Siirt’in köylerinde ‘HDP’ye oy çıkmayacak’ tehdidi 2022-03-15 20:52:01   ANKARA – İktidarın seçim çalışmalarına erken başladığını söyleyen HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Siirt’in Şirvan ilçesine bağlı  Zivzik ve Sarıdana köyüne müftü, kaymakam, jandarma ve AKP'li encümen üyesinden bir heyet giderek, alenen köylüler ‘Bu köylerden HDP'ye 1 oy bile çıkmamalı’ denilerek, tehdit edilmiş” dedi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis’te konuştu. Beştaş, 14 Mart Tıp Bayramı’nda iki günlük grev kararı alan sağlık çalışanlarının yanında olduklarını söyledi. Tutuklu siyasetçi hekimler İdris Baluken ve Selçuk Mızraklı’yı da hatırlatan Beştaş, “Tabii, bizim doktorlarımız da halkın doktorları da maalesef şu anda rehin tutulmaya devam ediliyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanımız sevgili Selçuk Mızraklı ve önceki dönemlerde Grup Başkan Vekilimiz olan Doktor İdris Baluken'i bütün grubumuz adına ve halkımız adına özel olarak selamlayarak bayramlarını kutlamak istiyorum” dedi. ‘CUMHURBAŞKANI HEDEF GÖSTERİRSE…’ Bandırma Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekimin doktorların odasını basma görüntülerini hatırlatan Beştaş, “Büyük grevlerinin başında olan hekimleri, tehdit ve hakaretle engellemeye çalışan başhekimin sözleri ibret vericiydi. Başhekim Muzaffer Şenveli'nin hastanedeki güvenlik görevlilerine hitaben, görüntüleri çeken doktoru kastederek ‘Şunu da hemen paketleyin, alın, götürün’ sözleri kamuoyunda bir infiale ve büyük bir tepkiye sebep oldu. Evet, ‘Paketleyin’ diyen başhekimin cesareti nereden aldığını söylememize gerek yok herhâlde, hepimiz gayet iyi biliyoruz. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı sağlık emekçilerini hedef gösterirse başhekimler de bu şekilde devam ettirir” diye belirtti. ‘BU SENE ‘YEMEYİN’ DERLER’ Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Şubat ayı tarım ürünleri üretici fiyat endeksini, Tarım-ÜFE'yi açıkladığını dile getiren Beştaş, şunları söyledi: “Buna göre ÜFE şubatta aylık bazda yüzde 13,74 artarken yıllık bazda yüzde 68,49 yükseldi. Böylece endeks, yıllık bazda yeni bir rekor daha tazeledi. Tarım-ÜFE bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 30,61 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 30,88'de artış kaydetti. Sektörlerde bir önceki aya göre; balık ve diğer balıkçılık ürünlerinde yüzde 7,40; tarım ve avcılık ürünleriyle ilgili hizmetlerde yüzde 13,49 ve ormancılık ürünleriyle ilgili hizmetlerde de yüzde 26,22 artış gerçekleşti. Ana gruplarda bir önceki aya göre; canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde yüzde 4,67; çok yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 11,72; tek yıllık bitkisel ürünlerde yüzde 19,95 artış gösterdi. Evet, gıda krizi kapıda ama yetkililer bunu duymuyor. ‘Porsiyonları küçültün’ diyorlardı geçen sene, bu sene ‘Yemeyin’ diyecekler, ‘Zaten sizin yerinize biz yiyoruz’ diyorlar. AÇLIKTAN SÖZ EDİYORUZ Bakınız, yoksul sayısı bir yılda 4,5 milyondan 11 milyon kişiye yükseldi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verilerine göre, devlet yardımı alan yoksul hanelerde yaşayanların sayısı bir yılda 2,5 kat arttı. 