İzmir’de hayata geçirilmeye başlanan "Körfez Geçiş Projesi"nin yanı sıra kentsel dönüşüm adı altında birçok ilçede imar projelerine başlandı. İzmir’in “Çılgın projesi” olarak tanıtılan Balçova, Çiğli, Narlıdere ve Karşıyaka ilçe sınırları içinde yapılacak olan “Körfez Geçiş Projesi” kapsamında kurulacak köprü ile Balçova ve Karşıyaka ilçeleri birbirine bağlanacak. Tahmini 3 milyar 520 milyon TL'ye mal olacak proje, Balçova İnciraltı, Mememen, Yeni Foça, Seferihisar, Çiğli, Urla, Karaburun ve Çeşme bölgelerindeki tarım alanları, doğal koruma alanları ile Karşıyaka ilçesinde bulunan ve flamingoların üreme alanı Kuş Cenneti’ni de tehdit edecek. 

 

Kentte hayata geçirilen projeler ile birlikte kentin önemli yerlerinin talan edilerek, ranta açıldığını belirten Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu Dönem Sekreteri Melih Yalçın önemli uyarılarda bulundu. 

 

‘FERİBOT SEFERLERİYLE ÇÖZÜM ÜRETİLEBİLİNİR’

 

Kent sakinlerine "İzmir’in Çılgın Projesi" adı altında sunulan “Körfez Geçiş Projesi”nin İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından "kent içi proje" olarak sunulmasının gerçeği yansıtmadığını belirten Yalçın, projenin içinde kalan Çiğli ile İnciraltı bölgesinde ulaşım talebi olmadığını söyledi. Projenin hayata geçirileceği Çiğli-İnciraltı bölgesinde, feribot seferleri ile günlük bin 500 aracın ihtiyacının karşılanacağını kaydeden Yalçın, köprünün tamamlanması ile kentin yeşil alanlarının tamamının yapılaşmaya açılmasının hedeflendiğini ifade etti.

 

Yalçın, köprünün tamamlanmasıyla birlikte yeni otoyol ihtiyacının da ortaya çıkacağını belirterek, projesinin amacının da yeni otoyollar ile kentin yeşil alanlarının imara açılması olduğunun altını çizdi.

 

SİT ALANLARININ YÜZDE 99’U KORUMA ALANINDAN ÇIKARILDI!

 

İzmir’de daha önce Doğal SİT Alanı olarak mutlaka korunması gereken alanların yüzde 99’unun Doğal Koruma Alanı olmaktan çıkarıldığını paylaşan Yalçın, sonraki aşamanın ise Doğal SİT Alanlarının imara açılması olacağını vurguladı. 

 

İSTANBUL’DAN SONRA SIRA İZMİR’DE

 

Projelerin hazırlanmasının amacını “Türkiye ekonomisinin amiral gemisi inşaat sektörünü kurtarmak” olarak değerlendiren Yalçın, kentin yoksul kesimlerinin yaşadığı bölgelerin zenginlerin hizmetine sunulduğuna dikkat çekti. Projelerle zenginlerin daha da zenginleşmesinin amaçlandığını dile getiren Yalçın, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın “İstanbul’da ihanet ettik” sözlerinin etrafında yuvalanan rant çevrelerine, yeni rant alanları açmayı hedeflediğini belirtti. 

 

Sermaye çevrelerine yeni rant alanları açmak için İzmir’in hedef yapıldığını kaydeden Yalçın, “Şimdi bu sermaye grubunun yeni rant bölgelerine ihtiyaçları var. Çünkü bunlar doymak bilmez bir sermaye grubu. Burada tabi ki en büyük rant alanı İzmir’de gözüküyor. İzmir’e bile bile ihanet edecekler. Dolayısıyla müdahale etmezsek bu kentin ne doğasını ne kültürünü ne tarihini gelecek kuşaklara aktaramayacağız” dedi.

 

‘İZMİR HALKI SÜRECE DÂHİL OLMALI’

 

Yalçın, çözüm yöntemi olarak ise kentin 40-50 yıllık ihtiyaçlarına yönelik makul düzeyde planlar yapılması önerisinde bulundu. Yalçın, “İzmir’in nüfusu ne olacak? Nereden nereye genişleyecek? Bu nüfusun gereksindiği çöp, katı atık, kanalizasyon, içme suyu neler olacak, ne kadar olacak, ne miktarlarda olacak bunların şimdiden hesaplanıp planlanması ve buna ilişkin planlar yapılması gerekiyor. İzmir halkının sürece dahil olması gerekiyor. Bu nedenle toplantılar yapıyoruz. Dava süreçlerini devam ettiriyoruz” dedi. 

 

MA / Ruken Demir