KESK Kadın Meclisi’nden tutuklamalara tepki

img
DİYARBAKIR – Kentteki tutuklamalara tepki gösteren KESK Diyarbakır Şubeler Platformu Kadın Meclisi, kanser tedavisi gören Ayten Tekeş’in cezaevine gönderilmesini kınadı. 
 
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Diyarbakır Şubeler Platformu Kadın Meclisi, kentte son dönemlerde tutuklanan kadınlara ilişkin Eğitim Sen 1 Nolu Şube’de basın toplantısı düzenledi. Açıklama yapan Kadın Meclisi Sözcüsü Gülistan Tekin, Pandemi sürecinde işten atılma, evde şiddet ve kadın cinayetlerinin katlanarak artarken, iktidar bir yandan kadınlara saldırılar düzenlediğini belirterek,  baskı, işkence ve sindirme politikalarına karşı mücadele eden kadınların gözaltına alınarak tutuklandığını söyledi. 
 
‘TEKEŞ CEZAEVİNE GÖNDERİLDİ’
 
Kadın mücadelesi yürüten TÜM BEL-SEN üyesi Ayten Tekeş, Makine Mühendisleri Odası yönetiminden Arin Zümrüt’ün tutuklanmasını hatırlatan Tekin, “Arkadaşlarımızın bir kısmı küçük çocuklarıyla cezaevine götürülürken, Arin Zümrüt arkadaşımız da 5 yaşında kendisine ihtiyaç duyan çocuğundan koparılarak tutuklanmıştır. KESK Kadın Meclis Üyesi arkadaşımız Ayten Tekeş yakın geçmişte kanser hastalığı geçirmiş, hastalığı takip edilmekte ve salgın riskini taşımaktadır. Hayati risk taşımakta, cezaevi koşullarında sağlığı tehdit altındadır. Arkadaşımız sağlık durumu göz önünde bulundurularak derhal serbest bırakılmalı, demokratik haklar suç olmaktan çıkarılmalıdır. Gözaltında bulunduğu süre içerisinde Rojbin Çetin arkadaşımıza işkence edilmiş, işlenen insanlık dışı suç örtbas edilmeye çalışılmıştır. Her koşulda arkadaşlarımızın sesi olmaya ve haklarını savunmaya devam edeceğiz” diye belirtildi. 
 
‘MÜCADELEDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’ 
 
İstanbul Sözleşmesinin rafa kaldırılmak istenmesi ile tamamen bir şeriat toplum yasasının devreye konulmak istendiği uyarısında bulunan Tekin,  demokratik yaşama dair ne varsa hepsinin bir bir toplumun elinden şiddet ve baskı yoluyla alınmaya çalışıldığını söyledi.  İktidara seslenen Tekin,  “Evde, sokakta, kurumlarda, alanlarda kısacası yaşamın her alanında özgürlük mücadelesi vermekten, kendi adımıza kararlar almaktan, kendimizi ve toplumu özgürleştirmekten vazgeçmeyeceğiz. Kadınlardan, çocuklardan, doğadan ve doğadaki canlılardan, kurumlarımızdan, tarihi miraslarımızdan, değerlerimizden, emeğimizden ellerinizi çekin, toplumu nefes alamaz hale getiren politikalarınıza son verin. Kadın ve toplum özgürlüğü mücadelesi veren arkadaşlarımızın derhal bırakılmasını istiyor ve onlar özgür kalıncaya dek mücadele etmekten vazgeçmeyeceğimizi belirtiyoruz” diye konuştu.