11 milyon kişi yardıma muhtaç yaşıyor. Bu, dehşet verici bir rakamdır hakikaten. Artık yoksulluktan değil, açlıktan söz ettiğimiz günlerden geçiyoruz. Bizim bu konuda verdiğimiz kanun teklifi derhâl gündeme alınmalı ve bu halkı, açlıktan hep birlikte kurtarmalıyız. İKTİDAR SEÇİM ÇALIŞMASINA BAŞLAMIŞ Siirt’ten vekili olduğum ilden bugün bir telefon aldım, ayrıca görüşmeler yaptım. İktidar partisi, seçim çalışmasına başlamış; kaymakam, müftü, jandarma birlikte köy ziyaretlerine başlamışlar. Şirvan'ın Zivzik ve Sarıdana köyüne bir heyet gitmiş. Heyeti açıklayacağım: Bir, müftü; iki, kaymakam; üç, jandarma -işte kolluk gücü- bir de iki AKP'li encümen üyesi var. Gitmişler, muhtarın evinde toplantı yapmışlar ve bu toplantıda alenen köylüler tehdit edilmiş. JANDARMA TEHDİT ETMİŞ Muhtarın evinde şunu söylemişler: ‘Bu köylerden HDP'ye 1 oy bile çıkmamalı.’ Hatta şunu da söylemişler: ‘HDP sizi tehdit ederek oy alıyor.’ Köylülerde demişler ki: ‘Valla, HDP bizi tehdit etmiyor, bizi sadece Jandarma gelip tehdit ediyor.’ Ama buna rağmen, oyların gitmemesi gerektiğini ciddi bir şekilde uyarı olarak söylemişler. Bunu asla kabul etmeyeceğiz. Köylülere yönelik bu tehditlere bu kadar erken başlamanızın büyük kaygınızdan kaynaklandığını biliyoruz ama tehdidi devletin gücünü arkasına alarak yapanlar şunu unutmasınlar ki bu halk sayesinde o koltuklarda oturuyorlar. Siirt'in hiçbir köyüne bu tehditlerle gitmeyin lütfen çünkü Siirtliler bu konuda tehditlere pabuç bırakmaz, kendisi kime isterse onlara oyunu verir. İSTANBUL SÖZLEŞMESİ İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasına ilişkin Danıştay’a yapılan itiraz da Danıştay Savcısı Nazlı Yanıkdemir hakikaten iyi bir mütalaa verdi. 8 Mart gününde verdi, bunu çok anlamlı buluyoruz ve hatta İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmenin yasaya aykırı olduğunu şu kayıtla yapmış: ‘Hiçbir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz.’ ifadelerini kapsayan, Anayasa'nın 6 ve 90'ıncı maddelerine dayanmış. Şimdi, bu şekilde usulsüz çıkılamayacağını Danıştay Savcısı da söyledi ve inanıyoruz ki en kısa zamanda bir karar çıkacak, çıkmalı fakat ‘İstanbul Sözleşmesi'nden çekildik’ diyenler, şimdi önümüze ‘reform paketi’ diye, ‘Kadına yönelik şiddeti sözde çözeceğiz’ diye bir iddiada bulunuyorlar. Tabii, onlar bu iddiaları istedikleri kadar ileri sürsünler; Yargıtay Ceza Genel Kurulu, hiçbir ahlaka, ilkeye, hukuka sığmayan bir karar verdi. KİMLER GELDİ GİTTİ KADIN MÜCADELESİ DURMADI ‘2014 yılında katledilen Hatice Kaçmaz, evlilik teklifini kabul etseydi öldürülmeyecekti’ sözünü indirim sebebi yaptılar. Aslında kadınlara şunu söylüyorlar, ‘Evet, biz, sizler adına cevap veririz’ diyorlar ama biz kadınlar da ‘Evleri, sokakları, iş yerlerini size dar edeceğiz’ diyenler, elinizden geleni ardınıza koymayın diyoruz. Sizin erkek yargınızın karşısında her geçen gün daha da büyüyen bir kadın mücadelesi var. Biz, dişimizle tırnağımızla kazandık sözleşmeyi, 6284'ü, nafakayı da kürtaj hakkını da kazandık; bizim kazanımımız. Kimler geldi, kimler geçti, kadın mücadelesi bir kere bile durmadı, yavaşlamadı, giderek çoğaldı.” Genel Kurul devam ediyor.