Erdoğan, KHK'yi eleştiren Gül'e çıkıştı

img

HABER MERKEZİ - Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sivillere yargı dokunulmazlığı getiren KHK’nin değiştirilmeyeceği mesajı verip, bu konuda eleştirilerde bulunan Abdullah Gül’e de “Muğlaklıktan bahsetmesi üzücü, neye dayanarak böyle bir muğlaklıktan bahsediyorsunuz” diyerek çıkıştı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Afrika ziyaretinin son gününde Çad’dan Tunus'a geçerken uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 
 
Sudan ve Çad ile başlatılan Afrika ziyaretlerini Tunus ile tamamlamış olacaklarını dile getiren Erdoğan, Sudan’a belediye başkanlığı ve başbakanlığı dönemlerimde de ziyaretleri olduğunu belirtti. Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekten hakkında tutuklama emri çıkardığı Sudan Devlet Başkanı Ömer Hasan El Beşir için ise, “Sudan’da Ömer El Beşir’e dünyadaki malum güçler tarafından nasıl bakıldığı, onun nereye konumlandırıldığı ortada olan bir gerçek” diyen Erdoğan, İstanbul’da İslam İşbirliği Teşkilatı’nın malum olağan üstü liderler zirvesini yaptıkları sırada Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden kendilerine ulaşan mektuptan bahsetti.
 
‘EL BEŞİR'İN TUTUKLANMA TALEBİNE GÜLDÜK GEÇTİK’
 
Mahkeme’nin bu mektubunda “Aldığımız bilgilere göre Ömer El Beşir Türkiye’de. Dolayısıyla Beşir’in tutuklanarak tarafımıza verilmesi” diye bizden bir talepte bulunduğunu paylaşan Erdoğan, “Biz bir defa oraya zaten üye değiliz. İki adamlar kim nerededir, kim kimdir hala bunun farkında değiller. Böyle bir şeye ancak gülünür. Bizimle İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bir üyesi olarak böyle bir zirveye katılmış bir insani biz kalkacağız sana teslim edeceğiz. Bu nasıl anlayıştır? Nasıl bir mantıktır? Nasıl hukuktur? Bunu anlamak mümkün değil. Sadece güldük geçtik. Dünyada idari konumlardaki olanların neyi nasıl tasarruf ettikleri ortada. Sen kalkacaksın 251 insanımı şehit eden FETÖ’nün başını bana teslim etmek için en ufak bir mücadele vermeyeceksin. Bütün deliller ortadayken bu konuda en ufak bir sesin çıkmayacak. Kalkacaksın burada Ömer Beşir ile alakalı olarak benden kendisini isteyeceksin. Çok gülünç konumdaki uluslararası kurumlar var” dedi.
 
Erdoğan’a sivillere yargı dokunulmazlığı getirilen 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de (KHK) gösterilen tepkiler üzerine bir değişikliğe gidilip, gidilmeyeceği ile eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün “hukuken muğlak” eleştirisi de soruldu. 
 
‘KHK’DE DEĞİŞLİKLİK YOK’
 
