Ekolojist Çağlar: Ağaç kesimine karşı tepki yetersiz

img

ANKARA – Ekoloji Meclisi Eşsözcüsü Hüseyin Çağlar, Gabar ve Cûdî’deki ağaç kesimine karşı tepkinin yetersiz olduğunu belirterek, toplumsal bir mücadelenin verilmesi gerektiğini vurguladı. 

Şirnex’ın Gabar ve Cudî dağlarında askerlerin gözetiminde ve korucular eliyle başlatılan ağaç kıyımı sürüyor. Ağaç kesimi son yıllarda Qileban (Uludere) ve Elkê (Beytüşşebap) ilçelerinin kırsalına yayıldı.  Yeşil Sol Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyesi ve Ekoloji Meclisi Eş Sözcüsü Hüseyin Çağlar, doğa talanına karşı tüm kesimleri ortak mücadeleye davet etti. 
 
‘SÖMÜRGECİ MANTIK’ 
 
Doğal alanların yok edilmesinin Türkiye’nin batısında rant amacıyla, Kürdistan’da ise “güvenlik” adı altında sömürgeci bir anlayışla yapıldığını söyleyen Çağlar, “Ormanların yok edildiğini ve dağların talan edildiğini görüyoruz. Bunu daha önce Efrîn’de yaşadık. Zeytin ağaçlarını yok etmeye çalıştılar. Oraya sömürgeci mantığıyla yaklaştılar. Gabar’da ve Şırnak’ta ormanlara yönelik saldırıların ve ağaç kesimlerinin amacı hem oranın doğasını talan etmek hem de sömürgeci bir mantıkla oradaki ağaçları keserek gelir elde etmektir. Yani Kürdistan’da yaşadığımız ağaç katliamının bir yönü de budur” dedi.
 
‘BATI FİRMALARINA AKTARILIYOR’
 
Çağlar, Gabar’daki petrol çalışmalarına işaret ederek, “Bir taraftan petrol arama nedenleriyle bir taraftan de çeşitli maden firmalarının eliyle orası talan ediliyor. Fakat son yıllarda korucular ve kolluk kuvvetleri eliyle ağaçlar kesiliyor ve kamyonlara doldurularak, batıya gönderiliyor. Kapitalistler için, ‘Gölgesini satamadığı ağacı keser’ diye bir söz vardır.  AKP-MHP faşizmi de her türlü şeyi paraya dönüştürme konusunda elinden geleni yapıyor” diye belirtti. 
 
Ağaç kesimine dair sessizliğe de dikkati çeken Çağlar, “Kürt illerinde yaşananları batı görmüyor. Nedeni ise net bir biçimde kutuplaşmadır. Laiklik meselesinden, Kürt-Alevi meselesi ile eko kırım ve hayvan hakları meselesine kadar toplum ikiye ayrılmış durumda. Bu nedenle de toplumun bir tarafında işlenen suçlar toplumun diğer kesimi tarafından meşru görülüyor. Aslında Kürdistan’da yapılan her türlü saldırı batıda görmezden geliniyor” ifadelerini kullandı. 
 
‘TÜM KESİMLERİ ORTAK MÜCADELEYE ÇAĞIRIYORUZ’
 
Yaşananlara karşı toplumsal bir mücadelenin olması gerektiğini vurgulayan Çağlar, “Türkiye’nin her yerinde doğaya yönelik saldırılar var ve bu saldırılar sadece oraya zarar vermiyor. Bir iklim krizinden söz ettiğimizde aslında dünyanın neresinde olursa olsun bu saldırılar herkesi ilgilendiriyor. Bu nedenle de dünyanın neresinde bir saldırı varsa orada ortak bir tepki örmenin ve örgütlenmenin gereği vardır. Türkiye’de bu duruma karşı Ekoloji Birliği ve Ege Çevre ve Kültür Platformu (EGEÇEP) sayesinde son yıllarda bir ilerleme var ama bu yeterli değil” dedi. 
 
Ekoloji mücadelesi açısından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Yeşil Sol Parti’nin yanı sıra sol ve sosyalist güçlere önemli bir görev düştüğünü ifade eden Çağlar, “Bu nedenle toplumun bütün demokrat, sol ve sosyalist kesimlerini, bu iktidara ve saldırılarına karşı ortak mücadele etmeye çağırıyorum” ifadelerini kullandı.