Bir ilk: Çocukça bir festival!

img

ANKARA - Türkiye’de yapılan çok sayıda uluslararası festivale bir yenisi daha eklendi. İlk kez gerçekleştirilen ve 23 ülkeden filmlerin gösterileceği “Çocuk Diyarı Film Festivali"nin galası yapıldı. Çocukça hazırlanan festival kapsamında çocuklar sahnenin tozunu attırdı.  

Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali, Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali, Ankara Uluslararası Müzik Festivali gibi şimdiye kadar pek çok uluslararası festivale ev sahipliği yapan Ankara’da bir ilke imza atıldı. İlk kez bu yıl düzenlenen "Uluslararası Çocuk Diyarı Film Festivali" aslında sadece Ankara değil aynı zamanda Türkiye’de bir ilk. 
 
Sinetopya Sinema Gönüllüleri Derneği öncülüğünde Çankaya Belediyesi ve pek çok kuruluşun desteği ile gerçekleştirilen festivalin ismini çocuklar belirlemiş. 23 ülkeden çocuk filmlerinin gösterileceği festival kapsamında aynı zamanda atölyeler, çeşitli seminerler ve etkinliklerde düzenlenecek. Dün akşam yapılan gala ile başlayan ve 16 Kasım’a kadar sürecek olan festivalde, çocukların katılımının yanı sıra ebeveynlerin ve büyüklerinde katılıp çocuk gözüyle dünyayı ve gelişmeleri algılamaları amaçlanıyor. 
 
ÇOCUK SUNUCULARIN PROFESYONELLİĞİ
 
Festivalin galası Çankaya Belediyesi Yılmaz Günay Sahnesi'nde gerçekleştirildi. Galaya çok sayıda çocukla birlikte yoğun bir yetişkin katılımının olması dikkat çekti. Sunuculuğunu Civan Erdoğan ile Zezena Öztürk isimli çocukların yaptığı galada, çocuklar gelen yetişkinleri hem çocukça hem de büyük bir ciddiyetle karşıladı. Biri 8 (Civan) diğeri ondan en fazla bir iki yaş büyük olan iki çocuğun yaptığı sunuculuğun profesyonelliği katılımcılardan tam not aldı. Çocuklarla birlikte galaya katılıp sunuculuk yapması gereken ancak yoğunluğundan gelemeyen oyuncu Mert Fırat, gönderdiği görüntülü mesajda dünyanın çocukça değişmesi dileğinde bulundu. 
 
'ÇOCUKLAR İNSANDIR'
 
Oluşturulan Festival Komitesi Başkanlığını da yapan Alman Film Kurgucusu ve Yunanistan’daki 19. Olympia Çocuk ve Gençlik Filmleri Festivali’nin jüri başkanlığını yapan Tomas Balkenhol, festivalin açılışını çocukça bir ruh ile anlattı. Türkçe konuşan ve “Ben daha önce Almandım sonra lakabım Türk Tomas kaldı” diyen Balkenhol, çocuk sinemacılara ilişkin deneyimlerini ve gözlemlerini aktardı. Çocuklar sayesinde dünyayı dolaştığını anlatan Balkenhol, konuşmasını edebiyatçı Yaşar Kemal’ın “Çocuklar insandır” başlıklı yazısını okuyarak tamamladı. 

Ardından sahneye çıkan Festival Komitesi Koordinatörü Şebnem Aktolga, çocuklara duyduğu heyecan ve sevgiyle konuşmasını tamamladı.

DOĞA RİTİM ORKESTRASI RÜZGARI 
 
Ama kuşkusuz festival galasının en heyecan verici bölümü daha önce Diyarbakır’da çocukları bir araya getirerek, atık malzemelerin enstrümana dönüştürüldüğü ve “çöp orkestrası” da denilen “Doğa Ritim Orkestrasının” kurucusu Şerko Kaniwar’ın öncülüğünde sahne alan çocukların gösterisi oldu. Festival hazırlıkları kapsamında Ankara’da bir grup çocuğu bir araya getirerek bir hafta çalıştıran Kaniwar ve geçici çocuk ekibinin müzik dinletisi salondakiler tarafından ayakta alkışlandı. 
 
MARİO ADAMSON’UN SİSTEM ELEŞTİRİSİ
 
Festivalin açılış filmi ise, Mario Adamson imzalı İsveç yapımı kısa filmi oldu. 2011 yapımı “Ben yuvarlağım” isimli 14 dakikalık animasyon filmi, doğan her kurabiyenin bir alışkanlık olarak, kelimenin gerçek anlamıyla dikdörtgen kalıba alındığı, tektipleştirildiği bir dünyada yuvarlak kalmanın zorlukları anlatılıyor. Toplumsal baskı içinde “tektipleşmek zorunda kalınarak yaşamaya çalışmanın” yarattığı handikap ve zorlukların anlatıldığı film, güçlü bir “sistem eleştirisinin” yanı sıra kent kültürüne de güçlü bir göndermede bulunuyor.
 
Bebek yaşta çocuklarında bulunduğu salonda hem film hem de Şerko Kaniwar’ın müzik gösterisi çocukça bir “olgunluk ve sükunet” içerisinde izlendi. Ancak daha sonra sahneye çıkan Şubadap Çocuk Müzik Grubuyla çocuklar çocukluklarına döndü ve salonu şen kahkahaları, çığlıkları ve oyunlarıyla inletti. 
 
Festival kapsamında 16 Kasım tarihine kadar yapılacak olan gösterimlere, etkinliklere katılmak ve filmleri izlemek mümkün. 
 
MA / Kenan Kırkaya