‘Efrin hayali, Emevi Camii’nde namaz kılma hayali kadar gerçekçi olabilir!’

img

ANKARA - Suriye uzmanı olan yazar Hamide Yiğit, Suriye ordusuna bağlı güçlerin bölgeye geçmesinin AKP’yi “Efrin bataklığından” kurtarabileceğini belirtti. Yiğit, Kürtleri Fırat’ın batısından süpürme hayalinin ise, ancak Emevi Camii’nde namaz hayali kadar gerçekçi olabileceğini söyledi.

 
Türkiye’nin Efrin’e yönelik başlattığı operasyon, 33’üncü gününde devam ederken, YPG’nin Suriye Hükümeti ile “ülkenin sınırlarını korumak” çerçevesinde yürüttüğü görüşmeler sonucu dün Suriye Hükümeti’ne bağlı Halk Savunma Güçleri (NDF) ağır silahlar eşliğinde Efrin’e geçti. YPG, gelen NDF güçlerinin sınırda konumlandırılacağını açıkladı. 
 
Bu gelişme anında Türkiye’nin tepkisine neden oldu. Bölgedeki mevcut pozisyonu değiştirecek bu gelişmeyi İran’ın, Efrin olayına müdahil olması olarak değerlendirenler de var. 
 
‘SURİYE ORDUSU EFRİN’E GİRMEYECEK’
 
Konuyu değerlendiren Suriye Uzmanı olan Yazar Hamide Yiğit, YPG’nin bir süredir Suriye Hükümeti ile bu yönlü görüşmeler yürüttüğünü söyledi. Bununla beraber söz konusu anlaşmayı engellemeye çalışan güçler olduğunu da belirten Yiğit, meselenin “Suriye Ordusu’nun Efrin’e girmesi” olmadığını vurguladı.
 
Yiğit, “Ben Suriye ordusunun Efrin’e gireceğine ihtimal vermiyorum. Hatta ne Şam yönetiminin ne de PYD/YPG’nin böyle bir talebi olduğunu da düşünmüyorum. Aslında müzakere edilen şey şudur: Halk Savunma Birlikleri (YPG) ile Suriye ordusunun yanında savaşan Halk Savunma Güçleri’nin (NDF) bir cephede ortaklaşmalarıdır” dedi. 
 
‘EFRİN’İ BİRLİKTE SAVUNMA KURGUSU ESAS ALINDI’
 
Yiğit, İran’la bağlantılarına da değindiği NDF’nin Efrin’e geçmesine dair şunları dile getirdi: “Televizyonda canlı yayında gördüm. Halep kırsalından Suriye Halk Güçleri’ni taşıyan otobüsler, Efrin’e giriş yaptıkları sırada onları karşılayan sivil halktan biri üzerlerine pirinç serpiyordu. Pirinç ‘bolluk bereket gelsin’ diye serpilir. Yani önden Suriye Halk Güçleri girdi, arkasından Suriye ordusu askeri donanımı yollar. Efrin’de belki Suriye bayrakları dalgalanır, bu da AKP’nin saldırıları karşısında muhatap gücün, egemen Suriye hükümetini olduğunu gösterir. Hepsi bu... Yani Efrin’i birlikte savunma kurgusunun esas alındığını düşünüyorum. Ama YPG’ye silah bıraktırarak değil, Suriye ordusunu da göndererek değil, Halk Savunma Birlikleri (YPG) ve Halk savunma Güçleri (NDF) birlikteliğiyle ülke savunması yürütmek...” 
 
‘GÜVENLİ BÖLGE’ TALEBİ KAMUFLAJ 
 
Bundan sonra başka güçlerin de Efrin’e geçirilebileceğinin altını çizen Yiğit, “ABD’den aldığı tüyolara fazlasıyla güvendiği belli olan AKP, sert bir üslup takınarak Suriye Hükümeti’ni ve Suriye ordusunu da hedef almaya başladı. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ‘Suriye rejimi, YPG’yi korumak için Afrin’e giriyorsa Türk askerini kimse durduramaz’ demişti. Bunu özellikle ABD Dışişleri Bakanı Tillerson’un Ankara ziyaretinden sonra söylemesi dikkat çekicidir. Belli ki,  AKP’nin ABD’ye uzattığı zeytin dalının alıcısı çıkmış. ABD ne tür taahhütler verdi de böyle bir özgüven gelişti? Aslında tahmin etmek zor değil. Zira uzun zamandır AKP’nin tek istediği, elinde kalacak olan cihatçılar için bir alan açmaktır. Ama bunu sözde ‘Suriyeli mültecileri geri göndermek için güvenli bölge’ talebiyle kamufle ederek yapmak istiyor. ABD için bu talep karşılanamaz değildi” diye konuştu.
 
