MUĞLA – HDP Ekoloji Meclisi’nin düzenlediği 2. Enerji Çalıştayı’nda sunumunu yapan Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ekoloji yazarı Yusuf Gürsucu, “Kamu elinde olan enerji santrallerinin tamamı atıl pozisyonunda. Sermayenin kurduğu enerji santralleri ise çalışıyor” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ekoloji Meclisi’nin “Yaşam İçin 2. Enerji Çalıştayı”, Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ekoloji yazarı Yusuf Gürsucu, Yeşiller Sol Partisi Muğla İl Temsilcisi Necdet Uğuz ve Bodrum Kent Konseyi Üyesi Nihat Koyuncu’nun sunumları ile devam etti.
“Enerji kimin için” adlı sunumunu yapan Gürsucu, ekolojiye enerji perspektifinden bakılması gerektiğine işaret etti. Ekoloji’nin bir yaşam şekli olduğunu dile getiren Gürsucu, siyasi sürecin ekonomi politiğinin iyi bilinmesi gerektiğini söyledi. Kapitalizmin 1980 sonrası uygulamaya girmesi ile birlikte doğa ve emek sömürüsünün arttığını kaydeden Gürcüsu, “Doğa baskı altına alınıyor. Bu baskı düzeni bu sömürüye alan açıyor. Bugün AKP'ye baktığımızda sermaye için alan açtığını, sermaye için kolaylaştırıcı durumunda olduğunu ve buradan da kendilerini de beslediklerini görüyoruz. AKP sermaye alanını açarken maden ve belli bölgelerde arama yapıyor. Sermaye kar edecekse bu alana giriyor” dedi.
‘KAMU ELİNDEKİ SANTRALLER ATIL’
AKP’nin yurtdışına satış düşüncesi ile üretim yaptığını ifade eden Gürsucu, Avrupa Birliği’nin (AB) ise şu an enerji faslını açmadığını kaydederek, “Kamu elinde olan enerji santrallerinin tamamı atıl pozisyonunda. Sermayenin kurduğu enerji santralleri çalışıyor. Kamu elindeki üretim ise yüzde 10’lara düşmüş durumda” dedi. Türkiye’nin doğalgaz konusunda da sorun yaşadığına dikkat çeken Gürsucu, doğalgaz ihtiyacının ancak yüzde 30’unu karşılayabildiğini ifade etti. Geriye kalan yüzde 70’inin dışarıdan temin edildiğini kaydeden Gürsucu, Türkiye’nin ürettiği yüzde 30’luk doğalgazın suların kirletilmesi ile elde edilebildiğinin de altını çizdi. Yer altı sularına doğalgaz karıştığını belirten Gürsucu, yer altı sularının yanıcı hale gelecek kadar kirletilmiş olduğunu söyledi.
‘TÜRKİYE’DE TARIM NEREDEYSE BİTMİŞ DURUMDA’
Enerji politikasının tarımı da vurduğunu aktaran Gürsucu, “Türkiye’yi enerji ülkesi haline getirmek isterken, tarım alanları neredeyse bitirildi bir avuç kapitalistin cebi dolsun diye. Sermaye kendi kazancına bakıyor arkasını düşünmüyor. Sermayeyi de AKP koruyor” diye konuştu.
‘ENERJİYİ VERİMLİ KULLANMAK DAHA ÖNEMLİ’
Ardından Yeşiller Sol Partisi Muğla İl Temsilcisi Necdet Uğuz, “Türkiye’de ve yerelde enerji” sunumunu yaptı. Türkiye’de 2003 ile 2017 yılları arasında rüzgar enerjisi ile enerji üretiminde yüzde 78 artış olduğunu belirten Uğuz, enerji üretiminin her geçen gün arttığına dikkat çekti. Enerji üretimi ile birlikte kirliliğin de arttığına dikkat çeken Uğuz, yaşanan sorunların atlatılması için alternatifler yaratılmasının kaçınılmaz olduğunu söyledi. Enerjinin verimli kullanılmasının daha önemli olduğunu belirten Uğuz, “En pahalı enerji, olmayan enerjidir. Enerjiye daha fazla ihtiyaç duyabiliriz. Bu ihtiyacımızı da verimli kullanımla sağlayabiliriz. Aksi takdirde yeni santrallerle karşılaşacağız” diye konuştu.
‘ENTEGRE ATIK ÜRETMEK TEK ÇAREDİR’
Bodrum Kent Konseyi üyesi Nihat Koyuncu da, “Muğla ve Çevresinde Ekoloji Sorunları” başlıklı sunumunu yaptı. Bodrum’da yaşanan çöp sorununa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Koyuncu, “Uzun uğraşlar sonucunda Gündoğan’daki çöplüğü kapattırdık. Ama halen metanı üretiyor ve yanmaya devam ediyor. Gündoğan’da bir ormanımız yandı. Orman alanındaki çöplük kaldırılamadı. Çöp meselesinde kullandığımız dili değiştirmemiz lazım. Çöp tekrar kazanabilecek kazanımdır aslında. Belediyelerin bütçelerine kazanım olabilir. Entegre atık üretmek tek çaredir” dedi.
Çalıştay ekolojistler Ertuğrul Barka ve Alper Öktem’in sunumları ile devam ediyor.