Temelli: Yerel demokrasiyi toplumla bütünleştirme zamanıdır

img
DİYARBAKIR - “Yerel seçimlere hazırlık toplantısı”nda konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, “Radikal demokrasimizi, yerel demokrasiyi inşa edeceğiz. Bu anlayışımız, Türkiye’deki sorunları aşacak bir perspektiftir. Bu sistemi, toplumla bütünleştirme zamanıdır” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) öncülüğünde bölgedeki toplumsal dinamikler ile 2 gün sürecek “Yerel seçimlere hazırlık toplantısı” başladı. HDP Diyarbakır İl binasındaki Vedat Aydın Konferans Salonu’nda yapılan toplantıya HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri, HDK, HDP, DBP, kurum ve kuruluşlar ve sivil toplum örgütleri temsilcileri, yerlerine kayyum atanan belediye eşbaşkanları ve meslek örgütleri katıldı. 
 
İki gün sürecek toplantının açılış konuşmasını yapan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, uzun soluklu bir mücadeleden geldiklerini belirterek, “Bu mücadele uzun bir yolculuktur. Bu otoriter ve faşizm koşullarında, faşizme karşı bu ortamda bir araya gelmemiz anlamlıdır” dedi. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan ağır tecrit koşullarının başladığı güne dikkat çeken Temelli, “Türkiye, Ortadoğu ve dünya barışı için de önem taşıyor. Tecridin başladığı gün kritik bir gündür. 2015’te başlatılan tecridin başladığı gün, savaşa girilme günüdür” dedi.  
 
‘ZULÜM GİRDABINDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL’ 
 
AKP’nin Suriye’de izlediği politikaları da eleştiren Temelli, İdlib operasyonuna dikkat çekerek, “İdlib’te 2 milyondan fazla kaderine terk edilmiş insan var. Bu, çeteler ile yapılan ittifaklar sonucu bir zulüm girdabından başka bir şey değildir. İdlib’teki gelişmeler büyük önem taşıyor. Suriye geleceğine Suriye’dekiler karar verir. Rejim büyük hatalar yapmıştır ama bu sorun Suriye’nin yerel dinamikleriyle çözülür” diye konuştu. 
 
 ‘DRAM YAŞANMADAN BARIŞ SAĞLANMALIDIR’
 
Türkiye’de barış sözcüğünün suç sayıldığını hatırlatan Temelli, “Türkiye dış güçler ile kol kola girdi ve Türkiye bu politikalar ile itibarsızlaştırıldı. Israrla, Türkiye’de ve Ortadoğu’da barışı savunmaya devam edeceğiz. Bu anlamıyla İdlib’teki sorunun barışçıl olması için herkes elinden geleni yapmalıdır. İdlib’te bir insanlık dramı yaşanmadan barış sağlanmalıdır” ifadelerini kullandı. 
 
‘SAVAŞI BAŞLATANLAR BUGÜN BARIŞI SAVUNUYOR’
 
AKP’nin Afrin saldırısına da tepki gösteren Temelli, “Afrin’e sessiz kalanlar, Afrin’de işlenen suçlara ortaktır. Afrin’de savaşı başlatanlar bugün İdlib’te barışı savunuyor. Otoriter rejime ve ceberut devlete karşı barış, özgürlük ve demokrasi ile başarılabilir. Bu da en büyük sorumluluğumuzdur” dedi. 
 
‘BÜYÜK BİR YIKIM GETİRDİ’
 
Öcalan üzerinde başlatılan tecridin ardından belediye eşbaşkanları, milletvekilleri ve HDP’lilerin tutuklandığını ifade eden Temelli, “Bu tutsaklıkların arkasında savaş politikaları var. Bu savaş Suruç’ta başlamıştır, Ankara, Amed’te, Cizre’de devam etmiştir. Savaş hız kesmediği gibi büyük bir yıkım getirmiştir” diye konuştu. 
 
‘TOPLUMA NEFRET TOHUMU EKİYORSUNUZ’
 
Türkiye’de yaşanan ekonomik krize de dikkat çeken Temelli, “Ekonomik savaştan bahsediyorlar. ‘Dış güçler, Türkiye’ye karşı ekonomik savaşı başlattılar. Yerli parayla bu işi yaparsak bu savaşı kazanırız’ diyorlar. Türkiye’de bir savaş var ve bu savaş, mazlumlara, Kürtlere, yoksullara, kadınlara, emekçilere karşı bir savaştır. Bu savaşın müsebbibi sizsiniz. Bir parçası sizsiniz. Ülke ekonomisi bu kadar kötü iken S-400 ve F-35 pazarlığı yapıyorsunuz? Kürt düşmanlığı üzerinden topluma nefret tohumu ekiyorsunuz” şeklinde konuştu. 
 
