Tıp Bayramı’nı alanlarda karşılayacaklar

img

ANKARA - 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla sağlık emekçilerinin sorunlarını alanlarda dile getireceklerini söyleyen SES Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti. 

Hekimler ve sağlık emekçileri, Türkiye’de sağlık alanında yaşanan sorunlarla 14 Mart Tıp Bayramı’nı karşılıyor. Sağlık emekçilerinin maruz kaldığı şiddet, pandeminin getirdiği fazla mesai ve yoğun işgücü, özlük haklarının geri çekilmesi, hekimlerin iş bırakması ya da devlet hastanelerinden istifa edip özel hastanelere gitmesi, sağlıkta yaşanan sorunların başında geliyor. Sağlık alanında yapılanmayan düzenlemeler, toplumun sağlık hakkına ulaşmasını da engelliyor.
 
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım, yaklaşan Tıp Bayramı’na ve sağlıktaki sorunlara dair değerlendirmelerde bulundu. 
 
HAKLAR GERİ ÇEKİLİYOR
 
Koronavirüs (Kovid-19) pandeminin Türkiye’de görülmesinden bu yana sağlık emekçilerinin sorunlarının artarak devam ettiğini belirten Yıldırım, “Eylem ve etkinliklerde sağlık emekçilerin sorunlarına değindik fakat sağlık emekçilerinin sorunu hiç bitmedi, sorunu çözmeye yönelik bir adım da atılmadı. AKP iktidarının sağlıkta yarattığı dönüşüm sorunları önce sağlık emekçilerini, daha sonra halkı vurdu. Sağlık emekçilerinin özlük hakları diğer meslek gruplarına göre daha az. Ülkedeki ekonomik duruma baktığımızda ‘temel ücret seviyesi’ diye ifade edebileceğimiz ücreti bile almıyorlar. İktidar da bu söylem ve eylemleri gündemde tutmuyor, bununla beraber geri çekmeye çalışıyor” dedi.
 
‘İYİLEŞTİRMELER YAPILMALI’
 
AKP tarafından hekimlerin özlük haklarını kapsayan yasa tasarısının Meclis’ten geri çekildiğini hatırlatan Yıldırım, “Meslekler arasındaki çatışmayı yaratarak, hekimlerin haklarını ortadan kaldırdılar. Hekimlerin hakları meslekler arasındaki hiyerarşi gözetilerek yapılmalı. Sağlık emekçileri dâhil bütün meslek gruplarını içine alan iyileştirmeler yapılmalı. Her gün psikolojik ve fiziki şiddete maruz kalan binlerce arkadaşımız var. Sağlıkta Dönüşüm Programı’nı (SDP) da sağlık emekçileri çekiyor. Siyasi iktidar, sağlık iş kolunda yarattığı yıkımı çıkardığı yönetmeliklerle düzeltmeye çalışıyor. Bu ister istemez, sağlık emekçilerine iş yükü olarak geri dönüyor” diye konuştu.
 
İKTİDARIN POLİTİKALARI 
 
Yıldırım, personel eksikliğinden kaynaklı olarak, sağlık emekçilerinin daha yoğun çalıştığına dikkat çekti. Bu yoğunluğun sağlık emekçileri üzerinde büyük bir stres yarattığını söyleyen Yıldırım, Sağlık Bakanlığı’nın bundan 1,5 ay önce hasta muayene saatini düşürmesi ve 5 dakikada bir randevu verilmesi, sıkıntıları daha fazla artırdı. Sağlık emekçileri olarak, halka nitelikli sağlık hizmeti verilsin istiyoruz. Halk sağlık hakkına ulaşamadığı için siyasi iktidara göstermesi gereken tepkiyi, sağlık emekçilerine gösteriyor. Sağlığı bu noktaya getiren siyasi iktidardır” diye belirtti.
 
KORUYUCU SAĞLIK ÖNERİSİ
 
Hekimlerin sağlık hizmetlerinin nitelikli sunulmamasından kaynaklı olarak özel sektörde ya da yurt dışında çalıştıklarına işaret eden Yıldırım, “Siyasi iktidar bir önlem almalı, koruyucu sağlık hizmetini temel alan politikalar oluşturmalı” önerisi yaptı.
 
14 MART YAKLAŞIRKEN
 
Yıldırım, SES olarak sağlık emekçilerinin sesi olmaya devam edeceklerini belirterek, “14 Mart yaklaşıyor. Taleplerimiz karşılanana kadar mücadele edeceğiz” dedi. Yıldırım, 11 Mart’ta Türkiye’nin birçok yerinde eylem yapacaklarını ve Kovid-19 nedeniyle yaşamını yitiren 517 sağlık emekçisini anacaklarını duyurdu. 
 
Yıldırım, sağlık hizmeti alanında çalışan birçok meslek grubunu bir araya getireceklerini ifade etti. 
 
14-15 Mart günlerinde Türkiye’nin birçok hastanesi ve sağlık ocağında “insanca yaşam ve çalışma ücreti” talebiyle eylemler yapacaklarını söyledi ve ekledi: “Kovid-19’un bir meslek hastalığı olduğuna değinilmesi, 3600 den başlayıp, 7200 kadar ek göstergenin mutlaka çıkarılması, şiddetin ortadan kaldırılması için etkin yasaların hayata geçirilmesi temel taleplerimiz olacak. Siyasi iktidar bununla ilgili bir adım atmazsa Türkiye’nin her yerinde sağlık emekçileri ve halkla buluşacağız. Mücadelemizi her daim büyüteceğiz.”