
Erdoğan 'savaşa hayır' diyen TTB'yi hedef aldı

2018-01-26 12:01:00


	ANKARA - Cumhurbaşkanı Erdoğan, Efrin operasyonuna karşı açıklama yapan Türkiye Tabipleri Birliği'ni hedef alarak, "Bir kesim 'savaşa hayır' diye kampanya yürütmek istiyor. Bizim milletimizin ve ordumuzun elinde asla çocuk kanı yoktur. Kadın, masum kanı yoktur" dedi.&nbsp;

	AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Türkiye Tabipleri Birliği Merkez Konseyi'nin (TTB), Efrin operasyonuna ilişkin yaptığı "Savaşa hayır barış hemen şimdi" açıklamasını hedef alan Erdoğan, "Bazı kesimler bunu iyi duysunlar. Bugün operasyonun 7'nci günü. Bundan rahatsız olan sözde Türk Tabipler Birliği gibi bir kesim 'savaşa hayır' diye kampanya yürütmek istiyor. Bu terörist sevicilerin bugüne kadar barışa evet dediklerini duymadık. Bunlar bugüne kadar güneydoğuda, doğuda, vatandaşlarım şehit edildi. İçeride olan terör uygulayıcılarına yönelik en ufak açıklama duyduk mu? Duymadık" dedi.

	&nbsp;

	ORDUMUZUN ELİNDE ASLA ÇOCUK KANI YOKTUR

	&nbsp;

	Dün Hatay'daki operasyon merkezini ziyaret ettiğini ve komutanlardan bilgi aldığını söyleyen Erdoğan, şöyle dedi: "Askerlerimiz ve sahadaki birliklerimizin morallerinin en üst düzeyde olduğunu görmek bizleri gerçekten mutlu etti. Çok kötü hava şartlarında icra edilen operasyonlarımızda en küçük aksaklık olmadığını yerinde görmekten ayrıca memnuniyet duydum. 'Zeytin Dalı' operasyonu açık bir ikaz, fiili bir örnek olmuştur. Güya bize karşı yıllardır hazırlanmış, 90 santimlik beton kaplı sığınakları birer birer imha ederek kararlı ve güvenli bir şekilde ilerliyoruz. Yakın bir zamanda terör örgütü adeta kıpırdayamaz hale getirilecektir. Çocukları ve kadınları öne atarak yerleşim yerlerindeki operasyonlarımızı yavaşlatmaya çalışıyorlar. Bizim milletimizin ve ordumuzun elinde asla çocuk kanı yoktur. Kadın, masum kanı yoktur. Hiçbir zaman da olmayacaktır. Bunlar kadim dönemlerden beri Türk askerinin kati kurallarıdır. Bu ahlakı gelecek nesillere de aynı şekilde aktaracağız."

	&nbsp;

	'BU TERÖRİST SEVİCİLERİN BARIŞA EVET DEDİKLERİNİ DUYMADIK'

	&nbsp;

	Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Bazı kesimler bunu iyi duysunlar. Bugün operasyonun 7'nci günü. 343 terörist etkisiz hale getirildi. Bunlar tespit edilenler. Bundan rahatsız olan, sözde Türk Tabipler Birliği gibi bir kesim savaşa hayır diye kampanya yürütmek istiyor. Bu terörist sevicilerin bugüne kadar barışa evet dediklerini duymadık. Bunlar bugüne kadar güneydoğuda, doğuda, vatandaşlarım şehit edildi. İçeride olan terör uygulayıcılarına yönelik en ufak açıklama duyduk mu? Duymadık. Bunlar bu işin içindeler. Kandil'e kadar gidip, ondan sonra yazdıkları kitaplarla kendilerine kaynak temin etmeye çalışanların teröristlerin karşısında dikildiklerini duymadık. PYD, YPG, DEAŞ, PKK, bütün bu terör örgütlerinin yapmış olduğu taciz hareketlerine karşı bizim uluslararası hukuktan doğan haklarımızı hazmedemeyen bu sözde kişiler veya dernek kusura bakmasınlar. Attığımız adım kararlı bir adımdır.&nbsp;

	&nbsp;

	Biz hak bildiğimiz yolda sonuna kadar yürüyeceğiz. Bundan taviz vermeyeceğiz. Bu beyefendiler, bugüne kadar hiçbir zaman yerli ve milli olmadılar. Bu ülkenin dertleri ile dertlenmediler. Hiçbir zaman kalkıp da bu ülkede mağdur olan insanlar acaba, et dağıtan Yasin niçin öldürüldü? bunun hesabını sormadılar. İşte biz bunun hesabını soruyoruz. Çözüm için çok gayret ettik ama bunlar hiçbirinden anlamadılar. Artık bıçak kemiğe dayandı. Ayın 20'sinde adımı attık, Mehmetlerimizle inandığımız yolda yürüyoruz."

	&nbsp;

	TTB'NİN YAPTIĞI AÇIKLAMA&nbsp;

	
		Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi’nin yaptığı ve Erdoğan’ın tepki gösterdiği açıklaması şöyle:&nbsp;“Savaş bir halk sağlığı sorunudur!&nbsp;Biz hekimler uyarıyoruz:&nbsp;Savaş, doğada ve insanda tahribat yapan, toplumsal yaşamı tehdit eden, insan eliyle yaratılan bir halk sağlığı sorunudur.&nbsp;Her çatışma, her savaş; fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel sağlık açısından onarılmaz sorunlara yol açarak büyük bir insani dramı da beraberinde getirir.&nbsp;Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak, yaşamı savunmanın, barış iklimine sahip çıkmanın birincil görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmıyoruz.&nbsp;Savaşla baş etmenin yolu, adil, demokratik, eşitlikçi, özgür ve barışçıl bir yaşam kurmak ve bunu sürekli kılmaktır.&nbsp;Savaşa hayır, barış hemen şimdi!”


	&nbsp;