‘HALKIN KAYNAKLARI ÇETELERE AKTARILIYOR’
 
Ekonomik krizin en büyük nedeninin savaş politikası olduğunu kaydeden Temelli, “Savaşa ayrılan bütçe devasadır. Bütçe hakkı da gasp edilmiştir. Toplumun kaynakları savaşa aktarılıyor. İdlib’teki drone ve İHA’lara aktarılıyor. Afrin’deki çetelerin maaşları, bu bütçeden veriliyor. Emekçilerin, yoksulların hakkını bunlara veriyorlar” diye konuştu. 
 
‘ÖZGÜRLÜK, DEMOKRASİ VE BARIŞ MÜCADELESİ VERELİM’
 
Barış, özgürlük ve demokrasi mücadelesini yükseltmeleri gerektiğini ifade eden Temelli, “Savaş benden uzaktır diyemeyiz. Bu kirli savaşa karşı çıkmalıyız. Herkesin kapısını çalıyor. Bu coğrafyada yanan orman ve mera kalmadı, tarım ve çiftçilik kalmadı. İthal hayvandan kaynaklı Şarbon hastalığına birçok insan yakalanmış. Tarım Bakanı çıkıp ‘dikkatli olmalıyız’ diyor. Sen Tarım Bakanı’sın. Sağlık Bakanı ortada yok. Ortada suiistimal bakanı var. Hemen çıkıp bizi suçluyor ve saldırıyor. Bizi bahane ederek Cumartesi Annelerine saldırdılar. Bu savaş politikasını ve yoksulluğu sürdürmenin yolu bu düşmanlıktan geçiyor. Gelin yan yana duralım. Bu otoriter devlete karşı barış, özgürlük ve demokrasi mücadelesi verelim” şeklinde konuştu.  
 
‘TOPLUM YARARINA OLAN KURUMLARI KAPATTILAR’
 
Türkiye’nin her tarafını kayyum zihniyetine dönüştürüldüğünü belirten Temelli, şunları dile getirdi. “102 belediyeden 95’ine kayyum atandı. Belediyeler bizde olduğu dönemde, Demokles kılıcı gibi Sayıştay, Bakanlık denetimi altında belediyeleri yönetiyorduk. Ama şimdi halkın kaynakları çarçur edilmiş. Bu iktidarların çıkarına aktarılmıştır. Kasalarında önemli bir kaynak ve borçsuz aldıkları belediyeleri, borçlandırıldılar. Bu halkın değerlerine saldırdılar. Birçok toplum yararına açılmış olan bakım, çocuk ve dayanışma evlerini kapattılar. Tek anladıkları şey çıkar ilişkisidir. Bu ilişkiye uymayan her şey kayyumlaştırıldı. Halkın tarihine diline ve doğasına saldırdılar. 
 
TOPLUM ONLARIN BORÇLARINI SIRTLAMAYACAK
 
Dünyanın gözü önünde olurken, kimse sesini çıkarmadı. Türkiye’nin batısı da sesini çıkarmadı. Yerel yönetim anlayışını ortadan kaldıracak çalışmalar içerisindeler. Hayatımıza ve geleceğimize sahip çıkmak için bugünkü gibi yan yana gelip mücadele edeceğiz. Kayyumlardan kurtulacağız. Bir daha gelmemek için buradan gidecekler. O borçlarını da alıp gidecekler. Bu toplum onların bu borçlarını sırtlamayacak. Tabelalarımızı asacağız ve kapatılan tüm kurumları açacağız. Yeni bir yerel yönetim anlayışıyla yapacağız. Geçmişten özeleştirimizi yaparak, yapacağız.”
 
‘TOPLUMDA BÜTÜNLEŞTİRME ZAMANIDIR’
 
Seçimlere 7 aylık bir zamanın kaldığını ifade eden Temelli, “Önümüzdeki süreçte, bu 7 aylık dönemi etkili bir şekilde değerlendireceğiz. Radikal demokrasimizi, yerel demokrasiyi inşa edeceğiz. Bu anlayışımız, Türkiye’deki sorunları aşacak bir perspektiftir. Bu rejim değişikliğine karşı bir seçimimiz var. Yerel demokrasisi güçlendirilmiş sistemi, toplumda bütünleştirme zamanıdır. Biz buna katılımcı demokrasi diyoruz. Bu kayyumcu zihniyete karşı evrensel hukuk değerlerini baz alan bir yerel demokrasi anlayışıyla sizleri bir kez daha birlikte mücadele davet ediyorum” dedi. 
 
