MUĞLA - Deştin ve Bayır mahallelerine yapımı devam eden çimento fabrikasına karşı başlatılan nöbetin 4'üncü gününde, adalet çağrısı yapıldı.

Muğla'nın Yatağan ve Menteşe ilçelerine bağlı Deştin ve Bayır mahallelerinde yapımına devam edilen çimento fabrikasına karşı köylülerin, Muğla İdare Mahkemesi önünde başlattığı Adalet Nöbeti 4'üncü gününde devam etti. Köylüler nöbet sırasında "Gecikmiş adalet adalet değildir. Çimento fabrikası inşaatı derhal durdurulmalıdır", "Köyümüze sahip çıkalım", "Ne kömür karası ne çimento grisi, ille de Muğla'nın yeşili, mavisi" ve "Çimento fabrikası istemiyoruz" pankartlarını taşıdı. Nöbet sırasında sık sık "Adalet istiyoruz", "Zafer direnen köylünün olacak" ve "Çimentocu şirket Muğla'yı terk et" sloganları atıldı. Nöbete Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Cumhur Uzun, Gizem Sayar Özcan ve Süreyya Öneş Derici de destek verdi.

Açıklamada köylüler adına konuşan İsmail Şener, çimento fabrikasının zararlarını yıllardır anlattıklarını belirterek, "Bizim artık seçildikten sonra partilerin değil Muğla halkının vekili olduğunu hissettirmesi lazım. Bundan sonra sizinle mesai yapacağımızı biliyoruz" diye konuştu.

ADALET VURGUSU

Nöbette konuşan CHP Milletvekili Cumhur Uzun, adaletin hava gibi varken nefes alındığını yokken boğuluyor gibi hissedildiğini vurguladı. Adalete öyle bir zamanda ihtiyaç olduğunu belirten Uzun, " Güçlülerin güçsüzler karşısında korunması için adalet gereklidir. Bazı çıkar çevrelerinin toplumsal çıkar karşısında kendi hırslarını karşısında durabilmektir. Deştin halkı yaşam alanlarını çıkar çevrelerinin arsız kazançlarına boyun eğmeyen duruşlarıyla adalet istiyorlar. Bu adeleti teslim etmesini bekledikleri yargıdan bekliyorlar. Çünkü adalet bir devletin temelidir. O temel sağlam olduğu sürece er geç adalet yerini bulur. Aslında burada olmaları yerine yapacakları çok şey var. Ama ortada haksızlık varsa ilk işleri hak aramaktır" diye konuştu. 

BİLİRKİŞİ RAPORU

CHP Milletvekili Gizem Sayar Özcan ise şunları söyledi: "Adalet hepimizin aradığı ve en çok ihtiyacımız olan şey. Tabi ki temiz havaya, suya da ihtiyacımız var. Sizler bu uğurda mücadele veriyorsunuz. Hep birlikte mücadeleyi büyütüyoruz. 15 Temmuz'da açıklanan bilirkişi raporunda çimento fabrikasının ekolojik bir talana sebep olacağı söyleniyor. İşte bu rapora dayarak verilen ÇED olumlu kararının iptali gerekmektedir."