‘SURİYE HÜKÜMETİ FARKLI ADIMLAR ATABİLİR’
 
Yiğit, Türkiye’nin bağlı selefi grupları Fırat Kalkanı bölgesine sığdıramayacağı için Efrin’i de bu bölgeye eklemlemeye çalıştığını ifade etti. Yiğit, bu konuda şunları söyledi: “Türkiye biliyor, ABD’nin Kürtler ile müttefikliği Fırat’ın doğusuna yönelik kurgularla alakalıdır. Yani ABD, Fırat’ın batısıyla ilgilenmiyor, o yüzden Efrin de ilgi alanında değil. Muhtemelen bunun pazarlığı yapıldı. SDG’nin Fırat’ın doğusuna çekilmesi de dahil, ABD ile yeniden iki müttefik olarak Suriye’nin doğusunu paylaşmayı konuştular. İşte bu gelişmeler, Suriye Hükümeti’ni farklı adımlar atmaya itebilir. Yani Suriye ordusunun girmeyeceğini düşünüyorum ama AKP, ABD’den aldığı güçle saldırılarını arttırır ya da devam ettirirse, işler farklılaşır. Zira son günlerde Suriyeli uzmanları izliyorum, AKP ve ABD eşit düzeyde ‘düşman’ olarak görülüyor ve sert bir cevap verileceğinden söz ediliyor.” 
 
‘SURİYE ORDUSUNUN EFRİN’E GİRMESİ AKP’Yİ DE KURTARIR’
 
Yiğit, Suriye ordusunun Efrin’e girmesini en çok AKP’nin isteyeceği görüşünde. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in konuya ilişkin bugün kaleme aldığı yazısı da bu görüşü doğruluyor. 
 
Efrin’in AKP için, “bir bataklık haline gelebileceğini” söyleyen Yiğit, sözlerini şöyle sürdürdü: “Efrin, AKP için yeni bir bataklıktır. Buradan çıkılmaz. Çıkmanın bir bahanesi gerek. Eğer Suriye ordusu Efrin’e girerse, bir yerde AKP’nin kuracağı dili kurtarmış olur ve hatta bundan bir ‘zafer’ çıkarmasına fırsat sunar. Şöyle ki; AKP her ne kadar gizlese de, Soçi zirvesinde aslında Kürtlerin Suriye’nin geleceğini belirleyen ana unsurlardan biri olduğu konusunda mutabakata varılmıştı. Ama ‘terörist’ ilan edilen PYD/YPG ile çözüm masasında nasıl yer alınacağı konusu sıkıntılı. AKP’ye yakın kaynaklar, PYD’siz-YPG’siz bir formüle evet dendiğinin işaretlerini vermişlerdi. Bunun ara formülü şöyle olacaktı: YPG, Suriye Ulusal Savunma Güçleri’ne katılırsa bu sorun çözülür. Ama AKP bunu ‘YPG’ye silah bıraktırdık’ biçiminde ifade edecekti. Eğer bu ABD’ye zeytin dalı uzatma olayı olmasaydı, şimdi derdim ki Suriye ordusunun Efrin’e girmesi en fazla AKP’yi kurtarır. Hem ‘YPG’ye silah bıraktıran biz olduk’ der ve buradan kendine bir zafer çıkarır, hem de ‘Suriye’nin toprak bütünlüğünün güvencesi biziz’ diyerek uluslararası denklemde ben de varım derdi. 
 
EFRİN HAYALİ, EMEVİ CAMİİ’NDE NAMAZ KILMA HAYALİ KADAR GERÇEKÇİ OLABİLİR
 
Ama şu anda sırtını ABD’ye verip, Kürtleri Fırat’ın doğusuna sürme hayalleri kuran bir AKP var. Bu hayalle ne zamana kadar seçmenin algısını besler bilinmez, ama bana göre bu hallerin gerçekleşme olasılığı, Emevi Camii’nde namaz kılma üzerine kurulan haller kadardır.” 
 
MA / Kenan Kırkaya