Erdoğan, konuya ilişkin şunları söyledi: “Bu konuyla ilgili olarak, ‘15 Temmuz’da gerçekleştirilen darbe teşebbüsü ve terör eylemleri ile bunların devamı niteliğindeki eylemler’ ibaresi geleceğe yönelik belirsiz bir genişlikte yorumlanırsa şeklinde bir tartışma yapanlar var.. Bu düzenlemenin neyle ilgili olduğu aslında belli. Nitekim bundan önce de, bu ifadenin yer aldığı dört ayrı KHK düzenlemesi yapıldı. Onların hiçbirine dair bu güne kadar kimse ses çıkarmadı. Şimdi bu son KHK’yı birileri köpürtmeye başladı. Oysa dediğim gibi bu sadece 15 Temmuz’u kapsayan bir olaydır. Bunun dışında hiçbir şey söz konusu değil. Geçmiş cumhurbaşkanımızın da, burada kalkıp maalesef bir muğlaklıktan bahsetmiş olması üzücüdür. Neye dayanarak siz böyle bir muğlaklıktan bahsediyorsunuz? Hangi madde sizi bu muğlaklığa itebiliyor? Bu üzücü olmuştur. Kendileri tarafından yapılan o açıklama, aldığı retweet’lerle süreci çok farklı bir yere doğru işletmiştir. Ama şunu söyleyeyim: Gerek Adalet Bakanı’mız gerek Hükümet Sözcümüz bu konuyla ilgili gerekli cevapları vermiş durumdadırlar. Çıkarılmış olan yasal düzenleme son derece açıktır; biz bu düzenlemenin kararlılıkla ve aynen devamından yanayız. İddia edildiği türden, ilerde yanlış yorumlamalar gündeme gelecek olursa, o vakit gereken müdahale zaten yapılır. Öyle bir durumda, ya yargı ya da parlamento, gereği neyse yapar elbet. Bu KHK’lar biliyorsunuz zaten parlamentoya da gidecek. Biz KHK’lar ile sadece süreci hızlandırıyoruz. Yaptığımız iş budur. Mesela, taşeronu da KHK’ya koymamış olsak, konu önümüzdeki yıla kalacaktı. Yani onu KHK’ya koymamızın nedeni de süreci hızlandırma amaçlıdır. Ama o da elbette Meclis’e gelecek, orada tartışılacaktır.”
 
GAZETECİLERDEN ŞAŞIRTICI SORU
 
Eski Cumhurbaşkanı Gül’ün dahi itirazını dile getirdiği bir konuda, gazetecilerin “Taşeron düzenlemesini geri planda tutmak için bu tartışma kasten mi çıkarıldı?” şeklinde yönelttiği şaşırtıcı soruya Erdoğan bile, “Yok canım alakası yok. Biz doğru bildiğimizi yapacağız ve yolumuza devam edeceğiz” yanıtı verdi.
 
28 ŞUBAT DAVASI
 
Erdoğan’a, “28 Şubat davası ile ilgili tartışma oldu. Bazı yazarlar şu anda Türkiye’nin AKP’nin en geniş koalisyona ihtiyaç var diyor... 28 Şubat için ‘FETÖ’nün kumpas davası, FETÖ’cü savcının iddianamesi diyenler de oldu. Bundan rahatsız olanlar da var. Sizin düşünceleriniz nedir?” sorusu da yöneltildi. 
 
28 Şubat’ın yanında ve karşısında olan kesimlerin olduğunu dile getiren Erdoğan, “Cumhurbaşkanı olarak bana düşen nedir? Sadece izlemektir, meselenin takibidir ve ‘gereği neyse bunu yargı yapar’ demektir. Ama FETÖ’cü savcı demeyelim o sürece, bir veya daha fazla. Olayın sadece savcı boyutu da yok. Şu anda bu sürecin içinde olup beraat edenler var. Beraat edenleri kimse konuşmuyor. Onları da konuşmak lazım. Beraat etmeyip şu anda yargı süreci devam edecek olan isimler var. İşlerine geleni kabul ediyorlar, işlerine gelmeyeni reddediyorlar. Böyle bir anlayış olmaz. Onların o kararı veren savcıları Türkiye’de değil, yurtdışında kaçak. Bunları niye dile getirmiyorlar? Bunları da dile getirsinler. Ortada öyle ciddi bir kombinezon vardı ki bu kombinezonla birlikte o zaman bu adımlar atıldı. 28 Şubat bu şekilde yapıldı. Şu anda da yargı buradaki bu sıkıntıyı yanlışı gördü, bu suretle tekrar bu işi masaya yatırdı. Siz her verilmiş cezai sonuçlanmış bir ceza ile masaya yaptıramazsınız. Ancak bunlar vatana ihanet gibi ağır suçlar olacak ki, ancak o suçların süresi yoktur, tekrar onlar masaya yatar. Burada da böyle bir durum söz konusu. Durum bu hale gelince yeniden dosyalar gündeme geldi. Yargılama süreci tekrar başlamış oldu. Biz diyoruz ki: ‘Yargı burada adil bir şekilde kararını versin işi sonuçlandırsın’. Bunların içinde onların hışmına uğrayıp ölenler var, isimleri olup da öldüğü için şu anda yargı sürecinin içine girmeyenler var. Tarih en büyük şahittir” ifadelerini kullandı.