MERSİN - Mersin’deki temaslarını üçüncü gününde sürdüren DTK ve DBP eşbaşkanları Akdeniz ilçesinde halka bir araya geldi. DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, İmralı tecridine dikkat çekerek, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a iktidarların hesabını bozduğunu söyledi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanları Saliha Aydeniz ve Keskin Bayındır’dan oluşan heyetin Mersin’de “Faşizme karşı örgütlenelim” şiarıyla başlattığı temaslar 3’üncü gününde devam ediyor. Heyete Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Fatma Kurtulan ve Muazzez Orhan ile birlikte partililer de eşlik etti.
Heyet, bugünkü temaslarına sabah saatlerinde merkez Akdeniz ilçesindeki HDP Çilek Mahalle Temsilciliği’nde halkla bir araya gelerek başladı
ÖZTÜRK: ORTADOĞU'NUN GELECEĞİ BELİRLENECEK
Buradaki buluşmada konuşan DTK Eş Başkanı Öztürk, heyet olarak bölgede 4 ayı aşkın süredir çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi. Kürtlerin tarihi bir süreçten geçtiğini ve verdikleri mücadele ile 100 yıllık geleceklerini belirlediğini söyleyen Öztürk, başta Kürtler olmak üzere diğer Ortadoğu’daki halkların verdikleri mücadele ile Ortadoğu’nun geleceğinin belirleneceğini belirtti.
TECRİDE TEPKİ GÖSTERİLMELİ
8 Mart ve 21 Newroz kutlamalarına değinen Öztürk, “Halk, kutlamalarda ‘Sayın Öcalan irademizdir, tecridi kabul etmiyoruz, Sayın Öcalan rol ve misyonu oynasın. Sayın Öcalan üzerinde yürütülen kirli politikalara karşı çıkıyoruz’ dedi. Cezaevlerindeki açlık grevleri devam ediyor. Tutsaklar tecridin kalkması için bedenlerini açlık grevine yatırdı. Bu yükü arkadaşlarımıza bırakmamalıyız. Açlık grevcilerinden birinin bile sağlığı bozulursa başta biz siyasiler sorumludur” diyerek halkın tecride dönük tepkisini göstermesi gerektiğini ifade etti.
Öcalan’ın verdiği mücadeleyle devletlerin ve iktidarların hesaplarını bozduğunu söyleyen Öztürk, “Halk Kürtlüğünden utanıyordu. Verilen mücadele ile Kürtler kendilerini tanıdı. Kürtler, hiçbir zaman boyun eğmedi. Bu da Sayın Öcalan’ın yaratmış olduğu değerler ve mücadelesi sonucudur. Tecrit, Sayın Öcalan şahsında tüm halklara uygulanıyor. Bu topraklarda onurlu halklar yaşıyor, bu halklardan birisi de Kürtlerdir” diye konuştu.
AYDENİZ: KÜRTLERİN STATÜSÜ OLMALI
DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ise konuşmasında iktidarın Kürtler üzerinde özel savaş uygulamalarını devreye koyduğunu ifade etti. Aydeniz, “Türk devleti, 100 yıldır Kürtler üzerinde kirli bir savaş yürütüyor. İktidar mezarlarımıza saldırıyor, kadınlara, gençlere ve toplumun her kesimine saldırıyor. Bugün Kürtlere dayatılan sistem, yok etme sistemidir. Türkiye’de 25 milyon Kürt var, bu halkın anadili olmalıdır, statüsü olmalıdır” ifadelerini kullandı.
HDP’ye dönük açılan kapatma davası üzerinde de duran Aydeniz, şunları söyledi: “Ne kadar partilerimiz kapatıldıysa, halkımız partilerini doldurdu. Böylece halk iktidarlara gereken cevabı verdi ve vermeye de devam ediyor. Büyük bedeller verdik ve vermeye de devam ediyoruz. Her gün siyasi soykırım yapılıyor. Ama yine de amaçlarına ulaşamıyorlar.”
‘DARBELER ASKERİ DEĞİL, SİVİL’
Sözlerinin devamında Türkiye’nin askeri darbeler ile anılan bir devlet olduğunu dile getiren Aydeniz, ancak son 6 yıldır darbelerin “askeri değil, sivil” olduğunu vurguladı.
Aydeniz, bu koşullarda örgütlü toplumun önemine vurgu yaparak, “Devlet toplumun örgütlülüğünü parçalamak için tüm kirli politikalarını yürütüyor. Bunun için toplumun ve bizlerin örgütlülüğü daha güçlü olmalıdır. Birbirimiz ile daha fazla dayanışma içerisinde olmalıyız. Faşist sisteme karşı daha fazla örgütlenmeliyiz” dedi.
Kürtlerin mücadeleleriyle bugün tüm dünyada tanındığını söyleyen Aydeniz, Türkiye ve Ortadoğu’da Kürtler hesaba katılmadan bir sistem oluşturulamayacağını kaydetti. AKP-MHP’nin ise iktidarlarını sürdürmek için savaş politikalarına sarıldığını belirten Aydeniz, “Bunlar toplumu, savaş ile korkutuyorlar. Ama bunlar gidicidir. Mücadelemizin sonuca varması yakındır” diye konuştu.
TECRİDE KARŞI DAHA KAPSAMLI EYLEMLER
Toplantıya katılan yurttaşlar ise PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecride ve tecridin kaldırılması talebiyle cezaevlerinde süren açlık grevi eylemlerine dikkat çekerek, tecride karşı daha kapsamlı eylem ve etkinliklerin yapılmasına ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Ülkede ekonomik kriz dolayısıyla yaşanan sorun ve sıkıntılara da değinen yurttaşlar, halkın kimseye muhtaç olmaması için kooperatifler oluşturulması gerektiğini ifade etti.
Heyetin halk buluşmasının ardıdan temaslarına aile ziyaretleri ile devam ediyor.