ŞIRNAK - Partisinin Şırnak il kongresinde konuşan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Roboski'de katledilen 34 köylü için kimsenin hala özür dilemediğini söyledi.
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan partisinin Şırnak 1'inci Olağan Kongresi’ne katıldı. Gençli ve Spor İl Müdürlüğü’ne bağlı Kapalı Spor Salonu’nda yapılan kongreye partililer katıldı. Kongrede konuşan Babacan, Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde TSK'nin yaptığı bombardıman sonucu yaşamını yitiren 34 köylü için kimsenin hala özür dilemediğini söyledi.
‘MECLİS’İN DEĞERİ KALMADI’
Yeni sistemde Meclis’in bir değerinin kalmadığını dile getiren Babacan, "Usulsüzlük artık neredeyse kural haline geldi. Meclis'e son gelen kanun teklifi muhalefetten oylarıyla reddedildi. Meğer iktidar milletvekilleri yeteri kadar yokmuş. Meclis'in yolunu mu unuttular. Ya da nasıl olsa Meclis'in bir anlamı kalmadı diye işleri iyice boşladılar mı bilmiyoruz. Sistemde artık Meclis'in değeri kalmayınca durum böyle. Teklif reddedildikten sonra ne oldu? Meclis'te iç tüzük var; eğer herhangi bir teklif reddedilirse 1 yıl boyunca gündeme alınamaz. Fakat 1 yıl değil 1 gün sonra Meclis’e aynı kanun teklifini yeniden getirildi. Açık bir yasa ihlali ve tüzük ihlali söz konusu. Meclis'in hukukuna sahip çıkması gereken Meclis başkanı ve yönetimi bu hukuksuzlukların önünü açıyor" dedi.
‘PARLEMENTER SİSTEM DİYORUZ’
Güçlendirilmiş parlamenter sistem istediklerini ifade eden Babacan, "Her şeyin net olması lazım. Hukuk devletinde gri alan bırakılmaz. Devletin partisi olmaz. Cumhurbaşkanlığı sisteminin en büyük sorunu devleti, partili bir devlet haline getirmesidir. Aşama aşama bunu görüyoruz. Güçlendirilmiş parlamenter sistem diyoruz ve bu sistemin mutlaka değiştirilmesi gerektiğini söylüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘TAM BİR DEMOKRASİ KURABİLDİK Mİ?’
"Tam bir demokrasi kurabildik mi?" diye soran Babacan, "Buradan bir kez daha vurguluyorum; vatandaşlarımızın verdiği yetkiyi kötüye kullanacak tüm bürokratik vesayet odaklarına karşıyız. Bu vesayet odağı, asker oldu, yargı oldu, yargıya yerleşen yapılar oldu. Bunca darbe yaşadık ve darbe girişimi atlattık. Buna rağmen tam bir demokrasi kurabildik mi? Tam demokrasiyi kurabilmiş olsaydık, aykırı fikir beyan eden STK'lar hükümetin düşman panosuna yazılır mıydı?” şeklinde konuştu
‘KANAL İSTANBUL RANT PROJESİDİR’
Kanal İstanbul'un bir rant projesi olduğuna dikkati çeken Babacan, "Kanal İstanbul'a karşı çıkanlara darbeciler' diyecekler dedim. Üzerinden bir gün geçmedi Sayın Erdoğan çıktı ve dedi ki; 'Kanal İstanbul'a karşı çıkanlar en büyük Atatürk ve Cumhuriyet düşmanıdır.' Kanal İstanbul rant projesidir. Sorunlarımızı derinleştiren, bu sisteme DEVA Partisi son verecektir. Bugün bu ülkede yoksulluk intiharları var" diye konuştu.
‘KİMSE ÖZÜR DİLEMEDİ’
Roboski Katliamı’na da değinen Babacan, "Şırnak adalet bekliyor. Uludere'de, Roboski'de hayatını kaybeden vatandaşlarımız adalet bekliyor. Kimse çıkıp bir özür bile dilemedi. Biz anaları gözü yaşlı görmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
‘YOKSULLUK ŞIRNAK İÇİN KADER DEĞİL’
Yoksulluğun Şırnak için kader olmadığını belirten Babacan konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çiftçiliği yoksulluğun diğer adı olmaktan çıkaracağız. Kanal diyoruz, su diyoruz, hükümet ise Kanal İstanbul diyor. Niye? Orada bir mıknatıs var mıknatıs. Rant mıknatısı. Yokluk ve yoksulluk Şırnak için kader değil. İl il, ilçe ilçe gezip hakikatin sesi olacağız. Bu milletin aklıyla, onuruyla alay eden zihniyeti gittiğimiz her yerde anlatacağız."
Babacan’ın kentteki programı esnaf ziyareti ile son bulacak.