Türkiye'nin Efrin'e yönelik askeri saldırısı 20'nci günden devam ederken, yazar Ömer Ağın konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kürtlerin bugün Ortadoğu'yu hatta bütün dünyayı etkileyebilecek yeni bir yöntem, paradigmayla hareket ettiklerini söyleyen Ağın, bu paradigmanın kapitalist ve emperyalist sistemi, sömürüyü reddeden, onun yerine alternatif bir ekonomik düşünce, tarz yerleştirmeye çalışan bir paradigma olduğunu ifade etti.

 

Ancak, yaşamda karşılığını bulan bu paradigmanın bütün emperyal, global güçleri tedirgin ettiğini söyleyen Ağın, Efrin’e yönelik saldırı için, “Kürtler Ortadoğu'da ve kendi coğrafyalarında halklar arası dayanışmayı geliştirdiler. Demokratik ulus diye tanımlanan, özünde sadece bir etnisiteye dayanmayan değişik millet ve toplumların birlikte olduğu bir anlayışı geliştirdiler. Bu durum egemen güçleri tedirgin etti. Bu saldırı komplosunun da öncelikle buna yönelik olduğunu söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı.

 

‘EFRİN İKİNCİ KOMPLO’

 

Paradigmanın kurucusunun ise, PKK Lideri Abdullah Öcalan olduğunun altını çizen Ağın, "İlk komplo, Kürt hareketinin lideri Abdullah Öcalan'a, bütün dünya devletlerinin üzerinde anlaşarak onu yakaladığı bir komploydu. Bugün ise, Efrin operasyonu ile Kürtlere, demokratik ulus paradigmasına, ikinci bir komplo düzenleniyor” dedi. Efrin saldırılarına dair bu tespitte bulunan Ağın, Ortadoğu'da Kürtlere yönelen baskının, şiddetin temelini de burada aramak gerektiğini vurguladı. 

 

‘STATÜKONUN DEĞİŞMESİNİ İSTEMİYORLAR’

 

Ağın, “Deyim yerindeyse Ortadoğu'da yeni bir oluşumun, demokratik mevzinin yol almasını istemedikleri için bütün bölge ve global devletler, Kürtlere yöneliyor. Çünkü başta İngilizler olmak üzere global devletler, Ortadoğu'daki statükonun değişmesini, kırılmasını istemiyorlar" diye konuştu. 

 

‘DÜNYA DEVRİMİNİN ODAĞI ORTADOĞU’

 

Bölgede bu süreçler yaşanırken direnişlerini sürdüren Kürtlerin ise, Ortadoğu'yu demokratikleşme çabasında olduğunu söyleyen Ağın, dünya devriminin odağının bugün artık Ortadoğu'ya kaydığına işaret etti. Ağın, bu konuda şunları söyledi: "Nasıl ki bir dönem devrim odağı Almanya'ya, Rusya'ya kaymışsa şimdi de Ortadoğu'ya kaymıştır ve Ortadoğu'da ana devrimci güç de Kürtlerdir. Kürtlerin geliştirdiği paradigma ve bu paradigma etrafında demokratik yapıların oluşması, direnç noktalarının geliştirilmesi, bütün halkların dikkatini çekerek, devrimci bir odak yaratmıştır. Onun için bütün halkların, demokratik kuruluşların Kürtlerin bu demokratik kalkanı etrafında birleşmesi gerekiyor. Öncelikle kendileri için birleşmeleri gerekiyor. Avrupa ve dünyanın birçok yerinde insanlar Rojava'ya gelip, Kürtlerle mücadele veriyorsa bunun bir nedeni de budur." 

 

'KÜRT MÜCADELESİ DEMOKRATİKLEŞME MÜCADELESİDİR'

 

Ağın, bu vurgular etrafında Efrin ve genel olarak Rojava'da Kürtlerin yenilmesinin ise, dünya halklarının yenilmesi anlamına geleceği uyarısında bulundu. Ağın, "Kürtler Ortadoğu'da kırılırsa, demokrasi, demokratik direniş, psikolojik duruş, demokratik istemler de geriler. Bu nedenle Kürtlerin direnişi, demokratik talepleri sadece Kürt halkına veyahut demokratik ulus, kimlik için verilen bir şey değildir. Kürtlerin yürüttüğü mücadele bütün Ortadoğu halkının hatta devletlerinin demokratikleşmesinin mücadelesidir. Bu kırıldığı zaman, Ortadoğu'ya demokrasinin gelmesi imkansızlaşır. Bu ise en başta emperyal ülkelerin işine yarar" ifadelerini kullandı. 

 

ÖSO’YU ANZAKLARA BENZETTİ 

 

Ağın, Efrin'e dönük saldırılarda yine Türkiye’nin Özgür Suriye Ordusu'nu (ÖSO) kullanması ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'ın, ÖSO mensupları için “Kuvay-i Milliye” benzetmesi yapması üzerinde de durdu. "ÖSO gibi örgütler, haydut örgütlerdir. Bunlar her dönem başkalarının hak ve hukukunu gasp etmek için doğmuş ya da doğurulmuş örgütlerdir” diyen Ağın, ÖSO’yu İngilizlerin getirip Çanakkale'de savaştırdığı Anzaklara benzetti.

 

MA / Bilal Seçkin