DTK: İnfaz yasasıyla yeni bir mücadele alanı ortaya çıktı 2020-04-17 13:21:00   DİYARBAKIR - İnfaz yasasının kendileri için bir karşılığı olmadığını açıklayan Demokratik Toplum Kongresi, yasanın ortaya çıkardığı adaletsizliğe karşı demokratik siyaset açısından yeni bir mücadele alanının ortaya çıktığını kaydetti.   Demokratik Toplum Kongresi (DTK), infaza düzenlemesine ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, AKP ve MHP’nin infaz yasa tasarısını devlet ve toplum olgusuna dair evrensel kabulleri ve suç tanımlamalarını kendine göre kesip biçerek ihlal edip tasarıyı meclisten geçirdiği hatırlatılarak, “Belli bir kesimle sınırlı tutularak çıkarılan infaz yasası ulusal ve uluslararası topumda tepkilere neden olmuş ve toplumun vicdanını yaralamıştır. Binlerce ailenin gözleri bu yasada iken, müzakere edilmesi gereken ve çözme olasılığı olan bir meselenin mecliste bir hafta boyunca ‘kavga ve dövüş şeklinde tartışılması’ nereye doğru gideceğini de gösteriyordu.  Öncelikle hiç kimsenin halka bu haksızlığı yapmaya hakkı yoktur. Toplumun yaşadığı sorunları derinliğine hissetmek ve buna göre siyaset yapmak toplumdaki en büyük beklenti olduğunu düşünüyoruz. Yeni infaz yasası, belli bir azınlığın çıkarları doğrultusunda çıkarıldığı için adil değildir, eksiktir ve meşruiyeti zayıf bir yasadır. Bu açıdan bizim için bir karşılığı yoktur” denildi.    ‘GÜVENLİKÇİ’ POLİTİKADA ISRAR   İnfaz yasası tartışmalarının özellikle yerli ve milli bir tepki ile dışladığı başka bir meselenin Kürt halkına olan yaklaşım olduğunun belirtildiği açıklamada, “Bu yasa, Kürt halkına karşı geliştirdiği ayrımcılığı ve düşmanlığı tescillemiş, tarihteki özel uygulamalar bu yasa ile Kürt tutsakları açısından bir daha güncellenmiştir. Hapishanedeki Kürt tutsaklara yaklaşım şüphesiz ki Kürt meselesinin önemli bir parçasıdır. Burada atılacak bir adım sorunun demokratik çözümüne katkı sunacağı kesindi. Ancak yasanın tartışılma ve kabul edilme biçimi AKP'nin geleneksel ve güvenlikçi politikalarda ısrarcı olduğunu bir kez daha göstermiştir” ifadeleri kullanıldı.   KÜRT MESELESİ    Kürt meselesinin bir yasanın kapsamına sıkıştırılacak kadar dar ve konjonktürel bir mesele olmadığının dile getirildiği açıklamada, “Kürt sorunu politik bir sorundur ve politik zeminlerde ancak çözülebilir. Bu hakikati çarpıtmaya hiçbir iktidarların gücü yetmeyecek. Kürt sorunu eninde sonunda muhatapları ile çözülecek. Tüm halkımızı sonuna kadar bu hakikatin yanında durmaya ve kendi değerlerine, mücadelesine ve siyasetçisine sahip çıkmaya; en önemlisi tutsak aileleri ile dayanışma içinde olmaya davet ediyoruz. Dolayısıyla bu yaklaşımlar mücadelemizi zayıflatmaz tersine mücadele azmimizi artıracaktır” denildi.   YENİ BİR MÜCADELE ALANI   Açıklamada, yasanın ortaya çıkardığı adaletsizliğe karşı demokratik siyaset açısından yeni bir mücadele alanın ortaya çıktığı vurgulanarak, “Demokratik siyasetin bir görevi de iktidarın kendi lehine büktüğü yasaları tüm toplum lehine olacak şekilde ayakları üzerine doğrultmak, daha adil yasaları çıkarmak için mücadele etmek ve demokratik toplumun kurumsallaşmasına katkı sunmaktır. Buradan hareketle yasanın kapsayıcı ve adilce düzenlenmesi için gündemden düşmemesi ve tamamlanması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler de halkımıza toplumcu, müzakereci ve demokratik mücadelemizden taviz vermeden yolumuza devam edeceğimizin sözünü veriyoruz. Demokrasi ve insan hakları mücadelesi veren tüm kurum ve kuruluşları, demokratik kamuoyunu, uluslararası toplumu ve tüm duyarlı siyasal partileri bu yasanın eksikliklerinin tamamlanması ve daha kapsayıcı, adaletli bir yasanın çıkarılması için her türlü demokratik yol ve yöntemlere başvurularak adım atmaya ve duyarlılığa davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı.