tek liste ile gidilen seçimde İl Örgütü Eşbaşkanlığı'na Zelal Önen ve Mustafa Şık seçildi.