ŞIRNAK - Şırnak’ta ağaç kıyımına dikkat çeken HDP’li Hüseyin Kaçmaz, “Korucular ve rütbeli askerler işbirliği içerisinde bu ağaç kıyımını sürdürüyor. 90’lı yıllarda güvenlik diyerek binlerce köyümüz boşaltıldı. Bugün ise aynı gerekçeyle ağaçlarımızı talan ediyorlar” dedi.
Şırnak’ta Cudi Dağı ve Besta bölgelerinde korucular tarafından yaklaşık 2 yıldır ağaç kıyımı gerçekleştiriliyor. Asker gözetiminde yapılan kıyım, Besta’nın Keniyamîr, Birateto, Birapeşo, Deyndarok, Cinîwer, Belûzer, Rîsor, Serêrû, Tîkera, Qûrteka Pêşya, Girêdeyincê, Şerevan, Xirtkbestê ve Navyan alanlarında sürüyor. Kesilen ağaçlar, TIR ve kamyonlara yüklenerek, kent dışında farklı bölgelere taşınıyor. Kentte her gün 100’lerce ton kesilen ağaç, başka kentlere götürülüyor.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, kentte devam ağaç kıyımına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
90’LARDA YAKILIYORDU, ŞİMDİ SATILIYOR
Bölgedeki doğa talanının 2018 yılından sonra farklı bir konsepte yürütüldüğünü belirten Kaçmaz, “90’lı yıllardan 2018’e kadar ormanlarımız yakılıyordu. Askeri politikalarla bilinçli bir şekilde yangınlar çıkarılıyordu. 2018 yılından sonra yeni bir konsept dahilinde ormanlarımızdaki ağaçlar kesilmeye başlandı. Bu ağaç talanı başladığı zaman ilk önce kalekol çevresi ve güvenlik yolları için kesimler yapıldı. Fakat Kalekol ve güvenlik yollarından sonra bütün alandaki ağaçları talan etmeye devam ettiler. Bu doğa talanına ilişkin çok sayıda görüntü ortaya çıktı. Bölgemizde kesilen ağaçları her gün onlarca TIR’la başka bölgelere götürüyorlar. Bunları Şırnak yollarında her gün görüyoruz” dedi.
‘ÖNCE İNSANLARI ÇIKARDILAR’
Kaçmaz, 2018 yılından sonra özellikle Cudi, Gabar dağlarındaki ormanlık alanın kesintisiz bir şekilde talan edildiğini belirterek, “90’lı yıllarda bölgede yaşayan halkımızı oradan göç ettirmek için ‘güvenlik’ gerekçesini ileri sürdüler. Bu kapsamda 4 bin 500 köyümüz yakıldı ve insanları zorla yerlerinden göç ettirdiler. Bölgeyi insansızlaştırmayı amaçladılar. Bu politikaları çöktü. İnsansızlaştırma politikaları çökünce bu sefer de gözlerini ağaçlara diktiler. Bugün de ağaçları kesmek için ‘güvenlik’ gerekçesini ileri sürüyorlar. Bütün bölgeyi ağaçsız bırakmak istiyorlar. Bölgeyi maden ocakları, kalekollarla talan edip doğayı yok etmeyi hedefliyorlar. Bölgeyi çoraklaştırıp kimsenin yerleşmemesi için uğraşıyorlar” diye konuştu.
RÜTBELİ ASKERLERİN ORTAKLIĞI İDDİASI
Ağaç kıyımının yapıldığı bölgelerden edindikleri bilgileri paylaşan Kaçmaz, “Son edindiğimiz bilgilere göre; devam eden ağaç talanı ‘güvenlik’ gerekçesinden çıkmış ve ranta dönüşmüş durumda. Korucular ve rütbeli askerler işbirliği içerisinde bu ağaç kıyımını sürdürüyorlar. Bize gelen bilgiye göre, halkın tapulu arazisinde bulunan ağaçları kesmek için halka baskı uyguluyorlar. Halka, ‘ya siz keseceksiniz ya da biz keseceğiz’ baskısı uyguluyorlar. Baskı uyguladıkları yurttaşlardan biri bize ulaştı. Yurttaş bunu kabul etmemiş. Bu konu üzerine araştırma yapınca arazisinin bulunduğu alan için istihbarat yetkilileri tarafından bir rapor hazırlanmış. Onun arazisinin ‘güvenlik’ bölgesi olduğunu belirtmişler. Bu gerekçeyle ağaçlarının kesilmesi kararı almaşılar. Fakat yurttaşın arazisinin bulunduğu yer ‘güvenlik’ bölgeleriyle yakından uzaktan alakası yok. İddiaya göre, ağaç talanına ortak olan rütbeli bir asker, Cudi, Besta ve Gabar’da işlerine yarayacak oranda ağaç bulunan bölgeleri ‘güvenlik’ alanı ilan ediyor ve ağaç talanını gerçekleştiriyorlar” ifadelerini kullandı.
‘SESSİZLİK HAKİM’
Bölgede devam eden bu talana ilişkin resmi makamlarca “ormanlık alanın seyreltilmesi” açıklamalarının yapıldığını anımsatan Kaçmaz, “Ortaya çıkan görüntülerde görüldüğü gibi kesilen ağaçlar köklerinden kesiliyor. Bir daha yeşermesin diye bilinçli olarak kökünden kesiliyor. Bu kesilen ağaçlar ticaret için başka bölgelere satılıyor. Her ağaç insanlık için bir nefestir. Onlar ağaçları keserek halkımızı nefessiz bırakmak istiyorlar. Buna karşı güçlü bir tepkinin yükselmesi gerekiyor. Herkesin bu talana karşı mücadele etmesi lazım. HDP olarak bu talanı onlarca kez mecliste gündeme getirdik. Fakat söz konusu Kürt coğrafyası olunca bir sessizlik hâkim oluyor” şeklinde konuştu.
‘TALANA KARŞI MÜCADELE EDECEĞİZ’
Kente bulunan sivil toplum örgütleriyle görüşmeler gerçekleştirdiklerini kaydeden Kaçmaz, Şırnak’taki bütün yurttaşlarla bu talana karşı mücadele edeceklerini ifade etti.