‘İTTİFAK HALKLARIN, KADINLARIN BİR ARAYA GELMESİYLE OLABİLİR’
 
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Temelli, yerel seçimlere dair olası bir seçim ittifakına dair şunları söyledi: “İttifak, halkların, kadınların, gençlerin yan yana gelmesiyle olabilir. Halkları ve Türkiye’deki demokrasi güçlerini yan yana getirebilecek, hassasiyetleri dikkate alabilecek siyaseti dillendirmek ve toplumsallaştırmak gerekiyor. Bizim ittifakımız, tabanla olan diyalogdur. Bu diyaloga bağlı olarak, halkların, emekçilerin yan yana gelebileceği platformları yaratmaktır. Yerel seçimlere giderken önceliğimiz bu noktada olacaktır.”
 
‘YEREL DİNAMİĞİN TALEPLERİNİ İÇEREN POLİTİKALAR İZLEYECEĞİZ’
 
Yerel seçimlerin genel seçimlerden farklı bir dinamiğe sahip olduğuna işaret eden Temelli, “Yerel seçimler, yerelin bizzat söz sahibi olmak istediği bir dinamiğe sahip. Adayların, yerel politikaların belirlenmesinde, yerele daha çok söz ve inisiyatif bırakılmalı. Bu tam da taban demokrasisine uygun, taban ittifakının yolunu açmaktan geçer. Seçimlere 7 ay gibi bir süre varken, bu tartışmaları Ankara kulislerine boğmak, çok sağlıklı bir yöntem değildir. 7 ay boyunca yerel dinamik ve inisiyatiflerin taleplerini içerecek politikalar izleyeceğiz. Yerelin kendi gücü ile yönlendirici olacak politikalarla, yerel, taban, il ve ilçe bazında bize yol gösterici olacaktır” diye konuştu.
 
‘AKP VE MHP’NİN YAPTIĞI SEÇMEN İRADESİNE İPOTEK KOYMAKTIR’
 
Yerel seçimlerde ittifak politikalarına uygun adımlar atacaklarını belirten Temelli, gündemdeki yerel seçim tartışmalarına ilişkin şöyle konuştu: “Kulislere sıkışmış bir ittifak anlayışı yok. Bunu en iyi yapan Cumhur İttifakıdır, MHP ile AKP ittifakıdır. Yaptıkları seçmen iradesine ipotek koymaktır. Siyasi iradenin gaspıdır. Koalisyonlar seçimlerden sonra olan bir süreçken, 24 Haziran’dan önce yaptıkları gibi seçmen iradesine saygı göstermeyen bir anlayıştır. Biz böyle bir anlayışın içerisinde olmak istemiyoruz.”
 
‘SEÇİMLERE HDP İLE GİRECEĞİZ’
 
Olası erken yerel seçimlere dair soruyu yanıtlayan Temelli, “Baskın seçim beklemiyoruz” dedi. HDP’nin Türkiye’nin bütün kentlerinde seçimlere gireceğini ifade eden Temelli, “Seçimlere HDP ile girmek, bileşenlerimizin özgünlüğünü veya siyasi perspektifini ortadan kaldıran bir durum değil. Biz çoklu hukuka dayalı bir siyasi parti olduğumuz için, seçime girerken seçim stratejisi olarak yerel seçimlere HDP olarak girmeyi uygun bulduk” şeklinde konuştu.
 
‘İKTİDAR ANLAYIŞI KAYYUMCU ZİHNİYETTİR’
 
Hükümetin yerel seçimler ardından yeniden kayyum politikalarına başvurması üzerine HDP’nin nasıl bir tavır takınacağına dair soruyu yanıtlayan Temelli, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu devlet, iktidar anlayışı zaten kayyumcu bir zihniyettir. Yerel seçimler yegane hedef amaç değildir. Bizim yapmamız gereken, halkın haklarını gasp ederek, oluşturulmuş vesayetçi iktidara karşı, yerelin gücünü, demokrasi anlayışını, özgürlük ve barış talebini açığa çıkarmaktır. Dolayısıyla seçim taktiklerine sıkışan değil, uzun soluklu özgürlük ve demokrasi mücadelesini örmek asıl olandır. Yerelde ne kadar güçlü sonuçlar alırsak, merkeziyetçi ve vesayetçi sistemi o denli kuşatmış ve bu rejimi dönüştürme şansını yakalamış oluruz. Bu nedenle yerel seçimler bizim için büyük önem taşıyor.”
 
Basına kapalı olarak devam eden toplantıda, demokratik siyasette yeni dönem politikası ve müdahale hattı, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde ağırlaştırılmış tecrit uygulamalarına karşı mücadele hattı, yerel yönetimler stratejisi konularının tartışılacağı öğrenildi.